Sağlıksız beslenme, hareketsizlik, fazla kilo, sigara ve stres derken son yıllarda görülme sıklığı hızla artan kolon kanseri, dünyada kanserden ölüm nedenleri arasında ikinci sırada yer alıyor. Üstelik kolonoskopi sayesinde önlenmesi mümkün olan bu ölümcül kansere karşı toplumsal farkındalığın hala çok az olması, kolon kanserinin günümüzde en sık rastlanan üçüncü kanser olarak karşımıza çıkmasına neden oluyor!
Acıbadem Altunizade Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Nurdan Tözün, Türkiye’de her yıl yaklaşık 20 bin kişiye kolon kanseri tanısı konulduğunu belirterek “Dahası son 15 yılda 50 yaş altındaki kişilerde de daha sık görülmeye başladı. Oysa kalın bağırsağın iç duvarında oluşan ve kansere yol açan poliplerden henüz kanserleşmeden kurtulmanın kolay bir yolu var; kolonoskopi! Poliplerin kolonoskopi ile çıkarılması bu ölümcül kanseri önlüyor ama ne yazık ki toplumda farkınladık çok az!” diyor.
Bu nedenle 45 yaş ve üzerindeki herkese (ailesinde kanser öyküsü varsa daha önce) hekimin önereceği sıklıkta kolonoskopi yaptırmalarını öneren Prof. Dr. Tözün kolon kanserinden korunmada yaşam tarzının da büyük etkisi olduğunu vurguluyor.
Prof. Dr. Nurdan Tözün Mart ayı-Kolon Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında; kolon kanserine karşı farkındalık yaratmak için hastalarla gerçekleştirdikleri ve büyük ilgi gören ‘yapay zeka’ destekli etkinlikte hastalara önemli bilgiler verdi. İşte etkinlikten önemli detaylar ve Prof. Dr. Nurdan Tözün’ün kolon kanserinden korunmak için 8 hayati önerisi ve uyarıları…
- Sağlıklı beslenin
Sağlıksız beslenme yani liften fakir, işlenmiş/katkılı gıda içeren, kırmızı et ağırlıklı bir diyet kolon kanserinin en önemli tetikçileri arasında yer alıyor. Prof. Dr. Nurdan Tözün “Diyetiniz bol lif, bol koyu yeşil sebze ve meyve, tahıl ve süt ürünlerinden oluşmalı, kırmızı et yerine beyaz et ve balık yemeli. Hayvansal yağ, aşırı kırmızı et, yağlı yiyecekler, salam ve sosis gibi işlenmiş gıdalar ile katkı maddesi içeren paketli gıdalardan uzak durun. Geleneksel Akdeniz tipi diyet tarzını benimseyin” diyor.
- Hareket edin
Her gün 30 dakika ya da haftada en az üç gün 50’şer dakika düzenli egzersiz yapın. Bisiklet sürme, tempolu yürüme, yüzme ya da geniş kas gruplarını içeren aerobik egzersizleri tercih ederek hayatınıza mutlaka hareket ve spor katın.
- Alkol ve sigaradan kaçının
Yapılan bilimsel çalışmalarda; sigaranın yanı sıra aşırı alkolün de kolon ve rektum kanserine yol açtığının kanıtlandığını belirten Prof. Dr. Nurdan Tözün, günde 50 gram ya da daha fazla alkol içenlerde kolon kanseri riskinin, içmeyenlere göre bir buçuk misli arttığını; her ikisinin birlikte alınması durumunda riskin çok daha fazla olduğunu söylüyor.
- Kilonuza dikkat edin
Fazla kilonuz varsa mutlaka sağlıklı bir diyet ve beraberinde egzersizle fazla kilolarınızdan kurtularak ideal kilonuza kavuşun. Unlu, nişastalı besinler, şekerli meyveler, tatlandırıcılar, hamur işleri, aşırı yağlı besinlerin zarar vereceğini unutmayın. Her 5 kilo artış kolon kanseri riskinizi yüzde 5 artırıyor!
- Yeterli ve kaliteli uyuyun
Prof. Dr. Nurdan Tözün yeterli ve kaliteli uykunun kolon kanserinden korunmada önemli bir rol oynadığını belirterek şöyle konuşuyor: “Hücre yenilenmesi ve farklılaşması, DNA tamiri gibi bazı olaylar gündüz ve gece farklılıkları gösterir. Uyku bozukluğu olanlarda, vardiya ile çalışanlarda sirkadiyen ritm denilen 24 saatlik döngü bozulur ve metabolizma için önemli olan bazı hormonların işlevleri aksar. Bu da kilo alımına ve kansere yol açabilir. Erişkin bir insan günde ortalama 6-8 uyumalı ve uyuduğu ortam kendisine kaliteli bir uyku sağlamalıdır yani karanlık ve sessiz olmalıdır” diyor.
- Kalsiyum ve D vitaminine dikkat edin
Kalsiyum ve D vitaminin kansere karşı koruyucu etkileri tartışmalı olsa da, bazı çalışmalarda ümit verici sonuçlar alındığından özellikle bu iki değerinizin düşük olup olmadığını takip edin ve gerekiyorsa hekiminizin önereceği şekilde destek almaya özen gösterin.
- Tarama testlerini düzenli olarak yaptırın
Yılda bir ya da iki yılda bir yapılacak dışkıda gizli kan testi ve/veya kolonoskopi kolon kanserini önlemede en önemli incelemelerdir. Kolon kanseri artık genç yaşlarda da görüldüğünden tarama yaşı olarak 45 yaş giderek benimseniyor. Kolonoskopi hem kolon kanseri sıklığını yüzde 80 azaltır hem de kanserden ölümlerin önünü keser. Ailesinde kolon kanseri bulunanlar, iltihabi bağırsak hastalığı olanlar, daha önce polip alınmış ya da kanser ameliyatı geçirmiş olanların 45 yaşından önce ve sonrasında da hekimin önereceği sıklıkta kolonoskopi yaptırmaları hayati önem taşımaktadır. Çeşitli nedenlerle kolonoskopi yapılamıyorsa Bilgisayarlı Tomografi (BT) ile yapılan sanal kolonoskopi de bir alternatif olabilir ancak polip saptandığında tekrar kolonoskopiye başvurmak gerekir.
- Bu belirtileri sakın göz ardı etmeyin!
Günlük yaşamın koşuşturmacasında bazı şikayetler göz ardı edilerek, o anki stresten ya da yenilen bir besinden kaynaklandığına yorulabiliyor. Oysa dikkat! Özellikle bağırsak alışkanlıklarında değişme (normal iken kabız ya da ishal olma), geçmeyen karın ağrısı, kilo kaybı, kansızlık, makattan kan gelmesi ve dışkıda taze kan görülmesi kolorektal kansere işaret edebiliyor.