TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Kazım Doğan Eroğulları, ; Sağlıkta şiddetin politik bir tercih olduğunu, iktidarın üç beş oy hesabıyla sağlık emekçilerinin yaşam haklarını göz ardı ettiğini söyleyen Eroğulları, “Meslektaşımızın kafasına inen demir çubuğu kimin tuttuğunu çok iyi biliyoruz. O demir çubuğu tutan, ‘Artık doktor dövebiliyoruz’ demeyi ifade özgürlüğü sayandır. O demir çubuğu tutan, yıllardır hekimliği değersizleştiren politikaların yürütücüleridir” dedi. TTB’nin etkili bir sağlıkta şiddet yasası çıkana kadar mücadeleden asla vazgeçmeyeceğini kaydeden Eroğulları, Sağlık Bakanı’na da şöyle seslendi:
“Beyaz Reform adı altında çıkardığınız yasaların hiçbir işe yaramadığını; bırakın işe yaramasını, aksine şiddeti artıran ve cesaretlendiren bir hâl aldığını gördük. Samimiyseniz, TTB’nin TBMM’ye sunduğu sağlıkta şiddet yasa tasarısı önerisini hayata geçirin! Her şiddet olayından sonra göstermelik birkaç tweet ile göz boyamaya çalışan, Beyaz Reform adı altında propaganda yapan bakanı samimiyete davet ediyoruz. Ya meslektaşlarınızın canlarını koruyun ya da yakamızdan düşün!”
Basın açıklamasını okuyan Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı Dr. Mehmet Yılmaz, sağlıkta şiddetin kanayan bir yara olmanın ötesinde kronik bir toplumsal araz halini aldığını belirtti. Gaziantep’te 11 yıl önce Dr. Ersin Arslan’ın öldürüldüğünü, sadece son bir ayda ise üç ayrı şiddet olayının yaşandığını anımsatan Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz TTB ve Gaziantep-Kilis Tabip Odası olarak ta en başından ‘Sağlıkta Dönüşüm’ denilen projenin yanlışlığına dikkat çektik. Sağlık hizmetlerinin finansallaştırılarak bir ticari meta haline getirilmesini doğru bulmadık. Meclis kürsüsünden ülkemizde bakılan hasta sayısının çokluğu ile övünen ve dolayısıyla kışkırtılmış hasta üreten bakış açısını kınadık. Bizler, sistem her tıkandığında, her ekonomik krizde, burnundan soluyan vatandaşla karşı karşıya geliyoruz. Sağlıkta şiddet bu yüzden politik bir olaydır. Çözümü de bakış açısı ve bütünüyle politika değişikliği gerektirir.”
Yılmaz, bin yıldır bu topraklarda olan hekimler olarak “Giderlerse gitsinler” ve “Artık doktor dövebiliyoruz” diyen anlayışa ve onun yarattığı sağlık ortamına karşı mücadeleyi sürdüreceklerini dile getirdi.
Açıklamanın tamamı için tıklayın.