AstraZeneca, ilk kez mahkeme gönderdiği belgelerinde, Kovid aşısının nadir görülen bir yan etkiye neden olabileceğini kabul etti. Davaların sonuçlanmasıyla yasal ödemelerin önünü açabilecek.
COVID-19 aşısını ilk piyasaya süren AstraZeneca, daha sonra kan pıhtılaşması riskinin düşük olması nedeniyle aşının 40’lı yaşların altındakiler arasında kullanımını kısıtladı.
AstraZeneca ile Oxford Üniversitesi tarafından birlikte geliştirilen COVID-19 aşısını olduktan sonra düzinelerce vakada ölüme ve ciddi yaralanmaya neden olduğu iddiasıyla davalar açıldı. Devam eden davalarda AstraZeneca tüm iddiaları reddetti. Daha sonra firma açılan tüm davalara da itiraz ederek, “TTS’nin genel düzeyde aşıdan kaynaklandığını kabul etmediklerini belirttiler.
Trombositopeni Sendromlu Tromboz anlamına gelen TTS, insanlarda kan pıhtılaşmasına ve düşük trombosit sayısına neden olur.
Dev ilaç firması AstraZeneca Şubat ayında Yüksek Mahkeme’ye sunduğu yasal bir belgede, Kovid aşısının “çok nadir durumlarda TTS’ye neden olabileceğini” kabul etti.
Yüksek Mahkeme’ye elli bir dava açıldı; mağdurlar ve yakınları, tahmini değeri 100 milyon £’a varan tazminatlar talep ediyor.
AstraZeneca’nın Bay Scott’un Yüksek Mahkeme iddiasına hukuki savunma olarak yaptığı itiraf, yoğun hukuki çekişmelerin ardından geldi. İlaç firmasının, belirli yasal vakalarda aşının ciddi hastalık ve ölüm nedeni olduğunu kabul etmesi durumunda ödeme yapılmasına yol açabilecek.
Hükümet, AstraZeneca’nın yasal faturalarını üstlenme sözü verdi
AstraZeneca yüksek mahkemeye gönderdigi yasal belgede “AZ aşısının çok nadir durumlarda TTS’ye neden olabileceği kabul ediliyor. Nedensel mekanizma bilinmemektedir. Ayrıca TTS, AZ aşısının (veya herhangi bir aşının) yokluğunda da ortaya çıkabilir. Herhangi bir bireysel durumdaki nedensellik, uzman kanıtlarının konusu olacaktır.”
Avukatlar, AstraZeneca-Oxford aşısının “kusurlu” olduğunu ve etkinliğinin “büyük ölçüde abartıldığını” öne sürüyor; AstraZeneca ise bunu şiddetle reddediyor.
Bilim insanları aşı ile aşı kaynaklı immün trombositopeni ve tromboz (VITT) adı verilen yeni bir hastalık arasında bir bağlantıyı ilk kez Mart 2021’de, yani Kovid-19 aşısının kullanıma sunulmasından kısa bir süre sonra belirlediler.
Davacıların avukatları VITT’nin TTS’nin bir alt kümesi olduğunu iddia ediyor, ancak AstraZeneca bu terimi tanımıyor gibi görünüyor.
Hükümet, AstraZeneca’yı herhangi bir yasal davaya karşı tazmin etti ancak şu ana kadar müdahale etmeyi reddetti.
