Düzenli dans seansları, 85 yaş üstü bireylere, fiziksel aktivitelerini, sosyal etkileşimlerini ve kişisel gençlik duygularını geliştirerek önemli ölçüde fayda sağlayabilir.
“Dance On” projesi, 55 yaş ve üstü 685 katılımcıyı 12 ay boyunca haftalık dans derslerine kattı. Denemenin sonunda, katılımcılar tüm yıl boyunca devam eden fiziksel aktivitede bir artış sergilediler. Katılımcıların refahı arttı, birçoğu daha güçlü, daha güvenli ve “yıllarca daha genç” hissettiklerini bildirdi.
Leeds Üniversitesi’nden araştırmacılar, bu programın faydalı etkilerini yakın çevrelerinin ötesine yaymak için aktif olarak çalışıyorlar.
Dr. Astill, dansın küresel olarak aktif yaşlanma için bir araç olarak algılanmasını etkileyebilecek bulgularını küresel bir konferansta sunacak.
Ekibin lideri Doç. Dr. Sarah Astill “Fiziksel hareketsizlik, bulaşıcı olmayan hastalıklar ve ölümler için ana risk faktörlerinden biri olarak kabul ediliyor. Zamanla yaşlı yetişkinlerde fiziksel aktivitede bir düşüş olmuştur ve bu özellikle 75 yaşın üzerindeki kişilerde belirgindir. Yetişkinleri fiziksel aktiviteye dahil etme fırsatları, sağlıklı yaşlanmayı ve hastalık ve sakatlığın yavaş ilerlemesini destekledikleri için küresel bir önceliktir.”Sosyal olarak ekonomik açıdan çeşitli topluluklarda sunulan dansın, yaşlı yetişkinleri fiziksel olarak aktif hale getirmenin uygun bir yolu olduğunu gösteriyoruz. Bu, 85+ yaşındaki ‘en yaşlı’ için bile belirgindir.”
Araştırmanın sonunda araştırmacılar, katılan kişilerin her hafta yaptıkları fiziksel aktivite miktarını artırdıklarını ve bunu 12 ay boyunca sürdürdüklerini buldular.