California Üniversitesi, Davis ve Northwestern Üniversitesi tarafından yakın zamanda yapılan bir araştırmada, kişilik özellikleri ile demans gelişme riski arasında ilginç bir bağlantı ortaya çıktı.
Çalışmada 44 binden fazla kişiden elde edilen veriler analiz edilerek, kişiliğimizin demans geliştirme şansımızı nasıl etkileyebileceğine dair daha geniş bir anlayış sağladı.
UC Davis’te psikoloji yardımcı doçenti olan Emorie Beck liderliğindeki araştırmacılar, “büyük beş” kişilik özelliklerine odaklandılar: vicdanlılık, dışa dönüklük, deneyime açıklık, nevrotiklik ve uyumluluk.
Ayrıca olumlu ve olumsuz duygulanım ve yaşam tatmini gibi öznel refah faktörlerini de dikkate alan ekip, elde edilen bulguları aydınlatıcı, vicdanlılık, dışa dönüklük ve olumlu duygulanım gibi olumlu özelliklerde yüksek puan alan kişilerin demans tanısı alma ihtimalinin daha düşük olduğu görüldü.
Öte yandan, nevrotiklik düzeyi ve olumsuz duygulanımı yüksek olanlarda risk daha yüksekti. Çalışmada, deneyime açıklık ve uyumluluk gibi özellikler ile yaşam memnuniyeti, daha az sayıda araştırmada da olsa koruyucu bir etki gösterdi.
Beyin Patolojisiyle Bağlantı Yok
Bu çalışmanın en şaşırtıcı sonuçlarından biri, bu kişilik özellikleri ile tipik olarak demansla ilişkili beyindeki fiziksel değişiklikler arasında doğrudan bir bağlantının bulunmamasıydı.
Bulgular araştırmacıları, belirli kişilik özelliklerinin Alzheimer hastalığı gibi durumların neden olduğu bozukluklara karşı dayanıklılık sağlayabileceğini teorileştirmeye yöneltti.
Başka bir deyişle, bu özellikler beyindeki fiziksel değişiklikleri engellemekten ziyade bireylerin bu değişikliklerin getirdiği zorluklarla daha iyi başa çıkmalarına yardımcı oluyor.
Bir diğer önemli gözlem ise vicdanlılığın koruyucu etkisinin yaşla birlikte arttığı görülüyordu.
Ancak cinsiyet ve eğitim durumu gibi faktörler kişilik ile demans riski arasındaki ilişkiyi önemli ölçüde değiştirmedi.
Yapılan çalışma, demansa katkıda bulunan genetik olmayan faktörlerin anlaşılmasında önemli bir adımı temsil etmektedir. Araştırmacılar, ciddi beyin patolojisi olan kişilerin bilişsel işlevlerini nasıl koruyabildiğini araştırarak çalışmalarına devam etmeyi planlıyor.
Ayrıca demansın gelişimini etkileyebilecek diğer günlük faktörleri de araştırmayı amaçlıyorlar. Birçok faktör demansa katkıda bulunsa da bu araştırma, kişilik özelliklerinin riski artırma veya azaltmadaki potansiyel rolünü vurgulamaktadır.
Yaşamın erken dönemlerindeki kişilik özelliklerini hedef alan müdahalelerin, uzun vadeli demans riskini azaltmada yeni bir yaklaşım olabileceğini öne sürüyor.