Dokunma duyusu olan protez el geliştiriliyor
Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nde Türkiye’de ilk defa tümüyle yerli kaynaklar kullanılarak insan anatomisinden esinlenen bir Protez El geliştiriliyor. Prof. Dr. Burak Güçlü’nün kurucusu olduğu Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü Dokunma Duyusu Araştırma Laboratuvarı’nda nöroprotez alanında en yeni teknolojilerden biri olan ‘’Grafen Teknolojisi’’ kullanılıyor.
Boğaziçi Üniversitesi’nde Türkiye’de ilk defa tümüyle yerli kaynaklar kullanılarak insan anatomisinden esinlenen bir Protez El geliştirme yönünde çalışmaların da sürdüğünü aktaran Prof. Dr. Güçlü, “Biz Dokunma Duyusu Araştırma Laboratuvarı’nda bu elin biraz daha alt bir versiyonunu alarak üzerini kuvvet ve bükülme sensörleriyle kapladık. Yapay öğrenme algoritmalarına göre, geliştirdiğimiz el artık kavradığı objenin yumuşak mı sert mi olduğunu algılıyor, parmakların hareketini takip edilebiliyor. Duyusal bilgi nöroprotezlerde sinirsel işlevleri olmayan kişiler için çok önemli. Laboratuvarımızda literatürde ilk defa olarak bu amaçla yapay öğrenme yöntemi kullandık’’ diye ekledi.
Prof. Dr. Güçlü, bu tip protezler çoğunlukla uzuvlarını kaybetmiş insanlarda kullanılacağı için hastalara eksik sinir uçlarındaki duyu hissini de sağlayacağını; hastanın nöroprotez objeyle kontağı, objenin şeklini, sertliğini ve elin pozisyonunu anlayacağını kaydetti.
Yeni nesil Grafen Teknolojisi’ne AB de önemli yatırım yapıyor
Nöroprotezlere duyu özelliği kazandırılması yönünde çalışmalar yapan Burak Güçlü, İspanya ve İsveç’ten araştırma merkezilerinin yanı sıra TÜBİTAK desteğiyle Boğaziçi Üniversitesi’nin Türkiye’den tek ortak olarak yer aldığı yeni projede nöroprotezlerde yeni nesil Grafen teknolojisini denendiğini belirtti. Grafen vücut içinde iyonik sıvılarda yapısı bozulmadan kalabiliyor, hücrelere zarar vermeden temas sağlayabiliyor ve esnek yapılarda üretilebiliyor.
Prof. Dr. Güçlü, Avrupa Birliği’nin günümüzde bilimsel araştırmalar açısından en önemli yatırım alanı olarak kabul ettiği Grafen teknolojisi hakkında şu bilgileri verdi: ‘’Grafenin kullanım alanları çok çeşitli. Örneğin şeffaf bükülebilir elektronik devrelerden tutun, minyatür biyosensörler ve ilaç salınım sistemleri yapmak, doku yenilenmesinde yardımcı malzeme olarak kullanmak mümkün. Projemizde grafenin beyin ve sinirlerle iletişim kuracak arayüzlerde elektrod olarak kullanımıyla ilgileniyoruz.”
Boğaziçi Üniversitesi uluslararası projenin Türkiye’den tek ortağı
Prof. Dr. Burak Güçlü, grafen teknolojisinin gelecekte daha fazla kullanılacağını belirterek , ‘’Gelecekte cihazlarla bedenimizin temas kurduğu arayüzler bu malzemelerden oluşacak. Şu anda grafen teknolojisi hayvanlarda denenecek düzeye geldi. GRAFIN adlı projemizdeki Katalan Nanobilim ve Nanoteknoloji Enstitüsü bu teknolojiyi elektrodlara uygulayabilen uzman merkezlerden biri. Ürettikleri elektrodlar diğer İspanyol ortak Universitat Autonoma de Barcelona’da sinirler üzerinde, Boğaziçi Üniversitesi’nde ise beyin üzerinde test ediliyor. İsveç’te Chalmers Teknoloji Üniversitesi elektrodları kemiğe entegre nöroprotezler için kullanıyor. Fransız ortak Axonic firması da elektrodlara nörostimulasyon cihazları açısından kullanım alanı açmaya çalışıyor.” dedi.