COVID-19’un kökeni hala bilinmezliğini koruyor. Pandeminin başlangıcından üç yıl sonra bile hastalığa neden olan Corona virüsünün laboratuvardan mı çıktığı yoksa hayvandan mı insana bulaştığı belirsiz.
COVID-19’la ilgili bilgi kirliliği sözkonusu olduğunda, virüsün kökenine ilişkin yeni raporlar hızla virüs, aşılar ve maskeler hakkında pandemi başladığından beri yankılanan yanıltıcı iddialara geri dönülmesine neden oluyor.
Son olarak ABD Enerji Bakanlığı, gizli bir raporun virüsün laboratuvardan sızdığı sonucuna ‘düşük güvenilirlikle’ vardığını doğrulamıştı.
Rapor henüz kamuoyuna açıklanmadı ve Washington’daki yetkililer, birçok devlet kurumunun COVID-19’un kökeni hakkında hemfikir olmadığını vurguluyor.
Dün FBI Başkanı Christopher Wray, Fox News kanalına yaptığı açıklamada FBI’ın “epey uzun bir süredir” salgının kökeninin “büyük olasılıkla Wuhan’daki potansiyel bir laboratuvar vakası” olduğu değerlendirmesinde bulunduğunu söylemişti.
Ancak ABD istihbarat camiasının diğer mensupları aynı görüşte değil. Birçok bilimadamı çeşitli çalışmalarla ve raporlarla da desteklenen Corona virüsünün muhtemelen Wuhan’daki Huanan pazarında hayvandan insana geçmiş olmasının en olası izahat olduğu görüşünde. Dünya Sağlık Örgütü ise hayvandan insana bulaşmış olmasının en makul olasılık olduğunu ancak laboratuvar sızıntısı iddiasının elenebilmesi için iddianın daha fazla araştırılması gerektiğini söylemişti.
Raporu destekleyenler delillere bakmaksızın uzmanların aşılar ve maskeler konusunda da hatalı olduğunu söylemeye başladı.
Pazar günü 300 bin kez okunan bir Twitter iletisinde “Okul kapamalar başarısız oldu ve korkunç bir politikaydı. Maskeler etkisiz ve zararlıydı. COVID laboratuvardan çıktı. Biz şüphecilerin söylediği her şey doğruydu” ifadeleri kullanıldı.
The Wall Street Journal’ın Pazar günü Enerji Bakanlığı’nın raporunu yayınlamasıyla COVID-19 yeniden konuşulmaya başladı. Merkezi San Francisco’da bulunan medya istihbarat firması Zignal Labs’ın çalışmasına göre COVID-19’la ilgili komplo teorileri de artarak yeniden gündeme geldi.
Komplo teorileri son 48 saatte arttı
Laboratuvar sızıntısı teorisi pandeminin başlangıcından bu yana internette dolaşsa da sosyal medya, bloglar ve diğer sitelerin incelenmesiyle yapılan çalışmaya göre bu konuya yapılan atıflar Enerji Bakanlığı’nın raporunun ortaya çıkmasının ardından son 48 saatte yüzde 100 bin arttı.
Komplo teorilerinin çoğu birbiriyle ve Enerji Bakanlığı’nın raporundaki bulgularla çelişiyor. Salı günü yazdığı bir Twitter mesajında Georgia’dan Cumhuriyetçi Temsilciler Meclisi üyesi Marjorie Taylor Greene, COVID-19 için “Çin’in insan yapımı biyolojik silahı” tanımını kullandı. Bir takipçisi “Ukrayna’da yapılmıştı” yanıtını verdi.
Çok sayıda can alan ve bütün dünyayı etkileyen bu olay hakkında birçok soru işareti varlığını sürdürüyor. Hükümetin COVID-19 propagandasını izleyen Demokrasiyi Koruma İttifakı uzmanı Bret Schafer’a göre virüsün hala öfke uyandırması ve hakkında dezenformasyon yayılması sürpriz değil.
Schafer “Pandemi herkes için çok yıkıcıydı. COVID’le ilgili hislerin yoğunluğunun kaybolacağını sanmıyorum. Ne zaman yeni bir şey çıksa, gerçek ya da hayal ürünü de olsa, bu acılar ve hayal kırıklığı tetikleniyor” dedi.
Çin ABD’yi suçlamıştı
Çin hükümet yetkililerinin geçmişte kendi sosyal medya hesaplarını ABD karşıtı kompo teorilerini yaymak için kullandıkları da oldu. Bunlardan biri de COVID-19 virüsünün ABD tarafından üretildiği ancak Çin’in üstüne yıkıldığıydı.
Şimdilik Çin, Enerji Bakanlığı’nın raporu karşısında sessiz. Resmi yanıtında Çin hükümeti, bakanlığın değerlendirmesini pandemiyi politize etmekle eleştirdi. Çevrimiçi ortamdaysa Pekin’in propaganda ve dezenformasyon ağı büyük ölçüde sessizliğini korudu, yalnızca birkaç ileti raporu eleştirdi ya da dalga geçti.
