14 Mayıs biz eczacılar ve mesleğimiz adına simgesel, önemli bir tarih. Ülkemizde bilimsel eczacılığın temellerinin atılmasının üzerinden tam 181 yıl geçti. 14 Mayıs 1839 yılında Mekteb-i Tıbbiye’de açılan eczacılık sınıfı ile eczacılık ülkemizde akademik bir unvana kavuştu.
Bizler her sene 14 Mayıs’ı belirli temalar çerçevesinde, tüm Eczacı Odalarımızla birlikte hafta olarak kutluyoruz. Bu sene, içinden geçtiğimiz pandemi sürecini de göz önüne alarak salgın hastalıklarda eczacının rolüne odaklandık ve temamızı “Hastalıkta Sağlıkta Eczacınız Yanınızda” olarak belirledik.
Tüm dünya ile birlikte çok zor günlerden geçiyoruz. Bir virüs tüm dünyayı etkisi altına aldı ve hayatımızı derinden sarstı. Her şeyden önce pandemi ile mücadelede hayatını kaybeden tüm sağlık çalışanlarını rahmetle anıyoruz. Genci, yaşlısı, görevi başında, hastalara hizmet ederken yaşamını yitiren tüm dünya eczacılarını ve eczane çalışanlarını anmak için 14 Mayıs Saat 14.00’de bir dakikalık bir saygı duruşunda bulunacağız.
Sürecin başından bu yana ülkemizin her noktasında kendisinin ve sevdiklerinin önüne halk sağlığını koyarak canla başla çalışan eczacılarımıza ve eczane çalışanlarımıza bir kez daha teşekkür ediyoruz. Mesleğimizin gücünü, önemini bir kez daha gösterdik.
Bu süreç hepimiz için değiştiren ve dönüştüren bir nitelik taşıyor. Bunu hep beraber deneyimliyoruz. Düzen bir kez bozulduğunda hayatı idame ettirenler çok net biçimde ortaya çıkıyor. Bizler, tüm sağlık çalışanları olarak yaşamın devamı için verdiğimiz somut katkımızla gurur duyuyoruz.
Bu süreçte birinci basamak sağlık çalışanları olarak biz eczacılar çok büyük sorumluluklar üstlendik. “Halka en yakın sağlık danışmanı” tanımının ne denli doğru olduğunu bir kez daha deneyimledik. COVID-19 mücadelesinin yanı sıra kronik hastalarımızın raporlu reçetelerini sorunsuz bir biçimde ulaştırmaya devam ettik. Hekimlere ulaşamayan hastalarımızın basit rahatsızlıklarında tavsiyelerde bulunduk. Kronik hastalarımızı takip etmeye devam ettik. Sağlık sisteminin yükünü büyük ölçüde azaltmak için elimizden gelen gayreti gösterdik. Son olarak, iş yükümüzü üçe hatta dörde katlayacak şekilde, 80 milyon adedin üzerinde ücretsiz maskeyi vatandaşlarımıza dağıttık.
Bu süreçte taleplerimizi de çeşitli zamanlarda ilettik. Sizler aracılığıyla bir kez daha tekrarlamak isteriz:
Eczanelerde bulaş riskinin azaltılması için
– Hastane veya serbest, tüm eczacılarımız ve eczane çalışanlarımıza kişisel koruyucu ekipman desteğinin hayata geçirilmesini bekliyoruz.
– Kağıt reçetelerin tamamen kaldırılmasını ve tamamen elektronik reçeteye geçilmesini talep ediyoruz.
– Eczane çalışma saatlerinin bölgesel özelliklere göre mümkün olduğunca kısıtlanmasını istiyoruz.
– Eczanelerin dezenfeksiyonunun belediyelerce yapılmasını bekliyoruz.
Eczanelerin ekonomik olarak ayakta kalabilmesi için de, Türk Eczacıları Birliği’nin yaptıklarına ek olarak;
– Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından eczanelere yapılan geri ödemelerde uygulanan iskonto oranlarının pandemi sürecinde kaldırılmasını istiyoruz.
– Sosyal Güvenlik Kurumu ile Birliğimiz arasındaki ilaç alım protokolünde yer alan indirim bareminin altında kalarak Kurum’a iskonto yapmayan meslektaşlarımızın reçete başı hizmet bedellerinin iki katına çıkarılmasını talep ediyoruz.
– İlaç fiyatlarına göre değişen orandaki yüzdesel karlılıkların her üç kademe için 5 puan artırılmasını istiyoruz.
– Ekonomik destek ve teşvik paketlerinde eczacılarımızın da yer almasını istiyoruz.
– İlaç sanayicileri ve depocuların eczanelerin ekonomik küçülme ve giderek çöküşüne neden olan değil, tedarik zincirinin bir aktörü olarak bizlere destek olan bir tutum içinde olmasını bekliyoruz.
Değerli basın mensupları,
Virüsün yayılma hızı ve yol açtığı yıkım ile baş etmek için herkesin seferber olduğu bir dönemden geçiyoruz. Dünyanın dört bir tarafında insanlar benzer endişeleri taşıyor. Dünyanın her yerindeki sağlık çalışanları, mesleklerine dört elle sarıldı ve halk sağlığını iyileştirmek, ölümü yaşama dönüştürmek için çabalıyorlar. Ülkeler sistemlerini pandemi doğrultusunda şekillendirdi. Sağlık sistemleri tüm güçleriyle virüse karşı mücadele verirken, birçok bilim insanı da aşının geliştirilmesi için gecelerini gündüzlerine katıyor.
Virüsün değiştiren ve dönüştüren gücüne değinmiştik. Diliyoruz ki bu süreç aşı karşıtlığının da sonu olur. COVID-19’dan çok daha ölümcül, çok daha tehlikeli olan pek çok hastalık bugün bize önemsiz gibi görünüyorsa sebebi aşılarının bulunmasıdır. Salgın günlerinde olsak dahi çocukların ve risk grubundaki yetişkinlerin aşılarını ihmal etmemeleri gerektiği vurgumuzu yineliyoruz.
Sağlıklı günler hayaliyle meslektaşlarımızın 14 Mayıs Bilimsel Eczacılık Gününü kutluyoruz.
Hastalarımıza da sesleniyoruz:
Madem hastalıkta sağlıkta, eczacınız yanınızda;
Siz de,
İlaçlarınızı düzenli kullanarak,
Doktorunuz ya da eczacınızın önermediği ilaçları kullanmayarak,
Sosyal izolasyon ve hijyen kurallarına uyarak,
Kendi sağlığınıza dikkat ederek,
Sağlığın ve eczacının yanında olun!