Tüm dünyada 300 yıldan uzun süredir hizmet veren GSK, 100 yıldan fazladır ürettiği aşılarla insan sağlığını koruyor. 16 bin çalışan ile her gün 166 ülkeye 2.3 milyon doz aşı ulaştıran GSK’nın ar-ge aşamasında 14 aşısı bulunuyor.
Portföyünde 41 aşı bulunan GSK, 2017’de 5.6 milyar pound hacim ile tüm dünyada aşıda lider firma olarak bu alandaki çalışmalarını sürdürüyor. Doğumdan yaşlılığa kadar her dönemde insanları hastalıklara karşı korumak ve hayatlarının her anını iyilik ve sağlıkla geçirmelerine destek olmak için ARGE çalışmalarına artan bir ivme ile devam ediyor.
Aşının lider firması olduklarını belirten GSK Medikal Direktörü Dr. Fulya Erman yaptığı açıklamada “GSK uzman kadrosu, olağanüstü teknoloji yelpazesi ve 180 bilimsel iş birliği sayesinde farklı coğrafyalarda yaşayan farklı yaş gruplarına yönelik daha uzun süre etki eden yenilikçi aşılar geliştiriyor. Aşılarda tescilli adjuvan sistemleri ve SAM RNA (Kendi Kendini Güçlendiren Messenger) kullanılması bu alandaki bilimsel ve teknolojik liderliğinin en güzel örneklerinden sadece ikisidir” dedi.
Erman hala çok yeni bir teknoloji olan SAM RNA’nın kişiselleştirilmiş aşılar için kullanılmamış bir fırsat olarak nitelendirildiğini, bunun da kanser tedavisinde büyük bir adım olabileceğinin altını çizdi. Bu teknolojilerin, Ebola gibi ölümcül bulaşıcı hastalıklarla savaşmada umut vaad ettiğini de sözlerine ekledi.
Aşıda yeni alanlar: anti-mikrobiyal direnç, terapötik aşılar ve evrensel veya tek dozlu aşılar
Şu an portföyünde 41 aşı bulunan GSK, 14 yeni aşı üzerinde çalışıyor. Yeni alanlarından biri olan antimikrobiyal direnç, bugün halk sağlığı için artan bir endişeye neden oluyor. Geliştirilen aşılarla hedef patojenlerin dirençli olması durumunda enfeksiyonların önlenmesini amaçlanıyor. Antibiyotiklere direnci giderek artan staphylococcus aureus bakterisine karşı üzerinde çalışılan aşı da buna örnek olarak gösteriliyor.
Çalışmalarını kısa, orta ve uzun dönem olarak yapan GSK, hepatit B ve her mevsim tekrarlanması gerekmeyen bir grip aşısı üzerindeki çalışmalarını da sürdürüyor.
KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı) ve RSV (Respiratuar Sinsityal Virüs) aşıları ise erken gelişim aşamasında bulunuyor. Hayatı tehdit eden KOAH’ın aşısı ile enfekte akciğere yerleşmiş organizmalar; RSV için ise hastalığa yakalanma riski en fazla olan farklı yaş gruplarına – İleri yaş yetişkinler, anne ve pediatrik- yönelik 3 farklı aşı üzerinde çalışılıyor.4CMenB (Menenjit), DTP (Difteri, Tetanoz, Boğmaca) ve KKK (Kızamık, Kızamıkçık, Kabakulak) gibi mevcut diğer aşıları geliştirmek kısa ve orta vade planlar arasında yer alıyor.