W- Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Uzm.Dr. Aşkın Bey ile özel bir söyleşi yaptık. Dr. Aşkın Bey farklı bir kariyer yolcuğunuz var, sizi tanıyabilir miyiz?
A.K.K.- Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesinden 1994’de mezun olduktan sonra İstanbul Kartal Eğitim Araştırma, Marmara Üniversitesi ve Dr Sadi Konuk E.A.H’lerini içeren Aile Hekimliği Uzmanlık eğitimimi tamamladım. Uzman olduktan sonra ilaç sektörüne SERVIER İlaç ve Araştırma AŞ’de başladım ve sonrasında MENARINI Grup’ta üst düzey yönetici olarak çalışarak toplamda 12 yılı aşkın ilaç sektörü tecrübesi edindim.
2012 yılında hekimlik kariyerime önce Sağlık Bakanlığına bağlı Aile Hekimliği Merkezinde Sorumlu Uzman Aile Hekimi olarak, akabinde Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde Onkoloji ve Dahili Hastalıklar başta olmak üzere Aile Hekimliği Uzmanı olarak hizmet verdim. Halen akademik olarak Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesinde Aile Hekimliği Anabilim Dalında Dr. Öğretim Üyesi olarak devam etmekteyim. Bu süreçte Maltepe Üniversitesi Kanser ve Kök Hücre Merkezi Yönetim üyeliği ve Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastaneleri Başhekimi ve Tıbbi Direktörü olarak son 1 yıldır görev yapmaktayım.
Sonuç olarak kısaca, ilaç sektöründe ürün yönetiminden üst düzey yöneticiliğe, sonrasında sağlık sektöründe aktif hekimlikten akademisyenlik ve Başhekimliğe olmak üzere birbirini bütünleyen farklı bir kariyerden bahsedebiliriz.
W- İlaç ve Sağlık sektörü arasında ki farklılıklar nelerdir?
İlaç sektörünün odağında hekimler, eczacılar ve sağlık profesyonelleri varken bu durum sağlık sektöründe doğal olarak insan odaklı olarak karşımıza çıkmaktadır.
Her iki sektör birbirini tamamlayarak insanlığa sağlık sunar.
Sualinizi ilaç sektörü ve özel sağlık işletmeleri olarak algılayarak devam etmek isterim.
Her iki alanda hayatidir ve devletlerin bu alanlar üzerinde diğer sektörlerden daha fazla düzenlemeleri mevcuttur.
İlaç sektöründe pazarlama faaliyetleri etik ilkeler çerçevesinde gerçekleştirilir ve sınırlamalar ve yasal kısıtlar (TİTCK) içinde yürütülmektedir. Performans yönetimi; CRM yönetiminde hedefleme-segmentasyon ile kaynakların kullanımı ile sağlanmaktadır.
Tanıtım faaliyetlerinin odağında bulunan “insan” öğesine yasal kısıtlar içerinde yapılabilmektedir. Mesleğimiz gereği tıbbi deontoloji ve meslek etiği kurallarına uymak zorundayız; Bilgilendirme ve tanıtım maksadını aşan reklamvari işler kabul edilemez. Tanıtım faaliyetlerinde ki bilgiler bilimsel kanıtlara dayanmalıdır!
Kurumsal pazarlama ekipleri kurumlara giderek yerinde sağlık işletmesinin tanıtımını yaparak kurum çalışanlarına sağlık işletmesinin imkânlarını sunabilirler. Tüm bunlar ilaç sektörü benzeri bir CRM içerisinde olmaktadır. Sağlık turizmi ülkemiz için önemli bir ekonomik gelir kaynağı durumundadır. Özel sağlık işletmeleri yine yasal kısıtlar içerisinde yurtdışına yönelik olarak tanıtım faaliyetlerini yürütmektedir.
Her iki alanda da inovasyon ve AR-Ge yaşamsal öneme sahiptir.
