AstraZeneca Türkiye Brand Week Istanbul’da “Bilimin Dijital Yol Arkadaşı: Yapay Zekâ ile Daha Fazlası Mümkün mü?” konulu oturum ile sahnedeydi
AstraZeneca Türkiye, EMEA bölgesinin en büyük marka ve iş dünyası festivali Brand Week Istanbul’da “Bilimin Dijital Yol Arkadaşı: Yapay Zekâ ile Daha Fazlası Mümkün mü?” konulu oturumda yapay zekânın ilaç sektörüne katkılarını örneklerle aktararak gelecek vizyonunu paylaştı.
Sağlık sorunlarının çözümüne katkı sağlayan bilim odaklı, yenilikçi ve araştırmacı ilaç şirketi AstraZeneca Türkiye EMEA bölgesinin en büyük marka ve iş dünyası festivali Brand Week İstanbul’da “Bilimin Dijital Yol Arkadaşı: Yapay Zekâ ile Daha Fazlası Mümkün mü?” konulu bir oturum gerçekleştirdi.
AstraZeneca Türkiye Kurumsal İlişkiler Direktörü Erdal Kiraz moderatörlüğünde yapılan oturumda AstraZeneca Türkiye Ülke Başkanı Ecz. Serkan Barış, AstraZeneca Türkiye Medikal Direktörü Dr. Deniz Ertürk Erem ve AstraZeneca Türkiye Bilgi Teknolojileri ve Dijital Müdürü Yağız Aydemir yapay zekânın ilaç araştırma ve geliştirme çalışmalarında, erken tanı ve teşhis süreçlerinde, şirket içinde çalışan verimliliğini artırmada nasıl kullanıldığını örneklerle paylaştı ve yapay zekanın ilaç sektörüne yapabileceği katkıları vizyoner bakış açısı ile ele alarak geleceğe dair beklentilerini paylaştılar.
“Yapay zekâ, ilaç endüstrisini de kökten değiştiriyor”
Oturumda yaptığı konuşmada yapay zekânın ilaç araştırma ve geliştirme süreçlerindeki rolü ve katkılarını vurgulayan AstraZeneca Türkiye Ülke Başkanı Ecz. Serkan Barış, “Yapay zekâ, günümüzde sağlık sektöründe devrim yaratıyor. Geleneksel yöntemlerle uzun yıllar süren araştırma ve geliştirme süreçleri yapay zekâ ile çok kısa sürelere iniyor. AstraZeneca olarak biz de ilaç Ar-Ge süreçlerinde yapay zekâ ve makine öğrenimi teknolojilerini kullanarak önemli başarılar elde ediyoruz. Bu teknolojiler sayesinde, onkoloji ve kronik hastalıklar gibi alanlarda kişiselleştirilmiş ilaç stratejileri geliştirebiliyoruz. Örneğin, Evinova dijital sağlık birimimiz aracılığıyla yapay zekâ teknolojisini kullanarak klinik araştırmaların etkinliğini artırıyoruz. Hacettepe ve Ege üniversiteleri ile iş birliği yaparak binlerce radyolojik görüntüyü analiz eden projeler gerçekleştiriyoruz. Yapay zekâ, ilaç endüstrisini de kökünden değiştiriyor ve AstraZeneca olarak bu dönüşümün öncülerinden biri olmaktan gurur duyuyoruz.” dedi.
“İş birliklerimiz yapay zekânın erken teşhis süreçlerinde ne kadar etkili olabileceğini gösteriyor.”
