Kilo başına ihracat değeri 29 dolar olan ilaç, gelişmekte olan ülkeler için bir can simidi. Ülkemizde son dönemde yerli ilaç alanında önemli çalışmalar yapılıyor. Yerli ve milli orijinal moleküllerini ve bioteknoloji ürünlerini üretmek için zamana ve bilgiye ihtiyacı olan Türkiye, jenerik ve biyobenzer alana yoğunlaşırsa pazarda önemli bir oyuncu olabilir. Ayrıca cari açığı kapatarak; iç tüketim için büyük bir avantaj yakalayabilir.
Dünyanın önde gelen 6 bin 500 adet ilaç ve biotekonoloji firmasının analiz edildiği 2017 tarihli Pharma Evalaeute raporu, dünya ilaç pazarının 2017-2022 yılları arasında muhtemel büyüme ve gelişme rakamlarına ilişkin çarpıcı bilgiler içeriyor. Reçeteli ürün satışları, Ar-Ge harcamaları, patent gelişmeleri ve risk faktörleri, global ürün satışları gibi pek çok faktörün detaylı şekilde incelendiği rapor, ilaç sektörünün geleceğine dair sunduğu perspektifle oldukça dikkat çekici. PE’nin 2016 yılı raporuna göre 2022’deki ilaç pazarının 1.12 triyon dolar olacağı tahmin ediliyordu. 2017 raporunda bu rakam 1.06 trilyon dolar olarak güncellenmiş. ABD’deki başkanlık seçimleri, ekonomik büyümelerdeki daralmalar, Avrupa Birliği içindeki çözülmeler, ilaç fiyatlarının üzerindeki baskılar pazar tahminindeki daralmaların sebepleri arasında sayılıyor.
JENERİK İLAÇ PAZARI 194 MİLYAR $’A ULAŞACAK
Raporda göze çarpan önemli başlıklardan biri de jenerik ilaçlar. Uluslararası patent anlaşmalarına göre insanlığın ortak malı ve insan hayatının ticari değerden üstün görülmesi sebebiyle keşfedilmiş bir molekülün/ilacın üreticisine tekel olarak para kazandırabileceği azami süre 20 yıl. Bu süre dolduğunda tüm ilaç firmaları piyasadaki satılan ilaçların jeneriğini üretme hakkı elde ediyorlar. 2022’ye kadar dünyada patenti bitecek ürünlerin pazarının yani diğer bir deyişle jenerik ilaç pazarının değerinin 194 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Yine biosmiler ya da biyobenzer olarak adlandırılan ve biyoteknolojik ürünlerin jeneriği olarak tanımlanabilecek ilaçlar da biyoteknoloji pazarının yüzde 54’üne ulaşacak. Ciro olarak da toplam pazarın yüzde 15’ine tekabül edecek. Bu rakamlar özellikle Türkiye gibi ilaç konusunda çok mesafe katetmesi gereken ülkeler açısından önem taşıyor. Çünkü gelişmiş ülkeler liginin hemen kıyısında bulunan ve az gelişmiş ülkelerle arasında oldukça büyük uçurum olan Türkiye, jenerik ilaç konusunda elini çabuk ve hızlı tutabilirse hem az gelişmiş ülkelere büyük bir ihracat potansiyeli yakalamış olacak, hem de ithal ilaç konusuna çözüm üretebilecek.