Otizm, epilepsi, dikkat eksikliği ve hiperaktivite gibi psikiyatrik hastalıklar başta olmak üzere geriatrik, nörolojik ve pediatrik hastalıkların tedavisinde kullanılan ergoterapi, bireylerin yaşam kalitesini yükseltmeyi hedeflerken; toplumsal hayata katılımlarını sağlamayı amaçlıyor. Ergoterapi uzmanı Shahram Mohseni, “Ergoterapi yaşlılar, özel gereksinimli bireyler, nörolojik hastalıklar, doğuştan gelen veya sonradan kişide meydana gelen sakatlık, uzuv kopması gibi gruplarda günlük yaşam becelerininin değerlendirilmesi ve buna uygun olarak tedavi planının çıkarılmasıyla kişilerin bağımsızlığını kazanmasında önemli rol oynar” dedi.
27 Ekim, 2010 yılından bu yana Dünya Ergoterapi Günü olarak anılıyor. Dünya Ergoterapistleri Federasyonu öncülüğünde belirlenen bu özel günde ergoterapinin tanıtılması ve farkındalık oluşturulması hedefleniyor.
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Ergoterapi Öğretim Görevlisi ve Ergoterapi Uzmanı Shahram Mohseni, ergoterapinin, sağlıklı ve dezavantalı bireylerin günlük yaşam aktiviteleri ve toplumsal katılımını sağlama ve yaşam kalitesini artırmaya yönelik çalışmalar yaptığını söyledi.
Ergoterapi, kişi merkezli sağlık mesleği
Shahram Mohseni, Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre ergoterapinin “anlamlı ve amaçlı aktivitelerle sağlığı ve refahı geliştiren kişi merkezli bir sağlık mesleği” olduğunu söyledi.
Ergoterapinin temel amacının, günlük yaşam aktivitelerine odaklanarak kişilerin bağımsızlıklarını kazanmalarını sağlamak olduğunu kaydeden Shahram Mohseni, “Özellikle toplumdan dışlanmış olan özel gereksinimli bireyler üzerine gerek çevre düzenlemeleri, gerek adaptif ekipmanlar, gerek birey üzerinde kişi merkezli yapmış olduğu çalışmalarla dezavantajlı durumu ortadan kaldırarak bireyin toplıumsal katılımını sağlamaktadır” dedi.
Ergoterapinin çalışma alanları çok çeşitli
Shahram Mohseni, ergoterapinin özel tedaviye ihtiyacı olan fiziksel, zihinsel, sosyal, duygusal, duyusal, davranış problemleri olan bireylerin kendine bakım ve bağımsız yaşam becerilerini geliştirerek her bir birey için fırsat eşitliği kapsamında toplumla uyum içerisinde yaşamalarını amaçladığını kaydetti. Mohseni, ergoterapinin çalışma alanlarını şöyle sıraladı:
- Psikiyatrik Rehabilitasyon
- El Rehabilitasyonu
- Mesleki Rehabilitasyon
- Toplum Temelli Rehabilitasyon
- Onkolojik Rehabilitasyon
- Kognitif Rehabilitasyon
- Engelli Bireyler
- Yardımcı teknoloji
- Geriatrik Rehabilitasyon
- Nörolojik Rehabilitasyon
- Pediatrik Rehabilitasyon
Otizmden Down Sendromu’na birçok alanda kullanılıyor
Shahram Mohseni, ergoterapinin genel olarak psikiyatrik, geriatrik, nörolojik, pediatrik hastalık gruplarının tedavisinde kullanıldığını kaydederek “Otizm, epilepsi, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, mental retardasyon, Down Sendromu, Serebral Palcy (çocuk felci), inme (felç), Parkinson, Alzheimer ve şizofreni gibi hastalıkların tedavisinde kullanılır” dedi.
Tedavi süreci hasta, hastalığını unuttuğu zaman başlar
Ergoterapi kişi merkezli bir alan olduğu için tedavi sonuçları ve sağlığa olan katkılarının kişilere, ortama ve çevreye göre değişiklik gösterdiğini kaydeden Mohseni, “Ergoterapi genel olarak çocuklarda davranış problemleri, duyusal problemler, zihinsel süreçlerin gelişimine katkıda bulunmaktadır. Bizler biliyoruz ki tedavi süreci bir anlığına dahi hasta, hastalığını unuttuğu zaman başlar. Hastalığın unutulması içinse hastanın bağımsızlığını kazanması gerekmektedir. Ergoterapi yaşlılar, özel gereksinimli bireyler, nörolojik hastalıklar, doğuştan gelen veya sonradan kişide meydana gelen sakatlık, uzuv kopması vb. gruplarda günlük yaşam becerilerinin değerlendirilmesi ve buna uygun olarak tedavi planının çıkarılmasıyla kişilerin bağımsızlığını kazanmasında önemli rol oynar. Kısaca özetlenecek olursa, hastanın bağımsızlığını kazanması ve topluma katılımını sağlayarak genel tedaviye katkıda bulunur” dedi.
Ergoterapinin her yaş düzeyinde uygulanabildiğini belirten Shahram Mohseni, “Dünya Sağlık Örgütü’ne göre yaş sınıflandırması 0-17 ergen, 18-65 genç, 66-79 orta yaş, 80-99 yaşlı olarak belirlenmiştir. Ergoterapi her yaştan bireyler üzerinde kullanılır. Temel amaç kişilerin bağımsızlıklarını kazanması ve yaşam kalitesini artırmaktır” dedi.
