Türkiye’de özellikle 3 bin liranın üzerinde ilaç satışı yapan yabancı menşeli firmaların, depolara hasta reçeteleri karşılığında ilaç göndermeye başlamasına Sağlık Bakanlığı el koydu. Kendilerine gelen şikâyetleri değerlendiren bakanlık, konuyu incelemek üzere müfettiş görevlendirdi. Suç ispatlandığı takdirde hem eczane hem depo hem de ilaç firması ceza alacak. Eczane ve depoların ruhsat ve sözleşmelerinin bir süreliğine askıya alınması da söz konusu. 3 bin liranın üzerindeki ilaçlar ağırlıklı olarak kanser, beyin ve kalp hastalıkları grubuna giriyor. Bu alanda Türkiye’de 30’un üzerinde yabancı firma bu ilaçların satışını yapıyor. Hasta bilgilerini sadece Sağlık Bakanlığı tutuyor. Bu bilgilerin üçüncü kişilerle paylaşılması ise suç.
Bu suç ise şöyle işleniyor: Eczaneye gelen hastadan reçetesini alan eczacı, depoyu arayıp ilacı istiyor. İlaç firmasından, “Reçete olmazsa ilacı gönderemem” komutunu alan depo yetkilisi de eczaneye, ilacı gönderebilmesi için reçetenin kendilerine ulaşması gerektiğini söylüyor. Eczacı da mecbur kalınca mail, WhatsApp ya da faks aracılığıyla reçeteyi depoya gönderiyor. Depo da ilaç firmasına reçeteyi ulaştırıyor. Bu şekilde reçete üzerindeki hastaya dair tüm bilgiler isim, soy isim, TC kimlik numarası firmanın eline geçmiş oluyor.
HASTALARI DENEK YAPABİLİRLER
Yaklaşık 1 yıldır yabancı ilaç firmalarının bu yöntemle ilaç tedariki sağladığını dile getiren Anadolu Eczacı ve Depocuları Derneği Başkanı Onur Tokel, “Bu pahalı ilaçların Türkiye’ye gelip ruhsatlandırılmasıyla başlayan bir süreç. Ecza deposu ve eczanelerden gelen şikâyetler üzerine ortaya çıktı” dedi. Yabancı ilaç firmalarının hasta bilgisi toplama niyetleriyle ilgiliyse Tokel şunları söylüyor: “Amaçları kaç hastanın ne kadar süre, ne sıklıkta ve kaç adet kullanacağını belirlemek, ilaç yatırımlarını buna göre yapmak ya da yeni geliştirecekleri ilaçları bu hastalar üzerinde denemek olabilir.”
HUKUKA AYKIRI BİR UYGULAMA
Titck’e durumu bildiren STK’lardan biri de Tüm Eczacı İşverenleri Sendikası. Sabah’ın haberine göre, Başkan Nurten Saydan, TİTCK’e taşıdığı şikâyetinde şöyle dedi: “Hiçbir eczacıya reçetedeki ilacı tedarik etmek için reçeteyi ecza deposu ya da firmadaki üçüncü şahıslara ulaştırmak gibi bir zorunluluk getirilemez. Kişinin hastalığıyla ve kullandığı ilaçlarla ilgili bilginin firma tarafından talep edilmesi hususunda gerekçe gösterilen; ürünün yurtdışına çıkartılması, spot satışlar, art niyetli kullanım gibi soyut gerekçeler hukuka aykırı uygulamayı meşru kılmaz
RİSKLİ İLAÇ DENETİMİ
Suçlamaların odağındaki yabancı ilaç firmalarını temsil eden Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği ise yaptığı açıklamada Risk Yönetim Sistemi’ne tabi olan bazı ilaçlar olduğunu mevzuat kapsamında TİTCK’nın onayı ve kontrolünde bu ilacın kullanımından önce ilgili hastanın bu ilacı kullanıp kullanamayacağının denetlendiği belirtildi. Bu ilaçların eczanelerde bulundurulmayıp denetleme yapıldıktan ve hastanın bu ilacı kullanmasına bir engel olmayacağı saptandıktan sonra ilgili eczaneye yönlendirildiğinin belirtildiği açıklamada, “Şikâyetler üzerine TİTCK gerekli incelemeleri yapacaktır” denildi.
DOKTOR BİLE DEĞİŞİYOR
Yabancı ilaç firmalarının işi ileriye götürüp reçeteyi yazan doktoru bile değiştirmek istediklerini vurgulayan Tokel, “Mesela kanser ilacı yazan radyasyon onkolojisi doktorunu kabul etmeyip, ‘ilacı medikal onkolog yazsın’ diyorlar” bilgisini verdi.
İDDİALAR İNCELEME ALTINDA
Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) yetkilileri de şu bilgileri verdi: “Kurum olarak söz konusu iddiaları araştırmak ve inceleme yapmak üzere sağlık denetçisi görevlendirdik. Sağlık denetçisi tarafından yapılacak inceleme sırasında elde edilecek bulgu, bilgi ve belgeler neticesinde, hem idari hem de adli yönden ilgili kanunlar uyarınca söz konusu iddialara muhatap firmalar hakkında gerekli yaptırımlar uygulanabilecek. Firmalarla ilgili olarak tarafımıza ulaşan tüm iddialar da bu incelemeye dahil edilecek.”