Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Murat Hamit Aytar, ülkemizde her 10 kişiden 8’inin hayatında en az bir kez bel ağrısı sorunu yaşadığına dikkat çekerek, “Omurgamızın hareketli kısmının en altında kalan, yük binen taşıyıcı kısmı olan belimiz konumu itibariyle ağır yük, hatalı hareketler, travmalar ile alışkanlıkların getirdiği birçok olumsuz duruma maruz kalarak yıpranıyor ve sorunlu hale gelebiliyor. Omurlarımız arasında yer alan kıkırdak yapılı disklerimize bağlı oluşan dejenerasyon ve yıpranma bel ağrısı ile tutulmalara yol açabilen bel fıtığına neden olabiliyor. Ayrıca kemik, tendon, kas yapıları, omurilik ve omurilikten çıkan sinir köklerinde oluşan problemler de bel ağrısıyla sonuçlanabiliyor. Tüm bu etkenler zamanında tedavi edilmezse ilerleyerek büyük cerrahi girişimler ile düzeltilebilen önemli sorunlara dönüşebiliyor” diyor.
Aslında, yaşam alışkanlıklarımızda yapacağımız düzenlemelerle vücudumuzun tüm yükünü üstlenen belimizi korumak tamamen elimizde. Doç. Dr. Murat Hamit Aytar,bel sağlığımızı tehdit eden 10 hatalı alışkanlığımızı anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda bulundu!
Terli halde sokağa çıkmak
Mevsim değişiminde serin havalar belde kas ile tendonların soğuması, bunun sonucunda kolaylaşmış tutulmalar ve ağrılar anlamına geliyor. Doç. Dr. Murat Hamit Aytar, “Bel sağlığınız için sonbahar mevsimine göre giyinmeniz, ince giyinip üşümemeye ve kalın giyinip terlemeye fırsat vermemeniz çok önemli. Özellikle terlemek ve ardından soğuk havaya maruz kalmak bel ağrılarının temel sorumlularından biridir. Zira, terli bölgeler soğuk havayla aniden temas edince kas spazmlarına, böylece bel ağrılarına neden olabiliyor” diyor.
Isınmadan spor yapmak
Düzenli spor yapmak sağlıklı bir omurga için en etkili yöntemlerden biri ama iyi ısınmadan, kontrolsüz, ani şekilde başlanan aktivite ve ağır yük altına girilen sporlar bel sorunlarına davetiye de çıkarabiliyor. Bu nedenle vücut geliştirme ile squash gibi ağır ve omurgaya yüklenilen sporlarda iyi ısınmayı, kontrollü hareket etmeyi alışkanlık edinmeye özen gösterin.
Fast – food tarzı beslenmek
Aldığımız kilolar da bel sorunlarına yol açan bir diğer önemli nedeni oluşturuyor. Abur cubur veya fast-food olarak adlandırdığımız bol kalorili ve sağlıksız beslenme alışkanlığı, artan kilo ile özellikle bel bölgesi yağlanmasıyla birlikte bele binen yükü çok artırarak bu bölgedeki kas kalitesini düşürüyor.
Ağır ve büyük çanta taşımak
Ağır ve büyük çantayı, özellikle de tek tarafta vücudumuza asimetrik yük oluşturur şekilde taşıma alışkanlığı da belimizdeki kas kalitemizi düşüren hatalı alışkanlıklarımızdan.
Korseyi bilinçsizce kullanmak
Sonbaharla birlikte havalar giderek serinlerken belimizi korumak amacıyla korse ve kuşak gibi destekleri sürekli ve gereğinden fazla kullanmamız bel kaslarımızı tembelleştirip, zayıflamalarına neden olabiliyor. Doç. Dr. Aytar, bunun sonucunda destekleyici ürünlerin belimize faydadan çok zarara yol açtıklarına işaret ederek, “Korse ve kuşakları; zorlanabileceğiniz çalışma ortamında, soğuk ve rüzgârlı havalarda veya ciddi ağrılı tutuk bir anınızda ihtiyaç duyduğunuz süre kadar kullanmanız bel sağlığınız için en doğru olanıdır” diyor.
Yumuşak yatakta yatmak
“Yumuşak yatakta yatmak kadar, yerde çok sert zeminde yatma alışkanlığı da belimiz için hiç istemediğimiz yıpratıcı faktörlerdendir” uyarısında bulunan Doç. Dr. Aytar, “Orta sert, ortopedik veya yoğun içerikli visko süngerden yapılmış, vücudun şeklini alan ama çökmeyen yataklar en ideal seçimdir” bilgisini veriyor.
Masa başında uzun saatler oturmak
Kapalı, özellikle klimalı ortamlarda masa başında oturmak ve omurgamızı hatalı bir şekilde döndürmek bel sorunlarına davetiye çıkarmak gibi. Bilgisayar başında uzun saatler çalışmak belimizi hem uygunsuz pozisyona maruz bırakıyor hem de kasların zamanla zayıflayıp yağlanmaya başlamasına yol açıyor. Doç. Dr. Aytar, bel sağlınız için masa başında çalışıyorsanız bel boşluğunu destekleyen bir yastık kullanmanız gerektiğini belirterek, “Ayrıca dik ya da dike yakın bir oturuş pozisyonu da bel sağlığınız için çok önemli. Kullandığınız bilgisayarın seviyesini, klavyenin bulunduğu yeri ve masa yüksekliğini de vücut ölçülerinize uygun hale getirmeyi ihmal etmeyin” diyor.
Klimaya doğrudan maruz kalmak
Ofiste ya da evde doğrudan klimaya maruz kalmak da bel sağlığını tehdit ediyor. Bu nedenle klimaların hava üfleyen kanallarının önünde durmamaya özen gösterin. Ayrıca sıcak ortamdan çok soğuk ortama aniden geçmemeye de dikkat edin.
Teknolojik cihazları kullanırken öne eğilmek!
Elimizden neredeyse hiç düşürmediğimiz cep telefonuna veya dizüstü bilgisayar ekranına bağımlı olmak, yani öne eğik pozisyonda telefona veya bilgisayar ekranına bakar halde uzun zaman geçirmek bel sağlığını olumsuz etkiliyor. Doç. Dr. Aytar, cihazların olumsuz etkilerine karşı omurgamızı korumak için dikkat etmemiz gereken noktaları şöyle anlatıyor:
- Bilgisayar ekranınızın üst kenarını göz seviyesine hizalar şekilde konumlayın, bilgisayar altı sehpa ya da yükselti kullanın
- Başınızı çevirerek açılı bakmak yerine telefonu veya bilgisayar ekranını karşınıza alın
- Mümkünse aynı pozisyonda uzun süre kalmayıp ara ara mola verin
- Baş -boyun – sırt esneme hareketleri yapın, hatta mümkünse ayağa kalkın
- Birkaç adım atın ve ayakta esneme hareketleri yapın
Sigara içmek
Sigara kullanımı bele ait dejenere olmuş yapıların iyileşme sürecine olumsuz etkisiyle bel sağlığını tehdit ediyor. Belin yanı sıra vücudumuzda yol açtığı pek çok zarar nedeniyle sigara içiyorsanız, hemen bırakmanız çok önemli.