Şimdiye kadarki en büyük Kovid aşısı çalışması, aşıların nörolojik, kan ve kalp hastalıkları riskinde küçük bir artışla bağlantılı olduğunu ortaya koyuyor – ancak bunlar hala son derece nadir
Türünün en büyük araştırması 99 milyon kişinin sağlık koşullarını araştırdı!
COVID-19 vaccines and adverse events of special interest: A multinational Global Vaccine Data Network (GVDN) cohort study of 99 million vaccinated individuals
Pfizer, Moderna ve AstraZeneca gibi şirketlerin Kovid aşılarının nadir görülen kalp, beyin ve kan hastalıklarıyla bağlantılı olduğunu ortaya çıkardı; ancak uzmanlar, Kovid-19’a yakalanma risklerinin aşı olma risklerinden çok daha ağır bastığını söylüyor.
Dünya Sağlık Örgütü’nün bir araştırma kolu olan Küresel Aşı Veri Ağı‘ndan araştırmacılar, sekiz ülkede aşılanmış 99 milyon kişiden oluşan bir çalışma popülasyonunda “özel ilgi çekici olumsuz olaylar” olarak kabul edilen 13 tıbbi durumun beklenen ve gözlemlenen oranlarını incelediler.
Pfizer-BioNTech ve Moderna’nın mRNA aşılarının birinci, ikinci ve üçüncü dozlarında nadir miyokardit (kalp iltihabı) vakaları tespit edildi: En yüksek oran, ikinci Moderna dozundan sonra görüldü (beklenen vaka oranının 6,1 katı).
Perikardit riski, AstraZeneca’nın viral-vektör aşısının üçüncü dozunu alanlarda 6,9 kat artarken, Moderna aşısının birinci ve dördüncü dozlarında risk sırasıyla 1,7 kat ve 2,6 kat arttı.
AstraZeneca aşısını alanlarda, araştırmacıların beklediği oranla karşılaştırıldığında, nadir görülen otoimmün bozukluk Guillain-Barre sendromuna yakalanma riski 2,5 kat , aynı popülasyonda kan pıhtılaşması riski ise 3,2 kat daha fazlaydı.
Çalışmaya göre, Moderna aşısı uygulandıktan sonra nörolojik bozukluk akut dissemine ensefalomiyelit gelişme riski 3,8 kat, AstraZeneca aşısı uygulandıktan sonra ise 2,2 kat arttı.
Bilim insanları bu rahatsızlıklardan herhangi birine yakalanma riskinin düşük olduğunu açıkladı. Örneğin, bugüne kadar 13 milyar doz aşı uygulanmış ve tüm hastalıkların görüldüğü sadece 2.000 vaka kayıtlara geçti.
Yale New Haven Hastanesi Sonuç Araştırma ve Değerlendirme Merkezi direktörü ve çalışmanın baş araştırmacılarından Dr. Harlan Krumholz, “Her ikisi de doğru olabilir. Milyonlarca hayat kurtarabilirler ve olumsuz etkilenen az sayıda insan olabilir” dedi.
ilgili en son yayın;