Örneğin, yapay zeka (AI) uygulamaları hastalarımızın sağlığına önemli bir katkı vermektedir. Hastanemizde veri tabanımızdaki onamları alınmış hasta gruplarında bu çalışmaları yapmaktayız. Bu durum özellikle kalp krizi geçirmesi muhtemel yüksek riskli hastaların belirlenmesinden tedavi olmuş hastaların komplikasyon gelişimlerinin önlenmesine büyük faydalar sağlamaktadır.
İki alanda da yoğun bir rekabet ortamı söz konusudur.
Her iki alanda da özne insandır. Yönetimsel açıdan temel aynı olmasına rağmen farklılıklar olmaktadır.
İlaç sektörü varlığını sürdürmek, yatırımlar yapabilmek adına gelir orjinli iken, özel sağlık işletmeleri sadece gelir odaklı olamaz önceliği her zaman insandır.
Hekim olarak ilaç sektöründe güncel bilimsel bilgi ile hekime ulaşmaya ve hastaların tedavilerindeki ilaçlara erişmesini amaçlarken, sağlık sektöründe de yine hastaya doğru tedavi uygulanmasını amaçlayarak şifa bulmasını isteyerek tek bir amaca odaklandığımı net ifade edebilirim.
Bir dip not düşmek isterim; biz özellikli bir sağlık işletmesiyiz sadece hastane hizmeti sunmuyoruz aynı zamanda akademik eğitimde vermekteyiz!.
W- Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesini bize tanıtır mısınız?
A.K.K.- İstanbul Marmara Eğitim Vakfı (İMEV) Mütevelli Heyet Başkanımız Sayın Hüseyin ŞİMŞEK tarafından kurulan Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi 1997’de Özel Marmara Hastanesi olarak sağlık hizmeti vermeye başlamıştır. Maltepe Üniversitesi kurulduktan sonra İngilizce ve Türkçe Tıp eğitimi uygulama hastanesi olarak Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastaneleri ismi ile Maltepe de iki ayrı hastane binasında hizmet vermektedir. Kadın doğum, İç Hastalıkları, Kardiyoloji, Kardiyovasküler Cerrahi, Pediatri , Aile Hekimliği, Genel Cerrahi, Psikiyatri gibi temel alanların dışında, Tüp Bebek Merkezi, İleri Göz Kliniği, Organ Nakli, Onkoloji, Nefroloji, Hematoloji, Gastroenteroloji, Yenidoğan Yoğun Bakım, Amatem ve Pediatrik Göğüs Hastalıkları gibi özellikli bölümleri de yapısında bulundurmaktadır. Maltepe Üniversitesi Vakıf Üniversiteleri içinde öğretim üyesi sayısı bakımından Türkiye’de 1. Sırada yer almaktadır ve 200 yataklı kendisine ait Tıp Fakültesi hastanesi olan 5 vakıf üniversitesi içinde yer almaktadır. Yaklaşık bin öğrenciye İngilizce ve Türkçe tıp eğitimi de verildiğinden asistan ve doktor öğretim üyeleri kadroları da aktif olarak hastaların tanı, tedavi ve takiplerinde etkin yer almaktadırlar. Konum olarak Maltepe merkezde bulunmaktadır ve halkımıza 1997 den beri bilimin ışığında sağlık hizmeti sunmaktadır.
Bununla birlikte COVID–19 pandemisi sürecinde etkili şekilde “Pandemi Hastanesi” olarak da hizmet vermeye devam etmektedir.
W- Hastanenizin sahip olduğu belgeler ve donanımlar nelerdir? Öne çıkan hizmetleri hakkında bilgi verir misiniz?
