Demir eksikliği dünyada en sık görülen anemi yani kansızlık türü olarak biliniyor. Özellikle az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde demir eksikliğine bağlı anemi oranları oldukça yüksek seyrediyor. Vücutta demirin eksik olduğu durumlarda anemi oluşuyor ve buna bağlı olarak da ‘’demir eksikliği anemisi’’ tanısı konuluyor. İstatistiklere göre dünyada kadınların % 35’inde, erkeklerin % 20’sinde ve hamilelerin %50’sinde demir eksikliği anemisi yani kansızlık görülüyor. Memorial Antalya Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Tülay Kadıoğlu, ferritin eksikliği ve tedavisi konusunda bilgi verdi.
Ferritin, vücudun demir deposu
Hemoglobin, kırmızı kan hücrelerine rengini veren oksijenin kanda taşınmasını sağlayan bir proteindir. Demir de hemoglobinin temel yapısına giren bir elementtir ve akciğerden alınan oksijenin hemoglabine bağlanarak dokulara aktarılmasında büyük önem taşır. Beslenme yolu ile alınan besinlerden vücuda demir minerali girişi gerçekleşir. Demir minerali metabolizma ve hücre içi-dışı reaksiyonlar için oldukça önemli bir mineraldir. Ferritin, demiri vücutta depolayan ve salınımını kontrol eden bir protein kompleksidir. Vücudun demir deposu olarak da tanımlanabilir.
Yaş ve cinsiyete göre değerler farklılık gösterebilir
Ferritin eksikliği, vücutta bulunan demir deposu seviyesinin düşüklüğünü gösterir. Normal ferritin değeri, yaşa ve cinsiyete göre farklılık gösterebilir. Genel olarak erkeklerde 20-500 ml/ng, kadınlarda ise 20-200 ml/ng arasındaki değerler normal aralık olarak kabul edilir. Kadınlarda erkeklere göre aylık adet kanamaları nedeni ile kısmi olarak daha düşük olarak tespit edilir. Çocuklarda ise ideal ferritin düzeyleri değişkenlik gösterir. Ortalama olarak yeni doğan bebeklerde 25- 200 ng/ml, bir aylık bebeklerde 200 ile 600 ng/ml, 2- 5 aylık bebeklerde 50- 200 ng/ml, 6 aylık bebekler ile 15 yaş arası çocuklarda 7-142 ng/ml arasında olması normal olarak kabul edilir.
Az miktarda düşüklük belirti vermeyebilir
Ferritin eksikliği vücutta ölçülen ferritin değerinin belirtilen normal seviyelerden aşağıda olması durumudur. Bu tablo vücutta demir eksikliği olduğunu gösterir. Demir minerali özellikle kırmızı kan hücrelerinde bulunan ve oksijenin taşınmasından sorumlu olan hemoglobin molekülünün üretimi için gereklidir. Demirin vücutta yeterli miktarda bulunmaması ile kırmızı kan hücrelerinin doku ve organlara taşıdığı oksijen miktarı azalır. Buna bağlı olarak doku ve organların yeterince oksijenlenememesi sonucu işleyişleri bozulur. Bu durum bazı belirtilere yol açar. Ferritin düşüklüğü az ya da orta miktarda ise herhangi bir belirti göstermeyebilir. Ancak ağır seviyede ferritin eksikliği mevcut ise daha çok belirti görülür.
Ferritin eksikliğinin belirtileri şu şekildedir;
- Halsizlik ve yorgunluk
- Sabahları uyanmakta zorluk ve sürekli uyku hali
- İştahsızlık
- Baş ağrısı
- Baş dönmesi
- Kulak çınlaması
- Üşüme hissi
- Unutkanlık, sinirlilik
- Enerji kaybı
- Konsantrasyon ve odaklanma problemleri
- Saç dökülmesi
- Tırnaklarda kırılma ve çizgili görünüm
- Kaşıntı
- Cilt renginde ve gözlerde solukluk ve sarılık
- Eklem ve kas ağrıları
- Huzursuz bacak sendromu
- El ve ayaklarda uyuşma hissi
- Toprak ve kireç yeme isteği
- Cinsel isteksizlik
- Kilo vermekte güçlük
Tedavide kansızlığa neden olan etkenin bulunması önem taşıyor
Ferritin düşüklüğü tespit edilmesi durumunda mutlaka altta yatan nedenin aydınlatılması gerekir. Bu durum başka bir hastalığın habercisi de olabilir. Tedavide hastanın durumuna ve değerlerine göre değişkenlik gösterecek şekilde tablet, şurup ya da damardan (intravenöz) demir takviyeleri planlanabilir. Tedavi sürecinin yakından takibi ve yarıda kesilmemesi oldukça önemlidir. Ortalama 3-6 ay kadar süre ile tedaviye devam etmek gerekmektedir. Tedaviyi yarıda kesmek tekrarlayan demir eksikliğine neden olabilmektedir. Medikal tedavinin yanı sıra hastanın beslenmesi de demir eksikliğine göre planlanmalıdır.