Ana Sayfa Tıp&Sağlık Covid-19 organ nakillerini olumsuz etkiledi

Covid-19 organ nakillerini olumsuz etkiledi

Organ nakli alarm veriyor: Bağışçılar azaldı, kadavra nakilleri düştü, enfekte olanlar var, hastalar zor durumda

Kovid-19 salgını pek çok alanı olduğu gibi organ nakillerini de olumsuz etkiledi. Salgın sürecinde bağışçıların sayısı ile nakil ameliyatlardaki düşüş tedirgin edici

27 bine yakın hasta organ nakli bekliyor

Sağlık Bakanlığı’na bağlı Doku, Organ Nakli ve Diyaliz Hizmetleri Daire Başkanlığı’nın 2019 verilerine göre, 27 bine yakın hasta organ nakli bekliyor.

Bu kişilerden yaklaşık 23 bini böbrek nakli bekleyen hastalar.

Mevcut durumda 2 bin 500 civarında kişi karaciğer, yaklaşık bin 300 kişi kalp ve 300 civarında kişi ise pankreas nakli bekliyor.

Organ nakli işlemi ise Türkiye’de 32 şehirde, 105 organ nakli merkezinde gerçekleştiriliyor.

Beyin ölümü gerçekleşen bir hastanın organının/organlarının kime/kimlere nakledileceğine ise Ulusal Organ ve Doku Nakli Koordinasyon Merkezi karar veriyor.

İstinye Üniversite Hastanesi Liv Hospital Bahçeşehir Organ Nakli Merkezi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ayhan Dinkçkan, Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Kaan Kırali ile Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği (OHSAD) Genel Başkanı Dr. Reşat Bahat, koronavirüs sürecinde organ bağışlarındaki azalma ve nakillerde yaşanan sıkıntıları, Independent Türkçe’ye değerlendirdi.

 

“Pandemide kadavra bağışı azaldığı için, bu yolla yapılan organ nakil sayıları düşüş gösterdi”

Organ bağışının, yoğun bakım şartlarında beyin ölümü gerçekleşmiş, hayatını kaybetmiş insanların organlarının, organ bekleyen kişilere bağışlandığı sistem olarak bilindiğine vurgu yapan Prof. Dr. Ayhan Dinçkan, “Bağış yoluyla elde edilen organ nakilleri sayısı oldukça azalmış durumda” sözleriyle organ nakillerindeki düşüşe dikkati çekerek, geride bırakılan 3-9 Kasım Organ ve Doku Bağışı Haftası’nın arzu edilen şekilde geçmediğini dile getirdi.

Özellikle yoğun bakım yataklarının koronavirüs hastaları için kullanılmasının organ bağışlarını olumsuz etkilediğini belirten Dinçkan, yoğun bakım şartlarında beyin ölümü gerçekleşmiş hastaların koronavirüs nedeniyle enfekte olup olmadıklarının anlaşılması için bir dizi tetkik, radyolojik araştırma ve klinik gözlem sürecinden geçtiğini söyledi.

Organ naklinin “kadavra” ve “canlı vericili” olmak üzere ikiye ayrıldığını belirten Dinçkan, “Pandemide kadavra bağışı azaldığı için, bu yolla yapılan organ nakil sayıları düşüş gösterdi. Bu durum, organ bekleyen hastaları kötü anlamda etkiledi” ifadelerini kullandı.

“Bekleme listesindeki bazı hastalar, kadavra bağışlarıyla yeterli oranda nakil yapılamadığı için hayatlarını kaybetti”

Dinçkan, kadavra bağışlarının düşüşü nedeniyle yaşamını yitiren hastalara ilişkin ise şu yorumu yaptı:

Eskiden bekleme listesinde, 2 bin 500 civarı karaciğer bekleyen hasta varken, güncel listede bu sayı bin 800’lere kadar düştü. Bu şu anlama geliyor, bekleme listesindeki bazı hastalar, kadavra bağışlarıyla yeterli oranda nakil yapılamadığı için hayatlarını kaybettiler. Yalnızca karaciğer değil, kadavra bağışına endeksli kalp ya da akciğer nakli gibi kadavra bağış oranlarıyla yapılan nakillerin sayıları da ülkemizde düştü. Böbrek nakli, çok yüksek oranda canlılardan yapılmasına rağmen, bu alandaki nakiller de azaldı. Sonuç olarak bu dönemde kadavra nakilleriyle yapılan organ nakli ameliyatlarının azaldığını söyleyebiliriz.27 bine yakın hasta organ nakli bekliyor

Sağlık Bakanlığı’na bağlı Doku, Organ Nakli ve Diyaliz Hizmetleri Daire Başkanlığı’nın 2019 verilerine göre, 27 bine yakın hasta organ nakli bekliyor.

