Prostatta Son Teknoloji: Hybrid Thulium Lazer Üroloji Hekimlerine Tanıtıldı
İEÜ Medical Park Hastanesi Üroloji Anabilim Dalı hekimleri, prostat büyümesi tedavisinde kullanılmaya başlanan en güncel tedavi yöntemi Hybrid Thulium Lazer Teknolojisi (Thulium Laser Enucleation of Prostate) hakkında Türkiye’nin dört bir yanından gelen üroloji hekimlerine eğitim verdi.
Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden üroloji uzmanlarının katıldığı eğitimde, prostat tedavisinde kullanılan en güncel tedavi yöntemi ThuLEP canlı cerrahiler üzerinden anlatıldı. Kursun teorik oturumunda ise Prof. Dr. Erem Kaan Başok, Doç. Dr. Hakan Öztürk, Op. Dr. Bumin Örs, güncel literatür ve kılavuzlar ışığında ThuLEP cerrahisi ile ilgili sunumlar gerçekleştirdi.
Türkiye’de Öncü Klinik
Hybrid Thulium Lazer Teknolojisi’nin yaygın bir şekilde kullanılması için eğitimler düzenlemeye devam edeceklerini söyleyen Kurs Başkanı Doç. Dr. Hakan Öztürk; “Bugün Türkiye’nin dört bir yanından 24 üroloji hekimine lazer prostat cerrahisi eğitimi verdik. Bu eğitim içeriğinde neden lazer prostat cerrahisi yaptığımızı, kendi klinik sonuçlarımızı meslektaşlarımızla paylaştık. Beraberinde 3 canlı cerrahi eğitimle meslektaşlarımızı bu konuda bilgilendirdik. Kurs sonunda ise sertifikalarını takdim ettik. Lazer prostat cerrahisi hasta konforu için oldukça önemli bir yöntem ve Türkiye’de de öncü kliniklerden bir tanesiyiz.” dedi.
Ereksiyon Kalitesinde Düşüş Olmuyor
Hybrid Thulium Lazer ile prostatın tamamının çıkarıldığını ve bu nedenle tekrarlama riskinin olmadığını söyleyen Prof. Dr. Erem Kaan Başok ise “Hybrid Thulium Lazer prostat tedavisinde kullanılan en iyi kesici güce sahip teknoloji ile daha az doku derinliğine ulaştığı için diğer yöntemlere göre daha az kanama yapıyor. Bu özellikleri ile prostat tedavisinde kullanılan HoLEP yöntemine göre daha fazla avantaj sağlıyor. Prostat boyutunda alt ve üst sınır olmaksızın hepsinde bu yöntemi kullanabiliyoruz. Yöntem her yaş gurubundan hasta için kullanılabiliyor. Lazer enerjisinin dokular üzerinde az hasar bıraktığından dolayı ereksiyonda rol oynayan sinirsel yapılar hasar almıyor ve ameliyat sonrası ereksiyon kalitesinde de bir düşüş olmuyor. Ayrıca prostatın tamamı çıkarıldığı için daha doğru patoloji sonucu sunuyor. Tekrarlama riski de çok düşük. ” şeklinde konuştu.