W- Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Harun Raşit Uysal ile gündemdeki önemli konu olan kimyasallar-gıda hakkındaki görüşlerini alacağız
Meyve sebzelerde kalıntı problemi ne durumda?
HRU- İşlenmeden elma, domates, üzüm, maydanoz gibi çiğ yenen ürünlerdeki birincil sorun tarım ilacı kalıntıları. Burada köylülerin ilaçları reçetede yazılandan daha fazla atmaları ve erken hasat etmeleri sorunsalı ön plana çıkıyor. Fazla ilaç, erken hasat demek daha fazla tarım ilacı (pestisit) kalıntısı demek. Bu ilaçlar da ürünlerden direk olarak insanlara geçiyorlar.
Tarım ürünlerinde görülen diğer bir sorun da gübreler. Kimyasal gübreler hem ürünleri hem de yeraltı sularını kirletiyorlar. Gübrelerden gelen kimyasallar ürünlerden insanlara geçiyorlar.
W- Peki hayvansal ürünlerde?
HRU- Hayvancılıkta da antibiyotik sorunu dağ gibi duruyor. İmha edilmesi gereken antibiyotikli sütler hile yapan firmalar tarafından toplanıp, taze kaşar başta olmak üzere yeniden işlem gören bazı peynirlere işleniyorlar. Antibiyotikler hayvanların et ve sütü ile süt ürünlerinden insanlara geçiyorlar.
Bunun yanı sıra yemlerde kullanılan kimyasallar ve genetiği değiştirilmiş soya, mısır gibi yem katkıları da insanların sağlığını tehdit ediyorlar.
W-Su ürünlerinde de kalıntı/kontaminant problemi var mı?
HRU- Balık, midye gibi su ürünlerinde de ağır metal ve mikro plastik kalıntıları son zamanlarda sıkça gündem maddesi oluyorlar. Bunlar direk insanların sağlığı bozan etmenler olarak değerlendiriliyorlar.
W-İşlenmiş gıdalardaki tehlikeler nelerdir?
HRU- Tarımsal ham maddenin işlenmesi sırasında kullanılan kimyasal katkı maddeleri de büyük bir sorun olarak karşımızda duruyor. Yasal olmayan katkılar ve yasal olanların aşırı kullanımları insanların sağlığını bozuyorlar.
Yine mısır şurubu ve bal aroması kullanılarak yapılan ve bal diye satılan ürünler gibi taklit edilmiş gıdalar da önemli bir sağlık sorunu halinde karşımıza geliyorlar.
Gıdaların işlenmesi sırasında yanlış işlem uygulamaları sonucu açığa çıkan örneğin hidroksi metil furfurol (HMF) gibi maddeler de kanserojen etki yapıyorlar.
Tüm bu sayılanların hepsi insanların hastalanmalarına neden oluyor. Kanser, obezite ve obeziteye dayalı hastalıklar başta olmak üzere birçok hastalığa davetiye çıkarıyorlar. Sonuçta hastalıklı bireylerden oluşmuş hastalıklı bir toplum ortaya çıkıyor.
W-Peki nasıl bir gıda istiyoruz?
HRU-Burada acaba “sağlıklı gıda üretmek mümkün mü?” diye sormak mı gerekiyor? Bu sizce de olası mı? Aslında sağlıklı gıda yani zararlı kimyasallar içermeyen bitkiler ve hayvansal ürünler pekala üretilebilir.
W-Güvenli gıda üretimini nasıl sağlayabiliriz?
HRU- Bunun için tarladan-ahırdan başlayarak çatala-kaşığa gelinceye kadarki aşamalarda toptan bir gıda güvenliği önlemi almak gerekiyor. Bunun yolu da birinci aşamada köylülerin tümden kooperatifleşmesinden geçiyor. Kooperatiflerin ortaklarına sunacakları ziraat mühendisliği ile veteriner hekim hizmetleri, robotik tarım teknikleri ve yerli tohum kullanımı ile pekala bu sağlanabilir.
Gıda işlemede de gıda işleyenlere yönetmelik ya da kanunla getirilecek olan zorunlu mühendis çalıştırma meselesi ile Süt Teknolojisi ve Tarım Ürünleri Teknolojisi (Gıda Teknolojisi) mezunu ziraat mühendisleri ile gıda mühendisleri ve veteriner hekimler fabrikalarda-atölyelerde-satış yerlerinde gıda güvenliğini zaten sağlayacaklardır.
Demek ki çözüm o kadar da zor değilmiş…
W- Sevgili Hocam önemli bir konu olan hileli gıda hakkında değerli görüşlerinizi paylaştığınız için çok teşekkür ederiz