Dövizdeki hızlı yükselişin ilaçta yılda 1 kez uygulanan fiyat kararnamesini yetersiz kıldığına dikkat çeken İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan “İlaç yoklarına yenileri ekleniyor” dedi.
Artan enflasyon ve döviz kurunda her geçen gün yaşanan yeni rekorlar hem hastaları hem de eczacıları sıkıntıya sokuyor. İlaçta yaşanan sıkıntılara dair konuştuğumuz İzmir Eczacılar Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, döviz kurundaki yükselişe rağmen güncellenmeyen İlaç Fiyat Kararnamesi nedeniyle sıkıntı yaşandığını dile getirerek “İlaçta TL’ye dayalı sisteme geçilmeli” dedi.
Türkiye’deki ilaçların yarısından fazlasının ithal olduğunu yerli üretimde de birçok ilacın ham maddesinin ithal edildiğine dikkati çeken Tuncay Sayılkan, “Ülkemizde ilaç fiyatlarını belirleyen sistem dövize dayalı olduğu için özellikle sorun yaşamaya devam ediyoruz. Gerçek enflasyon çift haneli rakamlardan üç haneli rakamlara dayandı. Son üç dört yıla baktığımızda ilaç fiyatlarıyla döviz kuru arasında oluşan uçurum nedeniyle büyük sorunlar yaşıyoruz” diye konuştu.
“FİYAT GÜNCELLEMELERİ YETERSİZ”
İlaç fiyatlarını belirleyen kurulun geçtiğimiz yıl tarihinde ilk defa üç kez fiyat güncellemesi yaptığını hatırlatan Sayılkan, bu kur güncellemesinin bile derde deva olmadığını söyledi. ‘Beşeri Tıbbi Ürünlerin Fiyatlandırılmasına Dair Kararda Değişiklik Yapılması Hakkında Karar’da 2023 şubat ayında güncellenmesi gereken avro ilaç kurunun 15 Aralık 2022 tarihinden itibaren yüzde 36.77’lik artışla 7.86 TL’den 10.76 TL’ye yükseltildiğini dile getiren Sayılkan “Ama bugün gerçek avro kuru 28 TL’yi lirayı geçti. Bu koşulda İlaç Fiyat Kararnamesi’ni avroda 10.76 TL’ye sabitlerseniz ve yılda sadece bir kere şubat ayında zam içeren kararnameyle ısrar ederseniz bu sorun kaçınılmaz olur” ifadelerini kullandı.
“BU SİSTEMDE ISRAR SAĞLIĞI HİÇE SAYMAKTIR”
Yaşanan krizin ilaç kararnamesinden kaynaklandığını belirten Sayılkan, “Sorun fiyatlandırma yönetimindeki yanlışlıklardan kaynaklanıyor. Misyonunu tamamlamış kararnamenin yerine yeni bir kararnameye geçilmesi gerekiyor. Vatandaşın sorun yaşadığı bu sistemde ısrar etmek insan sağlığını hiçe saymaktır” dedi. Dövizdeki her artışla ve sabitlenmiş döviz kuru sistemiyle makasın daha çok açıldığına dikkati çeken Sayılkan “Bu da tedavi ve sağlık hizmetlerine olumsuz yansıyor. Eczanelerde birçok ilaç bulunamaz hale geliyor” diye konuştu.
‘YOK OLAN İLAÇLAR LİSTESİNE YENİLERİ EKLENİYOR’
Ağırlıklı olarak ithal kökenli kanser ilaçları başta olmak üzere hormon profatları, hemofobil hastalarının kullandıkları kan ürünleri, tüp bebek tedavisi ve organ nakli gibi ilaçların bulunamadığı bilgisini veren Tuncay Sayılkan “Bu ilaçların yer aldığı listeye her gün yeni ilaçlar ekleniyor. İthalatçı firmalar zarar ettikleri için bu ilaçları getirmek istemiyor. Döviz kuruna endeksli sistemden vazgeçip, Türkiye koşullarına uygun enflasyonla, TEFE-TÜFE ile belirlenmiş yılda en az iki ya da üç defa ilaç fiyatlarını güncelleyen uygulamaya geçilmelidir” önerisini yaptı. Yılda bir kez yapılan ve tarihi de belli olduğu için ilaç firmalarının ilaç üretimini yavaşlattığı bir süreç yaşandığını hatırlatan Sayılkan “Ya da belli kesimlerin ilacı saklaması da ilaç yokluğunun artmasına neden oluyor. Vatandaşın mağdur olmaması, ilaç hizmetinin aksamaması için TL’ye dayalı bir sisteme geçilmelidir” diye konuştu.