Bu kişilerden yaklaşık 23 bini böbrek nakli bekleyen hastalar.

Mevcut durumda 2 bin 500 civarında kişi karaciğer, yaklaşık bin 300 kişi kalp ve 300 civarında kişi ise pankreas nakli bekliyor.

Organ nakli işlemi ise Türkiye’de 32 şehirde, 105 organ nakli merkezinde gerçekleştiriliyor.

Beyin ölümü gerçekleşen bir hastanın organının/organlarının kime/kimlere nakledileceğine ise Ulusal Organ ve Doku Nakli Koordinasyon Merkezi karar veriyor.

İstinye Üniversite Hastanesi Liv Hospital Bahçeşehir Organ Nakli Merkezi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ayhan Dinkçkan, Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Kaan Kırali ile Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği (OHSAD) Genel Başkanı Dr. Reşat Bahat, koronavirüs sürecinde organ bağışlarındaki azalma ve nakillerde yaşanan sıkıntıları, Independent Türkçe’ye değerlendirdi.

“Pandemide kadavra bağışı azaldığı için, bu yolla yapılan organ nakil sayıları düşüş gösterdi”

Organ bağışının, yoğun bakım şartlarında beyin ölümü gerçekleşmiş, hayatını kaybetmiş insanların organlarının, organ bekleyen kişilere bağışlandığı sistem olarak bilindiğine vurgu yapan Prof. Dr. Ayhan Dinçkan, “Bağış yoluyla elde edilen organ nakilleri sayısı oldukça azalmış durumda” sözleriyle organ nakillerindeki düşüşe dikkati çekerek, geride bırakılan 3-9 Kasım Organ ve Doku Bağışı Haftası’nın arzu edilen şekilde geçmediğini dile getirdi.

Özellikle yoğun bakım yataklarının koronavirüs hastaları için kullanılmasının organ bağışlarını olumsuz etkilediğini belirten Dinçkan, yoğun bakım şartlarında beyin ölümü gerçekleşmiş hastaların koronavirüs nedeniyle enfekte olup olmadıklarının anlaşılması için bir dizi tetkik, radyolojik araştırma ve klinik gözlem sürecinden geçtiğini söyledi.

Organ naklinin “kadavra” ve “canlı vericili” olmak üzere ikiye ayrıldığını belirten Dinçkan, “Pandemide kadavra bağışı azaldığı için, bu yolla yapılan organ nakil sayıları düşüş gösterdi. Bu durum, organ bekleyen hastaları kötü anlamda etkiledi” ifadelerini kullandı.

“Bekleme listesindeki bazı hastalar, kadavra bağışlarıyla yeterli oranda nakil yapılamadığı için hayatlarını kaybetti”

Dinçkan, kadavra bağışlarının düşüşü nedeniyle yaşamını yitiren hastalara ilişkin ise şu yorumu yaptı:

Eskiden bekleme listesinde, 2 bin 500 civarı karaciğer bekleyen hasta varken, güncel listede bu sayı bin 800’lere kadar düştü. Bu şu anlama geliyor, bekleme listesindeki bazı hastalar, kadavra bağışlarıyla yeterli oranda nakil yapılamadığı için hayatlarını kaybettiler. Yalnızca karaciğer değil, kadavra bağışına endeksli kalp ya da akciğer nakli gibi kadavra bağış oranlarıyla yapılan nakillerin sayıları da ülkemizde düştü. Böbrek nakli, çok yüksek oranda canlılardan yapılmasına rağmen, bu alandaki nakiller de azaldı. Sonuç olarak bu dönemde kadavra nakilleriyle yapılan organ nakli ameliyatlarının azaldığını söyleyebiliriz.

tamamı için kaynağa bknz