Dünya nüfusun yaklaşık yüzde 5’ini etkilediği bilinen fibromiyalji sendromu özellikle 20 ila 55 yaş arası kadınlarda yaygın kas-iskelet sistemi ağrısının en yaygın nedeni olarak gösterilmekte ve nedeni tam olarak bilinmemektedir. Hastalığın semptomlarının kişinin günlük aktivitelerini ve yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebildiği hatırlatan Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon uzmanı Dr. Öğr. Ü. K. Neslihan Kurt Oktay, “Bu nedenle, fibromiyalji sendromuna sahip kişilerin hem semptomlarının azaltılması hem de diğer sağlık sorunlarını önlemek için zaman kaybetmeden bir uzmana başvurmaları gerekir” dedi.
“Fibromiyalji ile yaşamayı öğrenin”
Yaşam tarzı değişikliği ve bilinçli bir fakındalıkla fibromiyaljiye bağlı semptomları azaltıp fibromiyalji sendromunun tam olarak nedeni bilinmemesine ve optimal tedavisinin netleşmemesine rağmen konforlu bir rahat sürebileceklerini hatırlatan Dr. Neslihan Kurt Oktay, hastaların öncelikle fibromiyalji ile yaşamayı öğrenmeleri gerektiğini söyledi.
“Hastalığınızın kronik olduğunu kabullenin ve hastalığınızla mümkün olduğunca barışık olun. Kendinizi suçlamayın ve yargılamayın. Uygun tedavi ve öz bakım ile semptomların şiddetini azaltabilip hayat kalitenizi iyileştirebileceğinizi unutmayın” diye konuşan Dr. Oktay hastaların yaşamını kolaylaştıracak önerilerini şöyle sıraladı:
“İlaç tedavinizi takip edin”
Hastaların semptomlarının hem ilaçsız hem de ilaç temelli tedaviler ile kontrol altına alınabileceğini söyleyen Dr. Oktay, “Böylece yaşam kalitesi önemli ölçüde artırılabilir. Ancak bu noktada hasta uyumu son derece önem taşır. Dolayısıyla doktorunuzun önerdiği ve reçete ettiği ilaçları doğru dozda ve sıklıkta kullanmaya özen gösterin. Ayrıca, ilaçların yan etkileri konusunda dikkatli olunmalı ve olası yan etki durumlarında doktorunuzla iletişime geçmelisiniz” diye konuştu.
“Düzenli egzersiz yapın”
“Egzersizin fibromiyalji tedavisinin olmazsa olması olduğunun altını çizen Oktay, genellikle fiziksel aktivite düzeyleri azalmış olan hastalarda bu durumun diğer sağlık sorunlarının gelişme riskini arttırabilir” diye konuştu. Düzenli egzersizin semptomları azaltmaya yardımcı olmakla birlikte kalp hastalığı, diyabet ve diğer hastalıkların önlenmesinde de önem taşıdığını hatırlatan Oktay sözlerine şöyle devam etti: “Egzersiz programınızı, ağrı toleransınıza ve fiziksel kondisyonuna uygun olarak belirleyin. Hafif aerobik egzersizler, yüzme ve su içi egzersizler, yürüyüş ve yoga gibi aktiviteler semptomlarınızı azaltmada faydalı olabilir.”
“Stres yükünüzü azaltmaya çalışın”
Stresin birçok hastalıkta olduğu gibi fibromiyalji için de önemli bir etken olduğunun altını çizen Dr. Oktay, “Stres, fibromiyalji semptomlarınızı arttırabilir. Stresle başa çıkmak için yoga, meditasyon veya derin solunum egzersizleri gibi stres azaltıcı teknikleri uygulayabilirsiniz. Her gün az da olsa dinlenmek için kendinize zaman ayırın” diye konuştu.
“İyi uyku alışkanlıkları geliştirin”
Kaliteli uyku fibromiyalji semptomlarının yönetiminin olmazsa olmazlarının başında yer alıyor. Uyku kalitesindeki bozulmaların ağrı, yorgunluk, halsizlik ve diğer semptomların artmasına neden olabileceğine işaret eden Oktay, sabahları daha iyi hissederek uyanmak ve kalite uyku için yapılabilecekleri şöyle sıraladı: “Uyku pozisyonunuzu, uyku ortamınızı ve uyku rutininizi optimize edin. Örneğin, düzenli bir uyku programı uygulamak, uyku ortamını düzenlemek ve yatağı rahat bir hale getirmek, sabahları daha iyi hissetmeye yardımcı olabilir. Akşamları yatmadan önce dinlendirici ılık bir banyo, orta şiddette bir masaj, yoga, germe egzersizleri, sakinleştirici müzik dinlemek, rahatsız eden düşüncelerden uzaklaşmak ve gerginliği azaltmak için meditasyon yapmak, karanlık, sessiz ve uygun oda sıcaklığı uyku kalitenizin artmasına yardımcı olacaktır.”
“Sigara, alkol ve kafeinden uzak durun”
“Sigara hem vücudun oksijen ihtiyacını azaltır hem de nikotin içeriği ile uyarıcıdır; alkol ise vücutta inflamasyona neden olabilir ve ağrı semptomlarını arttırabilir” diyen Dr. Oktay, hem fibromiyalji semptomları hem de genel sağlık için sigara ve alkolden uzak durmak gerektiğini söyledi. Bununla birlikte uykuyu bozabilecek kafein alımının da sınırlanmasının yarar sağlayacağını hatırlattı.
