Biz Aile Hekimliği çalışanları özlük haklarımızın düzeltileceği, maddi kayıplarımızın giderileceği, çalışma koşullarımızı iyileştirecek ve Türkiye’deki birinci basamak hizmetini daha etkin ve kaliteli bir seviyeye ulaşmasını sağlayacak yönetmeliği; yıllar içinde yaşadığımız tüm kayıplara, iş yükümüzün artmasına ve tükenmişliğin son sınırında olmamıza rağmen işimizi en iyi şekilde yaparak sabırla bekledik.
Ancak Mart 2020 ‘de sağlık çalışanları için alkışlarla başladığımız bu pandemi döneminde biz aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları emeklerinin hiçe sayıldığı, iş güvencelerinin ellerinden alındığı güya ‘’Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’’ açıkça ‘ceza’ yönetmeliği olmanın ötesine geçemeyen yönetmelikle 1 Temmuz 2021 günü karşı karşıya kaldık.
Bunca emeğe rağmen bize uygun görülen ceza yönetmeliği artık bardağı taşıran son damla oldu. bir sistemin yazılarak kurulamayacağını ancak ve ancak sahadan kişilerle bir araya gelip, pratikten görüş alınarak kurulabileceğini defalarca dile getirmemize rağmen masa başında yazılan bu yönetmeliği kabul etmedik, etmeyeceğiz.
Neden mi? yönetmelik bize ne demektedir?
Bizler; ‘Doğru maskeyi takmalısınız, birbirinizden uzak durmalısınız’ diye bulabildiğimiz her iletişim organında bilgilendirme ve bilinçlendirme için uğraşmışken;
– Yönetmelik;
*Basında veya sosyal medyada izinsiz bilgi veya demeç verirseniz evrakta sahtecilik yapmak suçu ile eşit görürüm ve size en yüksekten 50 ceza puanı veririm, tekrar ederseniz 100 ceza puanını eklerim demektedir.
Yani Aile Hekimliği çalışanlarının susması ve toplum sağlığını düşünmemesi amaçlanmıştır.
Bizler; yıllar içinde çok büyük maddi kayıplarımızın olduğunu, yaptığımız işin asla karşılığı olmayan ücretlere çalıştığımızı anlatırken;
Yönetmelik;
*Sizlere uygulanması imkansız kronik hastalık takibi tanımlıyorum, imkansızı başaramadığınız için de bunca yıldır kaybettiğiniz yetmez ücretlerinizi kesmeye devam edeceğim demektedir.
Yani aile hekimliği çalışanlarının yoksulluk içinde bu iş yükü ile çalışmaya devam etmesi istenmiştir.
Bizler; anayasal hakkımız olan ücretli yıllık izin, istirahat, gebelik izinlerimizin sözleşmelerimize tanımlanmasını beklerken;
Yönetmelik;
Hayır, izinli olduğunuz zaman ya meslektaşınız 2 kat çalışmaya ya da ücretiniz kesilmeye devam edecek. Hele bir de entegre hastanede çalışıyorsanız hastada olsanız, kaza da geçirseniz dahi 5 kere nöbete gelmezseniz dilersem işinize son veririm demektedir.
Yani çalışan olduğumuzu bırakın insan olduğumuz dahi unutulmuştur.
Bizler; Kamu dışından sözleşme imzalamış meslektaşlarımızın özlük, tazminat ve yer değiştirme haklarının verilmesi için mücadele ederken;
Yönetmelik;
*Sizi subjektif kriterlerle sorgular, aynı kurumda yargılar yine ben son kararı vererek 5 kere ceza puanı ya da 150 ceza puanı tanımlarım. İstersem sizi komisyonla uğraştırırım, istersem iş akdinize son veririm demektedir.
Yani Tüm Aile Hekimliği Çalışanlarının İş Güvencesi Elinden Alınmıştır!
Bizler; sağlıkçıya yönelik şiddete artık tahammül edemiyoruz, korku olmadan çalışamıyoruz. Kanunla bizi koruyun derken,
Yönetmelik;
*Bir vatandaş sizi dövse de öldürse de cevap dahi veremezsiniz yoksa ceza veririm demektedir.
Yani bir vatandaşa cevap verilmesi bizlerin karşı karşıya kaldığı herhangi bir şiddetten daha önceliklidir.
Bizler; SABİM bir şikayet hattı değildir gülümsemediğim, kötü giyindiğim gibi afaki şikayetlere cevap vermek zorunda kalmak istemiyorum diye talep ederken;
Yönetmelik;
*Soruşturmaları istediğim gibi açar ilde soruşturma yetmezse bakanlık müfettişi görevlendiririm dilersem de seni işten atarım. Bir de soruşturma sırasında seni 4 aya kadar açığa alabilirim. Bu sürede zarfında 1 lira dahi ödeme yapmam demektedir.
Yani soruşma sonucunun ne olduğunun, masum olup olmamamızın önemi yoktur. Aile hekimliği çalışanları açlık tehdidi ile karşı karşıya bırakılmıştır.
Bunlar ve daha niceleri…
Bizler aile hekimleri, aile sağlığı hemşireleri, ebeleri, sağlık memurları, ATT’leri…
Bizler tüm dünyada koruyucu sağlık, bağışıklama noktasında parmakla gösterilenler…
Bizler bu ülkenin sağlık emekçileri…
Bizler pandemiyi yok etmek için yüzbinlerce kişiyi aşıya ikna etmiş, milyonlarca doz aşı yapmış ama hakkını alamamış, aşı karşıtları kadar değerli görülmeyen, sizlere bugün mitingde seslenecekken binlerce kişi ile basın açıklaması yapan aile hekimliği çalışanları….
Ne kadar iyi çalıştığımızı biliyoruz… Her zaman doğrunun, haklarımızın, mesleğimizin savunucusu olacağız.
O yüzden korkmuyoruz, susmuyoruz, geri adım atmıyoruz…
Sonuna dek toplum sağlığını korumak ve yükseltmek, özlük haklarımızı iyileştirmek, kayıplarımızı geri kazanmak için mücadele edeceğiz.
Talebimiz bugün çok net!
Ceza yönetmeliği Geri Çekilsin!
Ceza yönetmeliği geri çekilsin!
Saygılarımızla,
İSTANBUL AİLE HEKİMLİĞİ PLATFORMU
Platformumuzda yer alan kuruluşlar (alfabetik sırayla) ;
-Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN)
-Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası
-Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Genel Sağlık-İş Sendikası)
-İstanbul Aile Hekimliği Derneği (İSTAHED)
-Tüm Aile Sağlığı- Sağlık Memuru – Att – Hemşire ve Ebe Derneği (İSAHED)
-İstanbul Tabip Odası Aile Hekimliği Komisyonu (İTO)
-Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası İstanbul Şubeleri (SES)
-Türkiye Sağlık ve Sosyal Hizmetleri Kamu Görevlileri Sendikası İstanbul Şubeleri (Türk Sağlık-Sen)
-Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği İstanbul Şubesi (TAHUD)