A grubu beta hemolitik streptokok (AGBHS) genel olarak, 4-14 yaş arasındaki çocuklarda daha fazla olmak üzere her yaş grubunda bademcik iltihabına (tonsillofarenjit) neden olabilen Gram-pozitif kok görünümlü bir bakteridir. Çocuk yaş grubunda, bakteriyofaj (bakteri virusu) taşıyan özel bir tipi, genellikle bademcik iltihabıyla birlikte olmak üzere, fajdan kodlanan bir toksine (eritrojenik toksin) karşı aşırı duyarlılıktan kaynaklanan, ateş, bulantı, kusma ve ciltte kızarıklıklarla seyreden ve kızıl adı verilen bir hastalığa da yol açar. AGBHS infeksiyonları her yıl, özellikle kış aylarında olmak üzere belli bir oranda görülür, 4-5 yılda bir de sıklıklarında artışlar olabilir. Bu bakteri tonsillofarenjit ve kızıla ek olarak her yaş grubunda deri ve yumuşak doku infeksiyonları gibi başka infeksiyonlara da neden olabilir. Gerek bademcik iltihabı, gerekse deri yumuşak doku infeksiyonları penisilin grubu antibiyotiklerle tedavi edilebilir.
AGBHS çok nadiren, deriden, bademciklerden veya üst solunum yollarından cilt altı, kas zarı (fasya), kas, akciğerler veya kan dolaşımı gibi daha derin dokulara ulaşıp, çok ağır klinik tablolara ve ölüme yol açabilir. Derin dokular ve kandaki AGBHS infeksiyonlarına invazif AGBHS infeksiyonları adı verilir. İnvazif AGBHS infeksiyonların üçte birinde, bakterinin toksinlerinin süperantijen özellikleriyle bağışıklık sistemini aşırı uyarması sonucunda çoklu organ yetmezliğiyle seyreden toksik şok tablosu gelişebilir. Toksik şok %30-80 oranında ölümle sonuçlanabilen ağır bir tablodur. İnvazif AGBHS infeksiyonları sıklıkla erişkinlerde görülmekte ve çocuklar tüm olguların %10’dan azını oluşturmaktadır.
Gerek kızıl, gerekse invazif AGBHS infeksiyonlarının sıklığında, 2020-2021 yıllarında, pandemi nedeniyle alınan önlemlerin bir sonucu olarak çok büyük düşüşler olmuştur. Ancak 2022-2023 sezonunda başta Avrupa ülkeleri ve ABD olmak üzere tüm dünyada ve ülkemizde hem invazif AGBHS infeksiyonu sayısında, hem de tüm invazif AGBHS infeksiyonları içinde çocuk hastaların oranında bir artış görülmüştür. Bu artış, aynı zamanda kızıl vakalarında görülen >3 katlık artış ve pandemi önlemlemlerinin kalkmasıyla solunum yolu virus infeksiyonlarında gözlenen artışla paralellik göstermektedir. Özellikle çocuklarda olmak üzere geçirilmiş viral infeksiyonların invazif AGBHS infeksiyonları için risk faktörü olduğu önceden de bilinmekteydi. Bu nedenle, COVID-19 dahil artmış viral üst solunum yolu infeksiyonlarının ve pandemi sırasında alınan önlemler nedeniyle AGBHS’larla karşılaşılmaması sonucu bağışıklık olmamasının bu infeksiyonların artışında rolü olabileceği düşünülmektedir. 2022-2023 sezonunda izole edilmiş AGBHS suşlarının hastalık yapma yeteneklerinde veya antibiyotik direncinde artış belirlenmemiştir, ancak patogenezi tamamen aydınlatacak çalışmalar halen devam etmektedir.
İnvazif AGBHS infeksiyonlarının sıklığında artış görülmesine rağmen (İngiltere’de, son beş sezonda Eylül-Ocak arasındaki dönemde ortalama 558 olgu görülürken, 2022-2023 sezonunda aynı dönemde 1675 olgu tanımlanmıştır) toplam olgu sayıları çok fazla değildir. Bu nedenle toplum sağlığına etkisinin çok büyük olması beklenmemektedir.
Hastalık penisilin grubu ilaçlarla kolaylıkla tedavi edilebilmektedir. Ancak etkili tedavi için erken tanı, özellikle kızılın erkenden tanınarak tedavi edilmesi, oldukça önemlidir. Bademcik iltihabı olan çocuklarda, ateşin çok yüksek olması, boyun lenf bezlerinde ağrılı şişliklerin gelişmesi, bademcikler üzerinde beyazlıkların bulunması ve burun akıntısı ve öksürük gibi virusları düşündüren belirtilerin olmaması halinde öncelikle AGBHS infeksiyonu olabileceği düşünülmelidir. Bu hastalarda tüm vücutta kırmızılık gelişmesi ve derinin pürtüklü bir hal alması durumunda da kızıl akla gelmelidir. AGBHS’ye bağlı bademcik iltihabı veya kızıl şüphesi olan hastaların, hemen hekime başvurması, olası tehlikeli komplikasyonları önleyecek penisilin tedavisinin erken başlanması açısından önemlidir. Erişkinlerde de, ilgili vücut bölgesinde sıcaklık artışı, kızarıklık ve şişlikle seyreden deri yumuşak doku infeksiyonlarında, özellikle çok şiddetli ağrı varsa, deride içi su dolu kabarıklıklar (bül veya hemorajik bül) veya siyahlaşma gelişmişse, hastanın genel durumu bozulup, tansiyonu düşüyorsa invazif AGBHS olabileceği düşünülmeli, vakit kaybedilmeden hekime başvurulmalıdır.