Günümüzde pek çok insan artık bebek sahibi olmak için 40 yaşına kadar beklemeyi tercih ediyor. 40 yaşından sonra bebek sahibi olmak, çiftlere ebeveynlik için daha duygusal ve finansal olarak hazır olana kadar bekleme şansı verebilir.
Bununla birlikte, doğurganlık yaşla birlikte azaldığından hamile kalma konusunda zorluklar yaşanabilir. Özellikle kadınlar için doğurganlık durumu 40 yaş sonrasında önemli ölçüde azalabilmektedir.
40 yaşın üzerindeki birçok insanın sağlıklı, güvenli hamilelik geçirebileceğini belirten Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Betül Kalay, ilerleyen yaşlarda bir bebeğe sahip olmanın olası yararlarına ve sağlık risklerine, ayrıca hamilelik ve doğum sırasında neler beklemek gerektiği konusunda şu bilgileri verdi:
32 YAŞINDAN SONRASINA DİKKAT
İlerleyen yaşlarda bir bebek sahibi olmak, kişinin ebeveynliğe daha duygusal ve finansal olarak hazır olduğu anlamlarına gelebilir. Ancak, yaşlı ebeveynler arasında doğurganlık oranları yükselirken, kısırlık sorun olmaya devam etmektedir. Amerikan Kadın Doğum ve Jinekologlar Enstitüsü’ne göre, kadınların doğurganlığı 32 yaşından itibaren kademeli olarak önemli ölçüde azalmaya başlıyor ve bu azalma hızı özellikle 37 yaşından sonra daha da artıyor.
Erkek doğurganlığı da yaşla birlikte azalır, ancak düşüş daha kademeli olmaktadır. Erkek partner yaşlandıkça doğum anormallikleri oranı artmasına rağmen, çoğu erkek 60’lı yaşlarına ve hatta 70’lerine kadar doğurgan kalabilmektedir.
DAHA AZ STRES YAŞAR
Bir kişinin işinde, yaşamında veya evliliğinde daha fazla istikrar olması daha iyi sağlıksal olanakları teşvik eder. Çünkü özellikle para konusunda daha az endişe duyan yeni ebeveyn olmuş bir kişi daha az stres yaşar.
DOWN SENDROM RİSKİ
İlerleyen yaşlarda yumurta kalitesi düştüğü için yaş kısırlık riskini artırır. Bununla beraber kısırlık ile ilişkisi olan tıbbi durumların riski de artar.
40 yaş ve üstü kadınlarda, yüksek tansiyon, preeklampsi ve gestasyonel diyabet gibi gebelik komplikasyonları riski artar.
Bebekte doğum anormallikleri veya genetik durumlar da artar. 40 yaşında bir annenin Down sendromlu bir çocuğa sahip olma şansı 100’de 1’dir, 45 yaşında bu 30’da 1’e yükselir.
KISIRLIK ARTAR
Araştırmalar, hem erkekler hem de kadınlar için yaşla birlikte kısırlığın (infertilite) arttığını göstermektedir.
– İleri yaştaki babalar, eşleri 25 yaşın altında olsa bile daha yüksek infertilite oranlarına sahiptir.
– 45 yaşın üzerindeki erkeklerin partnerlerinde preeklampsi, erken doğum ve gestasyonel diyabet riski daha yüksektir.
TÜP BEBEK BAŞARI ORANI YÜZDE 20’NİN ALTINA DÜŞER
Kısırılık tedavilerinin başarı oranı yaşla birlikte azalmaktadır. 40 yaşından sonra, kadınlar intrauterin tohumlama (IUI – rahim içi inseminasyon) döngüsü başına yaklaşık yüzde 5 hamile kalma şansına sahiptir. Tüp bebek döngüsü başına başarı oranı ise yüzde 20’den azdır.
40 YAŞ ÜSTÜ KADINLAR SAĞLIKLI HAMİLELİKLERE SAHİP OLABİLİR
Bazı kadınlar doğum anormalliği olan bir bebeğe sahip olma şansını değerlendirmek için genetik testi yaptırmayı da seçebilirler.
Bu artan risklere rağmen, 40 yaş üstü kadınlar sağlıklı hamileliklere sahip olabilir. 2015 yılında yapılan bir çalışmaya göre, 40 yaş ve üzeri sağlıklı prenatal bakım ile sağlıklı kadınlarda gebelik komplikasyon riski artmamıştır.
DOĞUM NASIL ETKİLENİR?
Sadece 40’ın üzerinde olmak doğumu etkilemez. Aslında, araştırmalar aşağıdaki özelliklere sahip 40 yaşın üzerindeki kadınların hamilelik ve doğum sonuçlarının daha genç yaştaki kadınlardan önemli ölçüde farkının olmadığını göstermiştir:
-Kaliteli doğum öncesi bakımına sahip
-Kronik tıbbi rahatsızlıkları olmayan
-Düzenli doğum öncesi randevularına giden
-Sağlıklı bir yaşam tarzı sürdüren
-Bebeği doğum öncesi bakımda tutan kişiler
Bu, sağlıklı kadınlar için 40 yaşından sonra gebe kalmanın, yaşamın erken dönemlerinde gebe kalmaktan daha tehlikeli olmayabileceği anlamına gelir. Öte yandan sezaryen doğum oranları 40 yaş üstü kadınlarda daha yüksektir.
40 YAŞ ÜSTÜNDE KOMPLİKASYON ORANLARI DAHA YÜKSEK
Diğer araştırmalar, 40 yaş üstü kadınlarda komplikasyon oranlarının daha yüksek olduğunu göstermiştir. Berlin’de, 45 yaşın üzerindeki kadınların sonuçlarını 29 yaşındaki kadınların sonuçlarıyla karşılaştıran 2017 tarihli bir araştırma şunları bulmuştur:
-Genç kadınların yüzde 3 oranında doğurganlık tedavilerine ihtiyacı vardı, bu oran yaşlı grupta yüzde 34 idi.
-Yaşlı kadınların yüzde 28’inin, genç kadınların yüzde 11’ine kıyasla erken doğumu oldu.
-Yaşlı kadınların yüzde 59’unda sezaryen doğum oldu, bu oran genç kadınlarda yüzde 29’du.
Sezaryen doğumlarda, özellikle yaşlı kadınlar için ek komplikasyon riski artabilir.
HAMİLELİK SIRASINDA NE BEKLENMELİDİR?
Yaşlılık, özellikle daha önce düşük yapmış kadınlar için daha yüksek gebelik kaybı riski taşır.
2019’da yapılan bir araştırma, 25-29 yaş arası kadınlarda yüzde 10 oranında gebelik kaybının yaşandığını gösterirken, 45 yaş üstü kadınlarda bu oranın yüzde 53 olduğunu göstermiştir.
Hamilelik ilerledikçe, 45 yaş ve üstü kadınlar, aşağıdakiler gibi hamilelikle ilgili komplikasyonlar yaşama riskini artırır:
-gestasyonel diyabet
-yüksek tansiyon
-erken doğum
Bu nedenle, bir doktor veya ebe daha fazla tıbbi izleme/kontrol önerebilir. Bu kontroller doğum öncesi ekstra randevuları veya testleri içerebilir.