AstraZeneca Türkiye Medikal Direktörü Dr. Deniz Ertürk Erem ise yapay zekânın erken teşhis süreçlerine etkisini aktardığı konuşmasında, AstraZeneca’nın daha kısa sürede daha doğru teşhis sağlamak için yapay zekânın sunduğu avantajları nasıl kullandıklarını ve bu kapsamda yaptıkları iş birliklerinin detaylarını paylaştı. Erem bu kapsamda yaptıkları iş birliklerinin detaylarını da şu şekilde aktardı: “Qure.ai firması iş birliği yaparak akciğer kanseri taramalarında yapay zekâ tabanlı algoritmalar geliştirdik. Marmara Üniversitesi’ne sağladığımız koşulsuz katkı ile giyilebilir teknoloji kullanılarak kalp yetersizliğinin yapay zekâ ile daha erken tespit edilmesini sağlayacak PROHEART-AI projesi hayata geçirildi. Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne koşulsuz desteğimiz ile ise ‘Sağlıkta Yapay Zekâ ile Dijital Dönüşüm’ projesi kapsamında yapay zekâ teknolojisinin kalp yetersizliğinin erken tanısında kullanıldığı yenilikçi bir tanı protokolü uygulandı. Bunun gibi daha birçok örneğini paylaştığım tüm iş birliklerimiz yapay zekânın erken teşhis süreçlerinde ne kadar etkili olabileceğini gösteriyor.”
“Yapay zekâyı şirket içi faaliyetlerimizde etkin şekilde kullanıyoruz”
Konuşmasında “AstraZeneca olarak, yapay zekâ teknolojilerini iş süreçlerimize entegre ederek çalışanlarımızın verimliliğini ve performansını artırma yönünde önemli adımlar atıyoruz.” diyen AstraZeneca Türkiye Bilgi Teknolojileri ve Dijital Müdürü Yağız Aydemir de şunları söyledi: “Çalışma arkadaşlarımızın günlük işlerinde yapay zekâ kullanımı, veri analizinden işe alım süreçlerine kadar geniş bir yelpazede, iş yükümüzü hafifletiyor ve stratejik görevlere daha fazla odaklanmamızı sağlıyor. Örneğin, işe alım süreçlerimizde kullandığımız Talent Acquisition GPT gibi platformlar, aday tarama ve değerlendirme işlemlerini otomatikleştirerek insan kaynakları ekiplerimizin daha hızlı ve verimli çalışmalarına olanak tanıyor. Synthesia ve Jasper gibi araçlar ise eğitim ve içerik üretiminde bizlere hız ve doğruluk sağlıyor. Kısacası yapay zekâ, sadece ilaç geliştirme süreçlerimizde değil aynı zamanda şirket içi faaliyetlerimizde de olukça etkili bir potansiyele sahip. Yapay zekanın diğer bir etkisini sağlık sektöründe yarattığı ekosistem ile görüyoruz. Bugün pek çok start-up firma yapay zeka tabanlı teknolojiler kullanarak özellikle görüntüleme ve tanı alanında çözümler geliştiriyorlar. Biz de bu ekosistemin bir parçası olarak AZ Lab Türkiye Startup Demo Day ve Catalyst Network gibi etkinliklerimizle bu startup’lar ile iş birliği yapmanın yollarını arayarak yeni nesil teknolojilerin adaptasyonunu hızlandırıyoruz.”
“Sağlıkta en iyi sonuçlar insan ve yapay zekâ iş birliği ile elde edilebilir”
Oturumun moderatörlüğünü yapan AstraZeneca Türkiye Kurumsal İlişkiler Direktörü Erdal Kiraz ise yaptığı değerlendirmede, “Yapay zekâ, birçok sektörde oyunun kurallarını değiştiren, dönüştürücü bir güç. Bu teknoloji sağlık sektöründe de ilaç geliştirme süreçlerinden hastalıkların erken teşhisine, kişiselleştirilmiş tedavi planlarından, iş süreçlerinin verimliliğine geniş bir yelpazede devrim niteliğinde çözümlerin geliştirilmesine yardımcı oluyor. AstraZeneca’da sağlıkta en iyi sonuçların insan ve yapay zekâ iş birliği ile elde edilebileceğine ve bu iş birliğinin sağlık çalışanlarının iş yükünü hafifletirken hastalara daha etkin çözümler ve tedaviler sunacağına inanıyoruz. AstraZeneca’da, sağlık sektöründe insan ve yapay zekâ birlikteliğinin gerçek potansiyelini ortaya çıkarmak için çalışmalarımıza devam etmekten ve bilim dünyasını yapay zekâ gibi yenilikçi yol arkadaşlarıyla keşfetmeye devam etmekten heyecan duyuyoruz.” dedi.