COVID-19’un yeni bir varyant ile dünyayı etkisi altına aldığı bugünlerde, hastalık çok hızlı biçimde yayılmakta ancak ülkemizde önlemler artırılmamaktadır.
Damlacık yoluyla bulaştığı bilinen COVID-19, hastanın ağzında çalışılan dişhekimliği mesleğinin uygulanmasında önemli bir risk unsurudur.
Meslektaşlarımız, yardımcı sağlık çalışanlarımız ve sağlık hizmetinin sunulabilmesi için gerekli diğer çalışma arkadaşlarımızın COVID-19 kaynaklı hastalık haberleri her geçen gün çoğalmaktadır. Ve ne yazık ki bu haberlerin bir kısmı, hastalananların ölümüne ilişkindir.
Çalışanların mesleki faaliyetin yürütülmesi sebebiyle kaza geçirmesi veya hastalanması iş kazası ve meslek hastalığıdır. Ancak, hastalığın hizmet sunumu sebebiyle bulaştığının ispat edilmesi, COVID-19’un yaygın bulaş imkanları sebebiyle her zaman kolay olamamaktadır.
Sağlık hizmetlerinde görev alanların COVID-19 nedeniyle zarar görmesi veya yaşamını yitirmesi, çalışma ortamındaki yoğun maruziyet sebebiyle, nedensellik araştırmasına gerek olmaksızın, iş kazası/meslek hastalığı veya vazife malullüğü olarak kabul edilmelidir. Türk Dişhekimleri Birliği, bunu sağlamak için uzun süredir mücadele vermektedir. Ancak ne yazık ki, COVID-19 nedeniyle zarar gören veya yaşamını yitiren sağlık çalışanları bakımından hastalığın işten kaynaklandığına ilişkin nedensellik bağı incelemesine gerek olmadığı yönünde bir yasal düzenleme halen yapılmış değildir.
Mevcut uygulama bağlamında, Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan 17/12/2020 tarih ve 46175 sayılı Genelge uyarınca işlem yapılmaktadır. Hastalık sebebiyle kalıcı bir bedensel zarara uğrayan meslektaşlarımız ve sağlık hizmetlerinde çalışan kişiler ile yaşamını yitirenlerin yakınları, ekli Genelgede belirtilen belgeleri temin ederek Sosyal Güvenlik Kurumu’na başvuru yapmalıdır.
Söz konusu başvurunun, ölüm veya sakatlanmanın meslek hastalığı/vazife maluliyeti olarak kabul edilmemesi halinde dava açılarak işlemin hukuki denetiminin yapılması mümkündür.
Türk Dişhekimleri Birliği