Avrupa ekonomisi, 2017’de son 10 yılın en iyi dönemini geçirdi. Euro Bölgesi 2017’de yüzde 2,2 büyüdü. Euro da dolar karşısında yüzde 13 değer kazandı
Siyasi gerilimlerin gölgesinde 2017’ye giren Avrupa ekonomisi, son 10 yılın en iyi performansını göstererek bu yıl sürpriz yaptı.
Quartz sitesinin haberine göre, Brexit süreci ve art arda gelen seçimler nedeniyle yatırımcıların endişeyle başladığı 2017, Avrupa ekonomisi için son 10 yılın iyi senesi oldu. Hatta sosyal medyada da “euroboom” (euro patlaması) etiketi, oldukça popüler oldu.
IMF, geçen ay Avrupa’daki ekonomik iyileşmenin çok güçlü olduğunu ve kıtanın büyümede “küresel ekonomi ve ticaretin itici gücü” haline geldiğini bildirmişti.
Avrupa Komisyonu verilerine göre, Euro Bölgesi 2017’de son 10 yılın en büyük yükselişine sahe olarak yüzde 2,2 büyüdü. Euro da dolar karşısında yüzde 13 değer kazanarak, G10 para birimleri arasında en iyi performansı gösteren para oldu.
Euroda uzun vadeli işlemlerin getirdiği kazanımlar, bu ay ortasında son 10 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. İş dünyası güven endekslerine göre borsadaki yükseliş, Avrupa’ya olan iş dünyası güvenini de 112 seviyesine taşıdı.
Borç krizi yaşayan ülkelerde iyileşme
2017, Güney Avrupa’da uzun süredir borç krizi yaşayan ülkeler açısından da bir “diriliş” yılı oldu. Eylül ayında Portekiz’in kredi notunu yükselten S&P, ekim ayında da İtalya’nın kredi notunu üç yıl sonra ilk defa artırdı.
İflasın eşiğine gelen Yunanistan’daki ekonomik iyileşme ise, Avrupa’daki yükselişin başlıca göstergelerinden biri oldu. Fitch ve Moody’s, ülkenin kredi notunu yükseltti.
Doğu Avrupa’nın üç büyük ekonomisi olan Polonya, Romanya ve Çek Cumhuriyeti de, bu yıl hızlı büyüme, düşük işsizlik oranları ve kontrol edilebilir enflasyon sayesinde iyi bir yıl geçirdi.
Uzmanlar 2018 için uyarıyor
Öte yandan uzmanlar, 2018’de dikkate alınması gereken riskler bulunduğuna işaret ediyor. HSBC uzmanlarına göre, Euro Bölgesi’nde düşük ücretler tüketimde talebi artıracak şekilde yükselmeli. Avrupa piyasalarının üretimde sağlıklı bir büyüme olmadan ve ücretler yükselmeden büyümesi, ekonomide kırılganlığa yol açabilir.
En büyük risklerin başında ise siyasi belirsizlik var. Euro Bölgesi’nin en büyük ekonomisi Almanya, 2018’e hükümet kriziyle giriyor. Katalonya’da bağımsızlık yanlılarının parlamentoda seçimleri kazanması da, belirsizliği artırıyor.
İngiltere ve AB arasındaki Brexit müzakereleri ile Avusturya’da aşırı sağın yükselişi de, 2018’de piyasaları etkileyecek gelişmeler arasında gösteriliyor.