“Tükettiğiniz gıdalara dikkat edin”
Sağlıklı ve dengeli bir beslenme planının fibromiyalji semptomlarının yönetiminde de faydalı olabileceğini belirten Dr. Oktay, konuyla ilgili şu bilgileri verdi: “Hastalar hangi besinlerin semptomlar üzerinde etkisi olduğunu takip edebilir. Her öğünden sonra nasıl hissedileceğinizi takip etmeye yardımcı bir yemek günlüğü tutmak, hangi besin türlerini tercih edip etmemeniz gerektiğini belirlemek için etkili bir yöntem olabilir. Genel öneriler; antiinflamatuar gıdalar, omega- 3 yağ asitleri, lifli gıdalar, taze sebze ve meyveler, lifli tam tahıllar, kuruyemişler, balık ve zeytinyağı gibi anti-inflamatuar özelliklere sahip besinleri içeren bir diyet fibromiyalji semptomlarını azaltmaya yardımcı olabilir.”
“Probiyotiklere yer açın”
Son yıllarda yapılan araştırmaların fibromiyalji gibi kronik ağrı sendromları ve bağırsak mikrobiyatası arasında bir ilişki olduğunu gösterdiğini hatırlatan Oktay, “Bağırsak mikrobiyatasındaki değişikliklerin, fibromiyalji gibi kronik ağrı sendromlarının gelişimde rol oynayabileceği düşünülmektedir. Fibromiyalji hastalarında, serotonin metabolizması ile ilgili bazı anormallikler tespit edilmiştir. Probiyotikler, bağırsak mikrobiyatasını düzenleyerek ve serotonin üretimini arttırarak ağrıyı azaltmaya yardımcı olabilir. Özellikle atak dönemlerinde hastaların probiyotik ürünleri kullanmaları yarar sağlayabiliyor.”
“Suyun iyileştirici gücünden faydalanın”
Dr. Öğr. Ü Kurt Oktay, mineralli suların kullanıldığı sıcak su havuzları, hidromasajlı küvetler ve termal banyoların fibromiyalji hastalarına fayda sağlayabildiğini belirterek, “Ağrıyı yorgunluğu hafiflettiği ve kaslardaki gerginliği azalttığı, inflamasyonu azaltığı genel, rahatlama sağladığı, uyku kalitesini arttırıp, depresyon ve anksiyete semptomlarında anlamlı bir azalma sağladığı yüksek düzeyde kanıtlanmıştır. En azından evinde küveti olan hastalara haftada 3 gün 20-30 dk ılık su bile yardımcı olacaktır.”
“Dans ve müziği hayatınızdan eksik etmeyin”
Dans ve müzik terapisinin hem fiziksel hem de duygusal stresi azaltarak, beden farkındalığı ve kas gevşetme teknikleri gibi stratejileri kullanarak rahatlamayı sağladığını anlatan Dr. Öğr. Ü. Kurt Oktay, “Kas sertliğini ve ağrısı azaltarak ağrıyı hafifletmeye yardımcı olur ve uyku kalitesini artırır. Takip ettiğim fibromiyalji hastalarımı mutlaka bir dans kursuna başlamaları veya müzik aleti çalmaları için teşvik ediyorum” diye konuştu.
“Destek gruplarına katılın ve psikolojik destek alın”
Hastaların bu konuda yalnız olmadığı görmeleri için destek gruplarının da katılabileceğini hatırlatan Dr. Oktay, “Fibromiyalji ile yaşayan insanlarla bir destek grubuna katılmak, hastalığın sosyal ve psikolojik yönleriyle başa çıkmaya yardımcı olup duygusal destek ve bilgi paylaşımı sağlayabilir. Etkinliği kanıtlanan bilişsel davranış terapisi (BDT) için psikolojik destek almaktan da çekinmemeliler” diye konuştu.
“Fizik tedavi programına katılın ve kontollerinizi ihmal etmeyin”
Fibromiyalji hastalarının sağlıklarını izlemek ve diğer sağlık sorunlarının gelişmesini önlemek için düzenli doktor kontrollerini ihmal etmemeleri gerektiğinin altını çizen Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon uzmanı Dr. Oktay, sözlerini şöyle tamamladı: “Doktorunuzun önerdiği ve reçete ettiği elektroterapi, masaj ve sıcak ısı uygulamaları kas spazmlarını azaltmaya ve kan akışını artırmaya yardımcı olup ağrıyı azaltmaya yardımcı olurken; soğuk uygulamalar inflamasyonu azaltabilir ve ağrıyı azaltabilir. Bununla birlikte altını çizdiğimiz tüm bu öneriler, fibromiyalji hastalarının semptomlarını yönetmelerine yardımcı olabilir. Ancak, herkesin şikayetleri ve tedavi ihtiyaçları farklı olduğundan alanında uzman bir fizik tedavi hekimine başvurup medikal tedavi ve alternatif tedavi planları üzerinde doktorunuzla beraber konuşup çalışmak ve size özel bir tedavi planı oluşturmanız