A.K.K.- Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, İngilizce ve Türkçe eğitim veren, hekimler ve uzman hekimler yetiştiren, vakıf üniversiteleri içinde öğretim üyesi ve profesör bakımından üst sıralarda yer almaktadır. Bu nedenle bilimsel ve çağdaş tedavi yöntemleri ile bilimin güvencesinde sağlık hizmeti sunmaktadır. Hastanemizde dahili branşlardan Onkoloji, Kardiyoloji, Genel ve Çocuk Cerrahisi, Ortopedi ve Travmatoloji, Göğüs Hastalıkları, Nöroloji, Otorinolaringoloji, ve Göz Hastalıkları ön plana çıkarken diğer branşlarda akademik ve akademik olmayan kadrolarıyla sağlık hizmeti sunulmaktadır. Yeni “Organ Nakli” birimimiz ve açılma sürecindeki KİT “Kemik İliği Transplantasyon” ünitemizin önemli katkı sağlayacak birimlerimiz haline gelmesi öngörülmektedir. Bunun dışında Anadolu tarafında AMATEM Kliniğine sahip psikiyatri kliniğimizde başarılı şekilde çalışmalarını sürdürmektedir.
Gelişmiş Radyoloji, Onkoloji, Göz, Kadın Doğum, Tüp Bebek Merkezi, Yoğun Bakım, Palyatif Bakım ve GETAT kliniğimizi de Maltepe Üniversitesi Hastanesi’nin önemli bölümleri olarak sayabiliriz.
Hastanemiz ayrıca TEMOS sürecini tamamlamakta ve JCI akreditasyon sürecinde çalışmalarını yürütmektedir. Uluslar arası akreditasyona önem veren yönetimimizde bu süreçleri detaylı olarak değerlendirilmektedir.
W- Başarılı bir sağlık işletmesi yöneticisinde bulunması gereken özellikler neler olmalıdır?
A.K.K.- Öncelikle iyi bir iletişim kurmak gerekir. İyi bir yönetici öncelikle çalışanlarını dinlemek, geri bildirimleri alabilmek, ve yönetim sürecinde ortaya çıkabilecek sorunları önceden ve yerinde tespit edebilmek, hızlıca çözebilmek için onlarla iyi iletişim içinde olmalıdır. Çoğu iş ile ilgili olarak stratejileri doğru kurulmuş bile olsa uygulamaya başlandığında yürütülmesinde ince ayarlara ihtiyaç duymaktadır. Bu stratejileri uygulayacak olan ekip ile iyi bir iletişim içinde olmak uygulanmakta olan projeleri de daha verimli kılmaktadır. Bu bağlamda uzun yıllardır devam eden çalışma hayatı deneyimlerim süresince uluslararası ve ulusal fikir liderleri yönetiminde edindiğim iletişim becerileri çok faydalı olmaktadır. Bu sayede Cerrahi branşlardan Dahili branşlara ve hatta temel tıp bilimlerini de kapsayan geniş bir yelpaze içinde başarılı iletişim sağlamak kurarak halen çalıştığım Maltepe Üniversitesi Hastanesi’nin de başarılı çalışmalar ve istatistiklere sahip olmasının mümkün kılmaktadır.
Diğer yandan Başarılı bir sağlık işletmesi yöneticisinde bulunması gereken önemli bir özellik de eleştiriye açık olmak ve eleştirel bir bakış açısına da sahip olunmasıdır. Olaylara 360 derece bakışı, Güçlü yönler, zayıf yönler, fırsat ve tehditleri detaylı olarak görebilmek için önemlidir. Ayrıca eleştirileri pozitif birer geribildirim olarak değerlendirip avantaja çevirmeyi sağlamak da bu alandaki yöneticinin başarısında kritik bir noktayı teşkil etmektedir. Bu bağlamda ben yaptım değil biz yaptık diyebilmek, ekip ile başarıyı paylaşmak ve oluşturulan stratejilerin uygulanmasında ekipçe yüksek performans göstermeyi sağlayabilmek de diğer bir gerekli noktayı oluşturmaktadır.
Bununla birlikte ekibinin yanında olmak, aynı dili konuşabilmek ve bunu ekibe samimi olarak hissettirmek de pozitif motivasyonda önemli davranışsal özelliklerden biridir.
Ekip çalışmasındaki olmazsa olmazlardan, geri bildirimlerin verilmesi, hakkaniyetli ve adil olmak, takdir etmek de sağlık işletmecisi yöneticinde olması gereken diğer özellikler olarak da belirtmeliyim.
Devam edecek……..