Ana Sayfa İlaç Astrazeneca ile Marmara Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesi’nin Bilimsel İş Birlikleri Neticesinde Orta...

Astrazeneca ile Marmara Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesi’nin Bilimsel İş Birlikleri Neticesinde Orta Doğu Ve Afrika (MEA) Mükemmeliyet Merkezi Programı Hayata Geçirildi

Türkiye’yi uluslararası arenada kalp yetersizliği alanında referans ülke haline getirmeyi amaçlayan AstraZeneca ile Marmara Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesi, Orta Doğu ve Afrika (MEA) sağlık çalışanlarının kalp yetersizliğinin tanı ve yönetimi konusundaki bilgi ve becerilerini artırmaları ve yapay zekâ teknolojisine odaklı yöntemleri benimsemeleri için Mükemmeliyet Merkezi Programlarını hayata geçirdi. Programlar kapsamında deneyimli Türk hekimler, Orta Doğu ve Afrika bölgesinden kardiyolog hekimlerle kalp yetersizliği ve yapay zekâ teknolojileri konusunda uygulamalı olarak deneyimlerini paylaşıyor.

Kalp yetersizliği sık görülen ve ölümcül olabilen bir hastalıktır; hastaneye başvuran her iki kalp yetersizliği hastasından birinin sonraki beş yıl içinde yaşamını yitirdiği ve aynı zamanda kalp yetersizliğinin 65 yaş üzeri kişilerde en sık hastaneye yatış nedeni olduğu bilinmektedir.[1] Bu durum bu hastalığın erken teşhis ve tedavisini daha da önemli hale getiriyor.

Bu gerçekten yola çıkan Marmara Üniversitesi, AstraZeneca Türkiye’nin koşulsuz ve kısmi desteği ile kalp yetersizliğinin yapay zekâ ve giyilebilir teknoloji kullanılarak erkenden tespit edilmesini sağlayacak PROHEART-AI projesini geçtiğimiz yıl hayata geçirmişti. Proje, 2023 yılı haziran ayında İstanbul’da gerçekleştirilen bir basın toplantısında kamuoyu ile paylaşılmıştı.

Türkiye’yi uluslararası arenada kalp yetersizliği alanında referans merkez haline getirmeyi amaçlayan AstraZeneca MEA ile Marmara Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesi, bu amaç doğrultusunda sağlık çalışanlarının kalp yetersizliğinin tanı ve yönetimi konusundaki bilgi ve becerilerini artırmaları ve yapay zekâ teknolojisine odaklı yöntemleri benimsemeleri için Mükemmeliyet Merkezi Programlarını hayata geçirdi. Bu programlar kapsamında deneyimli Türk hekimler, Orta Doğu ve Afrika bölgesinden kardiyolog hekimlerle kalp yetersizliği ve yapay zekâ teknolojileri konusunda uygulamalı olarak deneyimlerini paylaştılar.

Hacettepe Üniversitesi Mükemmeliyet Merkezi Programı, geçen yıl kasım ve bu yıl şubat aylarında Hacettepe Üniversitesi Kardiyoloji Anabilim Dalı’nda, Gana, Fas ve Lübnan’dan gelen toplamda altı uzman kardiyolog hekimin katılımıyla tamamlandı. Programın içeriğinde kalp yetersizliğinde erken tanı hakkında uygulamalı oturumlar ve hastanede yer alan yapay zeka programının tanıtımı yer aldı.

Marmara Üniversitesi Mükemmeliyet Merkezi Programı geçen yıl aralık ayında Marmara Üniversitesi’nde Mısır, Kenya, Fas, Ürdün ve Irak’tan 8 kardiyolog hekimin ve bu yıl mayıs ayında Mısır, Nijerya, Katar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden 11 kardiyolog hekimin katılımıyla gerçekleştirildi. Program süresince PROHEART-AI projesi ve yapay zekâ teknolojisinin kalp yetersizliğinin izlenmesinde kullanımı ile ilgili multidisipliner oturumlara yer verildi.

Böylece bugüne kadar bu programlara toplam 11 ülkeden 25 kardiyolog katılmış oldu.

Program hakkında bilgi veren AstraZeneca Orta Doğu ve Afrika Bölgesi Medikal Direktörü Dr. Viraj Rajadhyaksha “Türkiye’yi kalp yetersizliği alanında referans merkez yapma hayalimizi gerçekleştirmek için yola çıktığımız bu dönemde, Türkiye’de çok başarılı iki Mükemmeliyet Merkezi Programı gerçekleştirmek üzere iş birlikleri sağladık. Farklı ülkelerden programlara katılan kardiyolog hekimler, edindikleri tecrübeleri günlük pratiklerine taşıyacak ve kalp yetersizliği alanında tarama, teşhis ve tedaviye ilişkin yerel protokoller geliştirmeye başlayacaklardır. Hacettepe Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi ile yaptığımız bu iş birlikleri ve gelecek dönemde yapılacak programlar ile hastalar ve toplumların faydası için bilimin sınırlarını zorlamayı, yeni teknolojileri ve inovasyonu benimsemeyi, böylece hastalıkları daha iyi tespit edebilmeyi ve sağlık sonuçlarını iyileştirmeyi amaçlamaktayız. Bu programların gelecekte MEA ve ötesindeki iş birliklerinin de önünü açmasını diliyoruz.” dedi.