2024, dang humması vakaları açısından kayıtlara geçen en kötü yıldır. 23 Temmuz itibarıyla, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) üyesi olan 176 ülkeden, 24 000’den fazla ciddi vaka ve 6508 ölüm dahil, 10 milyondan fazla dang humması vakası bildirildi; vakaların çoğu Amerika’dandı. Bu yılki vaka sayısı, 2023’ün rekor sayılan vaka sayısını çoktan aştı.
The Lancet / Dengue: the threat to health now and in the future
Serolojik olarak ilişkili dört virusun neden olduğu vektör kaynaklı bir hastalık olan dang humması, şüphesiz ki büyük bir bulaşıcı hastalık tehdididir. Son yirmi yılda, bildirilen vakalarda on kat artış olmuştur ve bu sayının gerçek sayıdan düşük olduğu söylenebilir. Yıllık ölüm oranı artan tek bulaşıcı hastalıktır (infeksiyonların %80’i asemptomatiktir veya hafif ateşli hastalığa neden olur ancak salgınlar sırasında vaka ölüm oranı artar). Haklı olarak, DSÖ dang hummasını 3. derece acil durum (başka bir deyişle, büyük ya da en üst düzeyde müdahale gerektiren sağlık durumu) olarak sınıflandırmıştır. Tropikal bölgelerde ve kuzey yarımkürede yaklaşan musonların önümüzdeki aylarda dang humması vakalarında büyük bir artışa yol açması olasıdır.
Vakalardaki artış ve virusun coğrafi yayılımı birçok açıdan insan eliyle olmuştur. Kentleşme, iklim değişikliği, insanların ve malların hareketi dang hummasının ve Aedes sivrisinek vektörünün yayılmasını kolaylaştırmaktadır. El Niño ve La Niña olayları, vektör üremesini ve virus bulaşmasını destekleyen yoğun yağışa, neme ve artan sıcaklıklara yol açmıştır. Sağlık ve iklim değişikliği hakkındaki Lancet Countdown 2023 raporu, sadece sıcaklık artışının Aedes aegypti’nin küresel bulaşma potansiyelini 1950’ler ile 2010’lar arasında %42.7 oranında artırdığını ve gelecekte bu etkinin daha da artmasının beklendiğini tahmin etmektedir. Virusun dolaşımı arttıkça, ikincil infeksiyon riski deartacak ve dolayısıyla daha şiddetli dang humması, hastaneye yatış ve ölüm riskleri de artacaktır.