T.C. Sağlık Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Şuayip Birinci:
“İnovasyonu sağlık finansmanının merkezine koymak gerekiyor”
Sağlıkta inovasyon ile ilgili olarak her yerde ve her zaman yerinde ve bireye özgü sağlık uygulamaları gibi yeni yaklaşımlara dikkat çeken T.C. Sağlık Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Şuayip Birinci, ‘veri’ odağında sağlık hizmet vurgusu yaptı. İnovasyonu sağlık finansmanının merkezine koyan Birinci, tedavi kalitesine göre geri ödeme, veri odaklı finans uygulamaları, merkezi tedarik ve değer bazlı satın almaya odaklanmak gerektiğini belirtti.
Sağlık hizmet sektörünün liderleri, TÜSAP Vizyon Toplantıları ile yedinci kez 23 Kasım Cuma günü Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesinde, başta T.C. Sağlık Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Şuayip Birinci olmak üzere kamu ve özel sektörün ileri gelenlerinin katılımı ile biraya geldi. Siemens Healthineers’in katkıları ile gerçekleşen Vizyon Toplantısında sağlık hizmet sunumunda inovasyon konuşuldu.
TÜSAP Sağlık Hizmet Sunumunda İnovasyon Vizyon Toplantısında konuşan ve Türkiye’de sağlık harcamalarını diğer ülkelerle kıyaslayan Dr. Şuayip Birinci, Türkiye’nin Gayrı Safi Yurtiçi Hasıla içindeki paya göre sağlık harcamalarının gelişmiş ülkelerin altında olmasına rağmen bu ülkelere göre en kapsamlı sağlık hizmeti sunan ülke konumunda olduğunu söyledi.
“Harcadığı paraya göre en yüksek memnuniyet sağlayan ülkeyiz”
Sağlıkta sürdürülebilirliği sağlamak için, maliyetleri kontrol edecek, verimliliği arttıracak çok yönlü politikalar izlendiğini ifade eden Birinci, “Türkiye yaptığı sağlık harcamasına göre OECD sağlık verileri ve Avrupa Komisyonu Raporlarına göre memnuniyet değerleri ile harcama verilerinin karşılaştırıldığı ülkeler içinde sağlık hizmetlerinden en üst seviyede memnuniyet elde eden ülkedir. Bu durum sağlık sistemimizin sürdürülebilirliği konusunda bir işaret olduğu gibi sağlık turizminde de rekabet şansımızın ne kadar yüksek olduğunu gösteriyor” şeklinde konuştu.
“Türkiye’de temel sağlık göstergeleri önemli ölçüde iyileşti”
Şuayip Birinci, Sağlıkta Dönüşüm Programının hayata geçtiği 2003 yılından bu yana Türkiye’nin temel sağlık göstergelerinin önemli ölçüde iyileştiğine ve cepten yapılan sağlık harcamalarında ciddi miktarda azalma olduğuna dikkat çekti. Sağlıkta gelişmişlik endekslerinden olan anne ölüm oranının 100 bin canlı doğumda 64’ten 14,6’ya, bebek ölüm hızı bin canlı doğumda 31,5’ten 6,8’e düştüğünü, doğumda beklenen yaşam süresinin ise 72,5’ten 78’e çıktığını ifade etti.
Maliyetleri düşürmek, erişim imkanlarını artırmak ve tedavi olanaklarını geliştirmek için büyük fırsatlara yatırım yapmak gibi yeni odaklardan bahseden T.C. Sağlık Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Şuayip Birinci, sağlık hizmetlerini planlarken demografik değişimleri de göz önünde tutmak gerektiğini söyledi. Nüfus projeksiyonlarına göre 2025 yılında Türkiye nüfusunun 85,6 milyon kişiyi bulacağını ve bununla birlikte genç nüfus azalırken yaşlı nüfusun artacağını belirtti.
“İnovasyonu sağlık finansmanının merkezine koymak gerekiyor”
Sağlık hizmet sunumunda mevcut durumda statik mekanlar, reaksiyonel anlayış ve merkezi uygulamaların mevcut olduğunu kaydeden Birinci, inovatif bakış açısı ile her yerde ve her zaman sağlık, proaktif bakış ve yerinde ve bireye özgü uygulamalar gibi yeni yaklaşımlar üzerinde durdu. Sağlığın tüm süreçlerini veri odaklı yöneterek kapasite geliştirmek ve klinik veriyi teşhis ve tedavi süreçlerinin zorunlu bir aracı haline getirmek gibi veri odağında sağlık hizmeti vurgusu yapan Birinci, inovasyonu sağlık finansmanının merkezine koymak ve bunun için de tedavi kalitesine göre geri ödeme, veri odaklı finans uygulamaları, merkezi tedarik ve değer bazlı satın almaya odaklanmak gerektiğini belirtti.
