Çin’de yapılan bir araştırma, yeni tip koronavirüsün kuluçka döneminin 24 gün sürebileceğini gösterdi.
Çin’in yerel basınında çıkan haberlere göre, ülkenin önde gelen epidemiyologlarından Cong Nanşan ve ekibi, koronavirüs tespit edilen 1099 kişinin tıbbi kayıtlarını inceledi.
Hastaların sadece 13’ünün vahşi hayvanlarla temas ettiğini, yaklaşık üçte birinin ise salgının çıkış noktası olan Vuhan kentinde bulunduğunu ortaya koyan çalışmada, koronavirüsün kuluçka süresinin 24 güne kadar değiştiği görüldü.
Ayrıntıları medRvix’te yayınlanan çalışmada, ortalama kuluçka süresinin de 3 gün olduğu tespit edildi. Başka bir araştırmada, bu süre 5 gün olarak belirlenmişti.
Uzmanlar, hastalardan yalnızca yüzde 43.8’inde ilk belirti olarak ateş görüldüğünü, yüzde 90’ının hastaneye kaldırılmalarının ardından ateşlendiğini, dörtte birinin altta yatan bir sağlık sorunu olduğunu bildirdi.
Hastaneye kaldırılma sürecinde en yaygın komplikasyonun yüzde 79.1 ile zatürre, yüzde 3.37 ile akut solunum yetersizliği olduğu kaydedildi.
https://tr.sputniknews.com/bilim/202002101041373634-koronavirusun-kulucka-donemi-24-gun-surebilir/
Ülkede koronavirüsten ölenlerin sayısı ise 1.017’ya ulaştı. Yetkililer yeni görülen vakaların sayısında ise bir azalma olduğunu kaydetti.
Çin’in Ulusal Sağlık Komisyonu’na göre ülkede toplamda 42 bin 638 kişide koronavirüs tespit edildi.
‘Moleküler kelepçe’
Koronavirüse karşı etkili bir aşı geliştirme çalışmaları, Avustralya’daki Queensland Üniversitesi araştırmacıları tarafından icat edilen “moleküler kelepçe” adlı yeni teknoloji kullanılarak, “görülmemiş bir hızda” ilerliyor.
Bu teknoloji sayesinde, virüsün yüzeyinde insanların bağışıklık sisteminde tepki yaratan proteinler kopyalanabiliyor.
Queensland Üniversitesi’nin Kimya ve Moleküler Biyobilimler Bölümü Dekanı Prof. Dr. Paul Young, bu proteinlerin aşının içinde “genellikle istikrarsız olduklarını ve doğru antikorları tetikleyemeden parçalandığını ya da yapı değiştirdiğini” söylüyor.
Moleküler kelepçe ise bu proteinlerin virüsün yüzeyinde görüldüğü biçimini doğru şekilde kopyalayarak yapısını korumasını ve böylece enfeksiyon durumunda bağışıklık sisteminin de bunları tanımasını sağlıyor.
Üniversite’ye göre aşının altı ay gibi kısa bir sürede test aşamasına gelebileceği düşünülüyor.
