Yeni yapılan araştırmalarda, çocuklukta yaşanan istismar, ihmal veya evdeki işlev bozuklukları gibi travmatik olayların yetişkinlik çağında baş ağrısını artırdığı bulundu.
Araştırmanın içerisinde yer alan ve Harvard Üniversitesi Halk Sağlığı uzmanlarından olan Catherine Kreatsoulas, “Çocukluktaki travmatik olaylar, yaşamın ilerleyen dönemlerinde ciddi sağlık etkilerine neden olabilir” dedi.
Boston’daki Chan Halk Sağlığı Okulu. “Meta-analizimiz, çocukluk çağı travmatik olaylarının, migren, gerilim baş ağrıları, küme baş ağrıları ve kronik veya şiddetli baş ağrıları dahil olmak üzere yetişkinlikteki baş ağrısı bozuklukları için önemli risk faktörleri olduğunu doğrulamaktadır. Bu göz ardı edemeyeceğimiz bir risk faktörüdür.”
19 ülkeden 154.739 kişinin verileri incelendi
Ekip, 19 ülkede 154 binden fazla kişiyi kapsayan 28 çalışmanın meta-analizini gerçekleştirdi. Bunların arasında 48 binden fazla kişi en az bir travmatik olay bildirdi. Yaklaşık 25 bin kişiye birincil baş ağrısı teşhisi konuldu.
Travmatik bir çocukluk olayı yaşayanların yaklaşık yüzde 26’sına birincil baş ağrısı bozukluğu tanısı konurken, travma yaşamayan katılımcılarda bu oran yüde 12 olarak belirtildi. Çocukluk travması yaşayanların, bu deneyimleri yaşamamış olanlara göre baş ağrısına yakalanma olasılığı yüde 48 daha fazla olduğu kaydedildi.
Araştırmaya göre çocuklukta yaşanan travmatik olayların sayısı arttıkça baş ağrısı yaşama ihtimali de artıyor.
Çocukluk travması yaşamamış insanlarla karşılaştırıldığında, bir tür travmatik olay yaşamış kişilerde baş ağrısı bozukluğu riski yüzde 24 oranında arttı. Ancak dört veya daha fazla travmatik olay yaşayan kişilerde baş ağrısı bozukluğu görülme olasılığı iki kattan fazlaydı.
Travma türleri farklı gruplara ayırdı
Fiziksel, cinsel ve duygusal istismarın yanı sıra şiddet tehditlerine ve ciddi aile içi çatışmalara tanık olmak da “tehdit travmaları” olarak sınıflandırıldı.
İhmal, ekonomik sıkıntılar, hanede bir kişinin hapsedilmesi, boşanma veya ayrılık, ebeveyn ölümü ve akıl hastalığı, kronik engellilik veya hastalık ya da alkol veya madde bağımlılığı olan bir evde yaşamak, yoksunluk travmaları olarak değerlendirildi.
Tehdit travmaları baş ağrılarında yüzde 46, yoksunluk travmaları baş ağrılarında yüzde 35’lik bir artışla ilişkilendirildi.
İhmal yaşayanlarda baş ağrısı üç kat fazla arttığı görüldü
Belirli tehdit travmaları, fiziksel ve cinsel istismar, baş ağrısı riskinin yüzde 60 oranında artmasıyla ilişkilendirildi. Yoksunluk travmaları açısından, çocuklukta ihmal yaşayanlarda baş ağrısı bozuklukları riskinin neredeyse üç kat arttığı görüldü.
Çocukluk deneyimlerinin spesifik türlerini belirlemek, dünya çapında önde gelen sakatlık bozukluklarından biri için önleme ve tedavi stratejilerine rehberlik etmeye yardımcı olabilir. Bu altta yatan travmatik çocukluk olaylarını ele almak için kapsamlı bir halk sağlığı planına ve klinik müdahale stratejilerine ihtiyaç var” diye ekledi.
Kreatsoulas, “Çocukluk çağı travmatik olaylarını bildirmenin hassas doğası nedeniyle, bu ilişkinin gerçek tahmininin muhtemelen daha yüksek olduğunu belirtmek önemlidir” dedi.