“Şehir hastaneleri sağlık turizminde küresel rekabet için önemli”
Büyük kapasiteli, yüksek teknolojili hastaneler olması nedeni ile şehir hastanelerinin sağlık turizminde küresel rekabet için önemli olduğuna değinen Birinci, Türkiye’nin sağlık turizminde dünyada en çok tercih edilen ülkeler arasında ABD ve Almanya’dan sonra üçüncü sırada olduğu söyledi. Sağlık turizmi potansiyeli açısından şehir hastanelerinin avantajlarına şu şekilde sıraladı: 4 saatlik uçuş mesafesinde 1,5 milyar insan ve 57 ülke, yeni ve modern şehir hastaneleri, kısa bekleme süresi, yeni ve gelişmiş tıbbi teknoloji ve cihaz, uygun fiyatla kaliteli sağlık hizmeti, coğrafi konum ve nitelikli sağlık insan gücü.
“Sağlık hizmet sunumunda İnovatif yaklaşım örneği olarak doğum bildirim sistemi Veri Odaklı yönetime bir örnektir. Doğum doğal bir eylemdir ve insanlıkla aynı yaştadır. Hamilelik hastalık değildir!”
8.8 milyon vatandaşın e-Nabız kullanıcısı olduğu ve e-Nabız üzerinden 3,5 Milyon hastanın geçmiş sağlık verisine erişim sağlayarak tedavisinin düzenlendiğini söyleyen Birinci, sağlık hizmet sunumunda inovatif yaklaşım örneği olarak doğum bildirim sisteminden bahsetti. Primer sezaryenlerin kurum türlerine göre dağılımında yüzde 67,7 oranı ile özel hastanelerin, yüzde 30,8 oranı ile kamu hastanelerinin ve yüzde 1,5 oranı ile üniversite hastanelerin oransal olarak pay aldığını ifade etti.
Sezaryenin olumsuz etkilerini en aza indirgeme hedefinden bahseden Dr. Birinci, tıbbi gerekçelerle yapılan sezaryen oranı ile annelerde, bebeklerde ve çocuklarda sezaryen kaynaklı hastalıkları WHO standartlarına indirgemek gerektiğini ifade etti. Doğumun doğal bir eylem olduğuna, hamileliğin ise bir hastalık olmadığına dikkat çeken Sağlık Bakan Yardımcısı Dr. Şuayip Birinci, doğum bildirim sistemi ile sezaryenin 16 parametre ile takibinin yapılabildiğini,ancak bu parametrelerden 7’sinin izlenemediğini ve izlenebilen parametrelerde ihtiyaç olmadan yapılan sezaryenlerin görülebildiğini söyledi. İzlenemeyen parametrelerden kordon dolanması örneğini vererek ‘kordon dolanması’ şeklinde çok sayıda kayıt olması durumunda dünyada kordon dolanması oranına bakılabileceği, bölgesel genetik bir farklılık olmadığı sürece bu oranın çok üzerinde bir rakam olursa raporlar üretme şansı olacağını ve oransal bir kıyaslama yapılarak konunun değerlendirileceğini ekledi.
“Sağlık hizmeti alma kültürüne eğilmek gerekiyor”
Sağlık Hizmet Sunumunda İnovasyon toplantısında konuşan TÜSAP Yürütme Kurulu Başkanı ve Medipol Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sabahattin Aydın ise sağlık teknolojilerinin inovasyonunda dünyanın zaten çok hızlı bir şekilde yol aldığına değinerek aradaki farkı kapatmak için Türkiye’nin daha hızlı yol kat edebileceği ‘sağlık hizmet sunumunda inovasyon’ yapmak gerektiğini dile getirdi.
‘Türkiye’de sağlık hizmeti nasıl sunulur?’ sorusuna cevap verebildiği ancak sağlık hizmeti alma kültürü konusuna kimsenin eğilmediğini ifade eden Aydın, sağlık hizmetini sunan bir taraf olduğu gibi bu hizmeti alan diğer bir tarafın da olduğunu ve bu alan taraf yönetilemediği için sağlık hizmet sunumunun problem haline geldiğini sözlerine ekledi.