Ana Sayfa Manşet Göbek Bağı Kanındaki Yağ Asitleri Otizm Spektrum Bozukluğuna Neden Olabilir

Göbek Bağı Kanındaki Yağ Asitleri Otizm Spektrum Bozukluğuna Neden Olabilir

Bilim insanları göbek bağı kanındaki yağ asitlerinin metabolitleri ile çocuklarda otizm spektrum bozukluğu semptomları arasında bir bağlantı olduğunu ortaya koydu.

Otizm spektrum bozukluğu (ASD), bireylerin öğrenme yeteneklerini ve sosyal etkileşimlerini etkileyen bir nörogelişimsel durumdur.

Arachidonic acid-derived dihydroxy fatty acids in neonatal cord blood relate symptoms of autism spectrum disorders and social adaptive functioning: Hamamatsu Birth Cohort for Mothers and Children (HBC Study)

ASD’nin kesin nedenleri belirsiz olsa da, şu anda mevcut kanıtlar nöroinflamasyonun önemli bir faktör olduğunu göstermektedir.

ASD’nin fare modellerinde yapılan birkaç çalışma, hamilelik sırasında çoklu doymamış yağ asitlerinin (PUFA) ve metabolitlerinin ASD gelişiminde önemli bir rol oynamasının önemine işaret ediyor.

CYP-PUFA Düzeyleri ve ASD Üzerine Çalışma

Fukui Üniversitesi ve Japonya’dan bir araştırma ekibi, yenidoğan göbek kordonu kan örneklerindeki CYP-PUFA düzeylerini analiz etti. Psychiatry and Clinical Neurosciences dergisinde yayınlanan çalışmaları, ASD’nin olası nedenlerine ışık tutuyor.

Araştırmacılar, göbek kordonu kanındaki PUFA metabolitleri ile 200 çocukta ASD puanları arasındaki bağlantıyı araştırdı. Göbek kordonu kanı örnekleri doğumdan hemen sonra toplanmış ve uygun şekilde saklanmışken, ASD semptomları ve adaptif işlevler aynı çocuklar altı yaşındayken annelerinin yardımıyla değerlendirilmiştir.

Sonuçların dikkatli istatistiksel analizlerinden sonra, araştırmacılar göbek kordonunda ASD şiddeti için güçlü etkileri olabilecek bir bileşik tespit ettiler, yani 11,12- dihidroksieikosatrienoik asitler (diHETrE), araşidonik asitten türetilen bir dihidroksi yağ asidi.

Bulguların Sonuçları

Daha spesifik olarak, araştırmacılar 11,12-diHETrE molekülünün daha yüksek seviyelerinin sosyal etkileşimler üzerinde bir etkiye sahip olduğunu, buna karşın 8,9-diHETrE’nin düşük seviyelerinin tekrarlayıcı ve kısıtlayıcı davranışları etkilediğini buldular. Dahası, bu korelasyon kızlarda erkeklerden daha spesifikti. Bu yeni bulunan bilgi, ASD’yi anlama, teşhis etme ve potansiyel olarak önlemede önemli olabilir. Doğumda diHETrE seviyelerini ölçerek, çocuklarda ASD gelişme olasılığını tahmin etmek mümkün olabilir.

Araştırmacılar, erken teşhisin ASD’li kişilerin ve ailelerinin hayatlarını iyileştirebileceğini umuyor.