24.000 aile hekiminin en büyük temsilcisi olan, Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF) olarak;
Aile Hekimleri olarak bilimin ışığında hastalarımızın, kişiye özel periyodik muayenelerini, sağlık taramalarını, tahlillerini ve sağlık risk değerlendirmelerini zaten yapıyoruz.Görev tanımımızda olan bu uygulamaya aynen devam edeceğiz.
Bu nedenle, görev tanımımızda olmayan, CHECK UP adı altındaki anlamsız ve bilimsellikten uzak bir uygulamanın ülkemiz için milli, ulusal olmadığı, bu uygulamanın bireysel ya da toplumsal sağlığa bir katkısı olmayacağı açıktır.
Bunun yanı sıra bu uygulama gereksiz hastane başvuruları sayısını artıracak ve etik olmayan süreçlere de neden olacaktır. Kaldı ki birçok hastalığın tanısı check-up uygulaması sonrası konulamayacağından,kişide tam sağlıklıyım algısının oluşması açısından da sakıncalıdır.
Devletimizin dövizle aldığı laboratuar malzemelerini de göz önünde bulundurursak, bu uygulamayı büyük bir israf olarak görüyoruz. Pozitif tarama testlerine aykırı olduğunu düşündüğümüz testlerin (ALT, TSH, TİT, EKG gibi) yapılmasına, hekimin anamnez ve fizik muayene bulgularına göre karar vermesi gerektiğine inanıyoruz. Ayrıca hekimin kontrolü dışında hastaların kendisi tarafından uygun olmayan tetkiklerin de yapılması talebi hekim ile hastayı olumsuz anlamda karşı karşıya getirerek sözlü ve fiili şiddete neden olacaktır.
Tahliller isteğe bağlı değil hekimin uygun gördüğü durumlarda yapılmalıdır.
Ülkemizin bu zorlu ekonomik sürecinde, aile hekimleri olarak CHECK-UP denilen uygulamanın tıbbi bir karşılığı olmadığını, bu suretle aile hekimleri olarak bu uygulamayı YAPAMAYACAĞIMIZI, ancak hastalarımız için birer hekim ve bilim adamı olarak tüm gelişmiş ülkelerde nasıl yapılıyorsa, biz Türk Hekimleri de, hastalarımızın risk gruplarına göre ihtiyacı olan neyse onu yapacağımızı DEKLARE ediyoruz.
AHEF YÖNETİM KURULU
