Boehringer Ingelheim, 100 Yıllık Uzmanlığıyla Solunum Yolu Hastalıkları Hakkında Farkındalığı Artırmaya Devam Ediyor
• Türkiye’de yaklaşık 7 milyon insan kronik solunum yolu hastalıklarıyla yaşamaktadır. 1,2
• COVID 19 nedeniyle kronik akciğer hastalarının ağır hastalanma olasılığı çok daha yüksektir. 3
• İdiyopatik Pulmoner Fibrozis (İPF), progresif bir hastalık olup akciğerlerde skar dokusu oluşmasına yol açar; erken tanıyla zamanında tedavi alınması ilerlemeyi yavaşlatabilir. 4
Dünyanın lider ilaç şirketlerinden Boehringer Ingelheim, toplumun ve sağlık profesyonellerinin kronik solunum yolu hastalıklarıyla ilgili farkındalığını artırmak amacıyla “İdiyopatik Pulmoner Fibrozis” farkındalığına odaklanıyor. Bu farkındalık odağı kapsamında, toplumun koruyucu önlemler ve akciğer hastalıklarının erken teşhis edilmesi hakkında bilgilendirmeyi amaçlıyor. Solunum yolu hastalarının COVID-19’a bağlı komplikasyonlar geliştirme olasılığının daha yüksek olmasından ötürü farkındalık yaratılması daha da önem kazanıyor. 3
Türkiye’de yaklaşık 7 milyon insan kronik solunum yolu hastalıklarıyla yaşadığı tahmin ediliyor. 1,2 İPF, akciğerlerin skar doku geliştirmesi ve kalınlaşması ile seyreden, yorgunluk nedeni olabilen ve hastaların nefes almasını giderek zorlaştıran nadir ve yaşam boyu süren bir hastalık. 4-6
İPF, pek çok intersitiel akciğer hastalığında (İAH) görülüyor. Bu hastalıklar akciğerlerdeki hava keseciklerini destekleyen dantel benzeri bir doku ağı olan interstisyumu etkiliyor. Semptomlar kişiden kişiye farklılık göstermekle birlikte bazı hastalarda nefes darlığına ve organların yeterince oksijen almamasına yol açabiliyor. 6,7 İPF ayrıca hastaların COVID-19’a bağlı ciddi komplikasyon geliştirme riskini artırıyor. 3
“İPF hastalığını daha iyi anlamak ve en iyi tedavi seçeneklerini sunmak için çalışıyoruz”
Solunum yolu hastalarının COVID-19’a bağlı komplikasyonlar geliştirme olasılığının daha yüksek olmasından ötürü3 farkındalık yaratılması daha da önem kazandığına dikkat çeken Boehringer Ingelheim Türkiye Spesifik Ürünler İş Birimi Direktörü Dr. Nilüfer Dayangaç şu açıklamada bulundu: “Solunum yolu hastalıkları alanındaki güçlü mirasımızı ileriye taşıyarak İPF hastalığını daha iyi anlamak ve en iyi tedavi seçeneklerini sunmak için Ar-Ge çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz. İPF gibi zorlayıcı solunum yolu hastalıkları olan kişilerin yaşam kalitesini iyileştirmeye, semptomları tanımaları ve tedavi almaları için doğru bilgiyle güçlendirmeye odaklanıyoruz. Bu alandaki gelişen tedavi portföyümüz, hastaların yaşam kalitesini iyileştirme vizyonumuzun da kanıtı niteliğinde.”
Boehringer Ingelheim’in solunum yolu hastalıkları alanındaki yolculuğunun KOAH ile başladığını belirten Boehringer Ingelheim Türkiye Medikal Direktör ve Medikal Hizmetler Birim Müdürü Dr. Belgin Özdilsiz: “Solunum yolu hastalıkları alanındaki yolculuğumuz, KOAH için tedaviler geliştirerek başladı. Bir asırdır idiyopatik pulmoner fibrozis gibi nadir hastalıklara yönelik terapötik uzmanlığımızı güçlendirmeye devam ediyoruz. İPF teşhisi koymak çoğu zaman kolay değildir çünkü nefes darlığı, öksürük ve yorgunluk gibi birçok semptomu KOAH gibi daha yaygın diğer hastalıklarınkine benzer. İPF konusundaki uzmanlığımızı ve iç görülerimizi tıp camiasıyla paylaşmayı, sağlık profesyonellerinin hastalığı tanımalarına, en yeni teşhis ve tedavi uygulamalarını daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı amaçlıyoruz” dedi.
“İPF’de erken tanı ve multidisipliner tedavi çok önemli”
İPF’nin ciddi vakalarda bile semptom göstermeyebildiğine dikkat çeken Dr. Belgin Özdilsiz, “Bu durum güçten düşme, yorgunluk, egzersiz kapasitesinin azalması, yaşam tarzı ve aktivite seviyelerindeki değişiklikler gibi hemen dikkat çekmeyen bulgu ve semptomlara dikkat etmenin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. İPF teşhisi konduğunda multidisipliner interstisyel akciğer hastalıkları ünitelerinin, hastaların bakım ve tedavi almalarını sağlamaları, böylece hastalığın ilerlemesini yönetmelerine ve yaşam kalitelerini iyileştirmelerine yardımcı olmaları gerekiyor” açıklamasında bulundu. Boehringer Ingelheim bu hastalık için yenilikçi çözümler geliştirmenin yanı sıra en iyi uygulamaların ülkeler arasında paylaşılmasını kolaylaştırmak, hastalara yönelik sağlık hizmetlerini ve tedavi seçeneklerini geliştirmek amacıyla Orta Doğu, Türkiye ve Afrika bölgesinde yaygın bir şekilde İnterstisyel Akciğer Hastalığı (İAH) merkezleriyle ve bu alanda uzman hekimlerle birlikte çalışıyor.