Bilim insanları gelecekte salgına yol açma potansiyeli taşıyan geniş bir yelpazedeki koronavirüslere karşı koruma sağladığını farelerde gösteren, “proaktif aşı bilimi” adı verilen yeni bir aşı geliştiriliyor.
Etkinliğinin anahtarı, aşının hedeflediği spesifik virüs bölgelerinin birçok ilgili koronavirüste de ortaya çıkmasıdır. Bağışıklık sistemini bu bölgelere saldıracak şekilde eğiterek, henüz tanımlanmamış olanlar da dahil olmak üzere, aşıda temsil edilmeyen diğer koronavirüslere karşı koruma sağlar.
Proactive vaccination using multiviral Quartet Nanocages to elicit broad anti-coronavirus responses
Cambridge Üniversitesi Farmakoloji Bölümü’nde yüksek lisans araştırmacısı Rory Hills, “Odak noktamız bizi bir sonraki koronavirüs pandemisine karşı koruyacak bir aşı oluşturmak ve onu pandemi başlamadan önce hazır hale getirmek. Henüz bilmediğimiz korona virüsler de dahil olmak üzere çok çeşitli farklı koronavirüslere karşı koruma sağlayan bir aşı geliştirdik.”
Üniversiteden Profesör Mark Howarth, ” Yeni koronavirüslerin ortaya çıkmasını beklemek zorunda değiliz. Koronavirüsler ve onlara karşı farklı bağışıklık tepkileri hakkında yeterince bilgimiz var ve artık bilinmeyen koronavirüslere karşı koruyucu aşılar geliştirmeye başlayabiliriz”
Yeni ‘Dörtlü Nanocage’ aşısı, inanılmaz derecede güçlü etkileşimlerle bir arada tutulan bir protein topu olan nanopartikül adı verilen bir yapıya dayanıyor.
Farklı viral antijenlerden oluşan zincirler, yeni bir ‘protein süper yapıştırıcısı’ kullanılarak bu nanopartiküle bağlanır. Bağışıklık sistemini geniş bir yelpazedeki koronavirüslerde paylaşılan belirli bölgeleri hedef alacak şekilde eğiten bu zincirlere birden fazla antijen dahildir.
Bu çalışma, yeni aşının SARS-CoV-2 ile önceden aşılanmış farelerde bile geniş bir bağışıklık tepkisi sağladığını gösterdi.
Yeni aşının tasarımı, şu anda geliştirilmekte olan diğer geniş kapsamlı koruyucu aşılardan çok daha basittir ve araştırmacılar, aşının klinik deneylere geçiş sürecini hızlandıracağını söylüyor.
Geliştirdikleri temel teknoloji, diğer birçok sağlık sorununa karşı koruma sağlayacak aşı geliştirmede de kullanılma potansiyeline sahip.
Çalışma, Cambridge Üniversitesi, Oxford Üniversitesi ve Caltech’teki bilim insanlarının işbirliği ile geliştirilen aşının 2025’in başlarında Faz 1 klinik denemelerine girmesi bekleniyor.