Ana Sayfa Tıp&Sağlık Bağışıklık pasaportu

Bağışıklık pasaportu

Salgın sonrası toplumsal hayata aşamalı dönüş kapsamında bazı ülkelerin hastalığı geçirmiş olan kişilere “bağışıklık pasaportu” ya da “bulaştırma riski taşımamaktadır sertifikası” verilmesi seçeneklerini değerlendirdiği bir dönemde, konuya ilişkin en son açıklama Dünya Sağlık Örgütü’nden geldi. 25 Nisan tarihli açıklamada, “İyileşen ve vücudunda antikor olan Corona hastalarının yeniden enfekte olamayacağına dair kanıt yok” denilmişti.


Bazı ülkeler ‘bağışıklık pasaportları’ adını verdikleri bir uygulama başlattı ve diğerleri de bu yöntemi uygulayabilir.

Fikir, bu pasaportla Covid-19 geçirdiğinizi ve koravirüsü taşımadığınızı ya da bir kez daha size bulaşmayacağını belgelemek ve pasaport sahibinin kısıtlama önlemlerinden çıkışı için bir yol sağlamak.

Ama bu teori doğru mu? Ve diğerleri hala kısıtlamalar altında yaşarken, randevulaşabilen, istediği gibi seyahat edebilen bir antikor taşıyıcısı seçkinler sınıfı yaratabilir mi?

Bağışıklık pasaportu nedir?

Bağışıklık pasaportu, Covid-19 geçirdiğinizi teyit eden bir sertifika. Normalde giremeyeceğiniz yerlere girmeniz için kullanılabilir.

Bir sertifika alabilmeniz için, virüse maruz kalınca vücudun ürettiği antikorları tespit etmek için yapılan testlerin pozitif çıkması gerekiyor.

‘Endişelenmeyin, antikoru var’

Carmell Shachar, iş yapabilmek adına çalışanların mahremiyetinin ihlal edilebileceğinden de kaygılı.

“Yani, işverenim benden Covid geçirip geçirmediğime, antikor sahibi olup olmadığıma dair tıbbi bilgi isterse, bunu yapmaya izinleri var mı? Bu bilgilere sahip olduklarında, paylaşmalarına izin var mı? diye soruyor.

Schachar, bazı sektörlerde bu bilgileri kamuoyuna ifşa etmenin ticari faydalarının son derece net olduğunu söylüyor.

“Bir restoranda çalışıyorsam, işverenim kapıdan içeri giren herkese. ‘Endişelenmeyin, antikorları var’ diyebilir mi?”

Schachar insanların gerçekten salgın öncesine ya da ona yakın bir “yeni normale” dönmek istediğini ve bunun için ödünler vermeye hazır olduklarını vurguluyor.

“İfşa, yeni normale yakınlaştırıyorsa, insanların mahremiyet ve ifşaat arasındaki dengeye farklı yaklaşımları var” diyor.

İsabet kaygıları

ABD’de antikor testleri üzerinde yapılan bir araştırmada, 12 antikor testinin yüzde 81 ila yüzde 100 doğru sonuç verdiği sonucuna varıldı.

Bu veriler Covid-19 testleri pozitif çıkan ve belirtileri gösterdikten 20 günden fazla süre sonra antikor testi yapılanlara ait.

Yani, hastalık geçirenlere yapılan testlerin çok isabetli olması gerek.

 

tammaı için kaynağa bknz