Mevsim geçişlerinde yaşanan duygusal dalgalanmalar, zaman zaman hayatı zorlaştırabiliyor. Araştırmalara göre, günlük yaşamdaki besin tercihleri de ruh sağlığı üzerinde etkili oluyor. Neyse ki, bazı meyve ve sebzeler ile balık, kuruyemiş ve çikolata gibi gıdalar, ruhsal ve mental sağlığı pozitif etkiliyor. Medicana Sağlık Grubu Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Kübra Sert, ilkbahara adım attığımız bugünlerde modumuzu yükselten besinleri anlattı.
Araştırmalara göre, tükettiğimiz besinler yalnızca bedensel sağlığı değil ruhsal sağlımızı da etkiliyor. İlkbahar ve yaz aylarında yetişen meyve ve sebzelerle birlikte balık, kuruyemiş ve çikolata gibi bazı gıdalar, ruh sağlığına iyi geliyor.
Dyt. Kübra ruh haline iyi gelen besinlerle ilgili önerilerde bulundu. “Tükettiğimiz besinlerin beden sağlığımıza olduğu kadar ruh sağlığımıza etkileri de çok önemli” diyen Sert; doğru besin tercihleriyle depresyon, anksiyete gibi duygu durum bozukluklarının etkilerini azaltmanın mümkün olduğunu söylüyor.
Doğru beslenme tarzı ile beyin fonksiyonlarının etkili çalışmasına katkıda bulunulduğunun altını çizen Dyt. Sert, şöyle devam ediyor: “Belirli gıdalar, sinirler arası iletişimi sağlayan nörotransmitterlerin öncüleri olduğundan, beynin kimyasal bileşimini ve beyin fonksiyonlarını etkiler. Tüketilen besinlerin çeşitliliğine göre mental sağlık ve ruh hali etkilenebilir.”
Dyt. Sert,ruh sağlığı üzerinde olumlu etkileri olan besinleri ise şöyle sıralıyor:
- Kakao: Endorfin salgılanmasına destek olan kakao kişinin kendini mutlu hissetmesini sağlar. Yeterli porsiyonlarda çikolata tüketimi hem lezzetiyle hem kokusuyla mideyi ve beyni besler. Güçlü bir antioksidan içeriğine sahip çikolatanın yapılan bazı çalışmaların sonucunda kalp hastalıkları üzerindeki olumlu etkileri gözlemlendi.
- Balık: Deniz ürünleri tüketimi vücuttaki serotonin miktarını artırarak, ruh hali üzerinde olumlu etkiler gösteriyor. Bunun yanında artan omega-3 alımıyla beraber uyku ve iştah kontrolünün sağlamsına fayda gösterir.
- Meyve-sebzeler: Antioksidan içeriği yüksek olan besinlerdir. Vücuttaki inflamasyon seviyelerini düşürücü etki gösterir. Özellikle muz tüketimi, yüksek potasyum içeriğinden kaynaklı sinir sisteminin güçlenmesine yardımcı olur. İlkbahar ve yaz döneminde bollaşıp çeşitlenen meyve ve sebzeleri tüketmenin depresyon ve duygu durum bozuklukları üzerinde olumlu etkileri bulunuyor.
- Kuruyemişler: Yağlı tohumlar olarak da bildiğimiz kuruyemişler E vitamini deposudur. Serotonin üretiminden sorumlu triptofandan zengin besin öğeleridir. Triptofan içeriklerinin yüksek olması sebebiyle doğrudan ruh halimiz üzerinde olumlu etkilere sahiptir. Özellikle; badem, kaju, ceviz, ay çekirdeği triptofanın en iyi kaynaklarından. Badem, çinko ve selenyum içeriğinin zengin olmasından kaynaklı depresyon üzerinde olumlu etkiler gösteriyor. Kuruyemişler bitkisel protein, sağlıklı yağlar ve lif bakımından zengin besinlerdir. Günlük beslenmede mutlaka yeterli miktarda yer verilmesi gerekiyor.
- Fermente gıdalar: Sindirim sistemiyle bağlantılı olarak, fermente gıdaların tüketimi zihinsel sağlığı olumlu yönde etkiliyor. Vücuttaki serotoninin yüzde 90’ı bağırsaklarda üretiliyor. Bağırsak sağlığı, iyi bir ruh haline sahip olmak için önem taşıyor. Yoğurt, kefir, kombu çayı, turşu gibi fermente gıdalar, bağırsak sağlığını olumlu yönde etkileyerek ruh halini düzenlemeye katkı sağlıyor.
- Su: Yeterli su tüketimi, vücut fonksiyonlarının düzenli çalışabilmesi için oldukça önemli. Günlük olarak; “Kilo x 30” kuralı ile günlük tüketmeniz gereken su miktarını bulabilirsiniz. Duygu durum bozuklukları ve günlük motivasyon içinde yeterli miktarda su tüketimi olmazsa olmazdır. Yapılan bazı çalışmalarda; yüzde 5’lik su kaybının bile dikkat bozukluklarına neden olarak ruh halini olumsuz etkilediği gözlemlendi. Bu nedenle yeterli su tüketimi mutlu hissetmeyi sağlıyor.
“Tek çare, karbonhidratlı ve şekerli gıdalar değil”
Modumuz düşük olduğunda yüksek karbonhidrat içeren gıdalara yöneldiğimizi belirten Sert, bunun nedenini ise şöyle açıklıyor:
“Duygu durumu, yemek seçimlerini doğrudan etkiliyor. Bireyler genellikle stres altındayken kendilerini rahatlatacak yiyeceklere eğilim gösterir. Bu besinler genellikle çikolata, pasta vb. gibi yüksek karbonhidrat, yağ ve şeker içeren ürünler olur. Bunun sebebi; bu besinleri tükettikten sonra beyinde bulunan ödül merkezinin uyarılmasıyla stres seviyesinin azalmasıdır. Karbonhidrat içeriği yüksek olan besinler endorfin ve serotonin seviyelerinin yükselmesine neden olur. Bunun sonucunda stres seviyesi azalır ve kişide rahatlama gözlemlenir. Günlük beslenmede sürekli yüksek enerji içeren besinlere maruz kalmak, ilerleyen dönemlerde birçok kronik ve mental bozukluklara neden olabilir. Obezite, diyabet, hipertansiyon, kardiyovasküler hastalıklar, depresyon, anksiyete gibi hastalıkların oluşmasında beslenme büyük bir rol oynar. Günlük beslenme rutininize triptofan açısından zengin besinleri eklemek duygu durum bozuklukları yaşamanızın önüne geçebilir (Muz, ananas, erik, badem, süt, deniz ürünleri, yumurta vb.). Bu besinler serotonin sentezini direkt etkileyerek duygu durum bozukluğunun önüne geçebilir. Düzenli ve dengeli bir beslenme rutini oluşturarak, meyve sebze tüketiminizi artırarak, yüksek karbonhidrat tüketiminden uzaklaşarak ve en önemlisi su tüketiminizi ihmal etmeden oluşturulmuş bir rutin, duygu durum bozuklukları yaşamanızın önüne geçmede yardımcı olabiliyor.”