Yeni ödeme sözleşme yönetmeliğinin hak kayıplarına neden olacak şekilde çıkması bekleniyor. Ancak Aile Hekimleri bu durumdan son derece rahatsız. Yıllar geçtikçe erozyona uğrayan hakların yanı sıra bu durumu gören hekim adaylarının Aile Hekimliğini tercih etmiyor olması da tehlike arz ediyor.Bu da Aile Hekimlerinin geleceğe kaygıyla bakmasına ve umutsuzluğa neden oluyor. Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu, hak kayıpları için acil önlem paketi bekliyor.
Yeni ödeme sözleşme yönetmeliği Aile Hekimleri tarafından merakla beklenirken ne yazık ki ümitli olamıyorlar. Çünkü bu yönetmelik ile hekimlerin ciddi oranda hak kaybına uğrayacağı tahmin ediliyor. Bu durum mevcut Aile Hekimlerinde mutsuzluk yaratırken, yeni mezun hekim adaylarının da Aile Hekimliği tercihine mesafeli olmasına yol açıyor. Ayrıca Aile Hekimleri ortalama 6 bin kişi istihdam ediyor. Bir diğer deyişle 24 bin kişinin geçimini sağlıyor. Aile Hekimlerinin kayıpları arttıkça bu 6 bin kişinin evini geçindirememe riski artıyor.
26.000 Aile Hekiminin çalışma koşullarını ve geleceğini ilgilendiren yönetmeliğin hazırlık aşamasında sahadan temsilciler bulunmuyor. Ayrıca yönetmeliğin taslak hali sahada çalışan Aile Hekimlerine tam olarak açıklanmıyor da… Tüm bunlara ek olarak artan iş yükü görmezden geliniyor ve üzerine yeni görevler eklenmek isteniyor. Bunların aile hekimliği çalışanlarının altından kalkamayacağı yükler olduğu göz ardı ediliyor. Planlanan ve açıkça ifade edilen kayıtlı nüfus sayısını azaltma kararı ödeme katsayıları ile dengelenmezse sistemden kaçışlar başlayacağı açıkça görülüyor.
Buna ek olarak yeni ASM’ler açılacağı duyurulsa dahi hak kayıplarını gören hekim adayları aile hekimi olmak için başvuruda bulunmuyor. Günden güne artan hak kayıplarını fark eden aile hekimi adayları acil servis doktoru olarak kalmayı tercih ediyor. Özellikle de İstanbul, İzmir, Ankara gibi büyük illerde yüzün üzerinde ASM açılmasına karşın hekimlerden başvuru gelmiyor. Bu sürecin bu şekilde devam etmesi halinde Aile Hekimliği sisteminin kalıcılığı sağlanamayacak gibi duruyor. İyileştirilerek toplum sağlığına çok daha fayda sağlayabilecek bir sistem olmasına rağmen sistemdeki aksaklıklar giderilemiyor.
Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu, Aile Hekimlerine katsayı artışı yapılmadan, yeni işler yüklenmesi ile mevcut kayıpların telafi edilebileceğini ön gören bir ödeme sözleşme yönetmeliğini kabul etmediğinin altını çiziyor. Aynı şekilde kişilere sorumluluk verilmeden, sadece Aile Hekimlerine yüklenen yüksek performans beklentisi de çalışan memnuniyetsizliğini artırıyor. Artan aile sağlığı merkezleri giderlerinin yanında bu giderleri karşılayamaz durumda kalan cari gider ödenekleri, mali açıdan aile sağlığı merkezlerini ve çalışanları sıkıntıya sokuyor. Aile Hekimleri, koruyucu hekimliği uygulamaya çalışırken maliyeti yüksek tedavi edici modele dönüştürülmeyi istemiyor.
Koruyucu hekimlik hem sağlıklı geleceğin temeli hem de ekonominin önem kazandığı bu dönemde sağlık harcamalarını azaltmanın en etkin yolu ve bunun mutlaka dikkate alınması gerekiyor. Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu Bakanlık yetkililerinden bu konuda destek bekliyor. Bununla birlikte; eksik Aile Sağlığı çalışanı sayısının arttırılmasını ve toplumun sağlık okuryazarlığı konusunda bilgilendirilmesine ağırlık verilmesini talep ediyor.
Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu, hak kayıplarını anlatmak ve kazanımlar için her platformda bilgilendirme yapmaya ve çözüm önerileri üretmeye devam edeceğini belirtiyor. Aile Hekimliği ve ülkemizin sağlıklı geleceği için her platformda haklarını koruyacaklarını belirten AHEF Yönetim Kurulu, sorunlarını ve çözüm önerilerini paylaşmak üzere görüşmelere ve diyaloğa hazır. Yıllardır yönetmeliğe dair hiç bir gelişme olmadığının altını çizen AHEF Yönetim Kurulu, aksine durumun bir tehdit unsuru gibi kullanıldığını vurguluyor. Her geçen an Aile Hekimleri adına iş huzursuzluğu, mali ve özlük hak kaybı olarak yansıyor. Bu noktada AHEF, özveri ile hizmet veren Aile Hekimlerinin daha fazla sabrı kalmadığını da vurguluyor ve; sistem kayıpları karşılayamaz hale geldikçe hekimlerin uzaklaşacağına, çalışma motivasyonunun kaybolacağına ve Aile Hekimliğinin işleyemez hale geleceğine dikkat çekiyor.