Ana Sayfa Tıp&Sağlık İki Çeşit Yağ Hücresi Vardır, İyi Olanı…

İki Çeşit Yağ Hücresi Vardır, İyi Olanı…

İnsanların büyük çoğunluğu, vücuttaki tüm yağların aynı olduğunu düşünür. Çok fazla olmasa da vücudumuzda bir miktar yağ mutlaka olmalıdır. Yetişkinliğe eriştiğimizde yağ hücreleri hiç istemediğimiz bölgelere birikip enerji depolarlar. Buraya kadarki kısım yağın hikayesinin sadece küçük bir bölümü. Esasen birbirinden tamamen farklı iki çeşit yağ hücresine sahibiz. Bunlar kahverengi ve beyaz yağ hücreleridir. Son dönemde anlaşıldı ki, kahverengi yağ hücreleri oldukça havalı ve faydalı bir özelliğe sahip: kalori yakabiliyorlar.

Bilim insanları uzun zamandır yağ çeşitlerini biliyorlardı, ancak 2009 yılındaki bir buluş bu hücrelerin işlevlerine karşı bakış açımızı tamamen değiştirdi. Beyaz olanlardan farklı olarak kahverengi yağ hücreleri bizi sıcak tutmak için ısı üretiyor. Bu durum özellikle kendilerini ısıtmaya yönelik hareketler yapamayan bebekler için oldukça faydalı. Bu sebeple bilim insanları uzunca bir süre bu hücrelerin sadece bebeklerde bulunduğunu varsaydı. Ancak 2009 yılında, New England Journal of Medicine’de aynı zamanda yayımlanan bir dizi araştırma gösterdi ki bu hücreler yetişkinlerde de mevcut.

Bu buluş kahverengi yağ hücrelerinin etkileri üzerine hala devam eden birçok araştırmayı tetikledi. Daha da önemlisi bu araştırmaların bazıları, kişilerin kilo verebilmek için kahverengi yağ hücresi miktarını nasıl arttırabileceği üzerine yapılıyor.

Kahverengi yağ nedir? Diğer yağdan farkı nedir?

Beyaz ve kahverengi yağ hücreleri arasındaki temel fark renkleridir. Beyaz yağ hücresinin içinde tek bir büyük lipid (yağ) damlası dışında pek birşey yoktur. Bu yağlı katman hücreye rengini verir. Beyaz yağ enerji depolaması ve iç organlarımız için yumuşak bir destek sağlaması ile ünlüdür. Ayrıca bu hücreler östrojen ve leptin (açlığı düzenler) gibi birçok hormon üretirken, insülin gibi diğer hormonlar için de almaçlara sahiptir.

Diğer tarafta kahverengi yağ hücresinin mahiyeti ise tamamen farklıdır. Bu hücrelerde iri bir parça yağ yerine, az miktarda minik yağ damlacıkları ve bol miktarda mitokondri bulunur. Bu hücresel dinamoların içerisinde, hücreye rengini ve dolayısıyla ismini veren demir bulunur ki kendisi küçük yağ taneciklerinin yakılmasını sağlayan yakıt görevini görür. Evet, vücudunuzda yediğiniz yağları yakan yağ hücreleriniz var. Çok havalı değil mi?

Beyazlardan çok kahverengi yağ hücrelerine mi sahip olmalıyım?

Unutmamak lazım ki beyaz yağ hücreleri, yağ yakan kahverengilere göre daha az cazibeli olsa da oldukça önemli. Eğer hiç beyaz yağımız olmasaydı, iç organlarımız tamamen korunmasız kalırdı. Ayrıca vücudumuz hormonlarımızın büyük çoğunluğunu, ve buna bağlı olarak da bedensel işlevlerimizi düzenleyemezdi.

Beyaz yağların aşırı birikebildiği de bir gerçek. Bu durum genelde yaktığımızdan daha fazla kalori aldığımızda oluyor. Çok fazla beyaz yağ diyabet ve obezite gibi hastalıklara sebep olabiliyor. Diğer yandan kahverengi yağ hücreleri içlerindeki yağı yakarak aşırı birikmeyi önlemeye yardımcı oluyor.

Son birkaç yıldır araştırmacılar, kahverengi yağ hücrelerini arttırmak obeziteyi tedavi eder mi veya engeller mi, eğer cevap evet ise ne kadar daha kahverengi yağa ihtiyaç var gibi sorular üzerine çalışıyor.

Nasıl daha fazla kahverengi yağ alabilirim?

Bilim insanları henüz bu konuda tüm gizemleri çözemese de görünen o ki kahverengi yağın vücuttaki etkinliğini arttırmak oldukça faydalı ve bunu yapmanın bazı yolları mevcut.

Kahverengi yağ düşük sıcaklıklarda daha aktif duruma geçiyor. 2009 yılında New England Journal of Medicine’de yayımlanan bir çalışmaya göre, 16 ila 19 santigrat derece arasındaki sıcaklıklarda bulunan serin bir odada oturduğunuzda daha çok kahverengi yağ hücresi etkin hale geliyor. Bu çalışmanın üzerine yapılan 2014’teki başka bir araştırmada, sıcaklığı kontrol edilen bir odada uyuyan yetişkin erkekler incelendi. Araştırma sonucunda görüldü ki, 24 derecelik odadakilere kıyasla 19 derecelik bir odada 1 ay boyunca uyuyan deneklerin kahverengi yağ hacmi ikiye katlandı. Ayrıca katılımcıların insülin hassasiyetlerinde de gelişmeler gözlendi. Bu doğrultuda araştırmacılar, gece yatarken veya ofiste çalışırken sadece ısıtıcıyı kapatmanın bile sağlığımıza katkısı olduğu sonucuna vardı.

Yakın zamanda gerçekleştirilen birçok çalışmada da, egzersiz yapmanın yeni hücre üretimini veya mevcut hücrelerin yakılmasını tetikleyerek kahverengi yağa etki ettiği ortaya kondu. Dahası, fiziksel aktivitenin bir miktar beyaz yağ hücresini kahverengiye çevirebildiği gözlemlendi. Düzenli ve ölçülü egzersiz, yağ hücrelerinin sizin faydanız için çalışmasını sağlamanın yüzde yüz garantili yolu.

Bilim insanları, kahverengi yağın bizim için başka neler yapabildiğini ve nasıl arttırılabileceğini bulmak adına oldukça sıkı çalışıyorlar. Bu ay Small Methods’ta yayımlanan bir makalede araştırmacılar kahverengi yağ üretimini arttırdığı düşünülen ilaçları vücuda uygulayan bir plasteri raporladılar.

Bir yandan bilim adamlarının bizi incecik ve muazzam kahverengi yağ makinelerine nasıl çevireceklerini beklerken, diğer yandan da beyaz yağlarımızı sağlıklı seviyelerde tutmayı unutmamamız çok önemli. İşin özü düzenli egzersiz yapmak, stresten uzak durmak ve tabi ki de yüksek miktarda lif tükettiğiniz dengeli bir beslenme düzenine uymak. Bu kış camı aralayarak uyumak yağ yakımınızı ufak bir miktar arttırabilir ancak yine de her sabah spor salonuna gitmek kesinlikle daha fazla işe yarayacaktır.

Baha Cangören