W – Abdi İbrahim Otsuka, Türk ilaç sektörünün lider firması Abdi İbrahim ile Japonya’nın en köklü ilaç şirketlerinden Otsuka Pharmaceutical’ın %50 ortaklığıyla (AİO) 2012 yılında kurulmuştu.
Abdi İbrahim Otsuka Şirket Yöneticisi Elif Elkin ile bu stratejik ortaklık özelinde sohbet edeceğiz.
Elif Hanım başarılı bir kariyeriniz var sizi daha yakından tanıyabilir miyiz?
E.E.- Robert Kolej mezunuyum. Boğaziçi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi’nde Kimya eğitimimi tamamladıktan sonra Yeditepe Üniversitesi’nde MBA yüksek lisans yaptım. Profesyonel kariyerime Dışbank Proje Yönetimi Bölümü’nde başladım. İlaç sektörüne ise 2001 yılında Deva İlaç’la adım attım ve Ürün Müdürü olarak çalıştım. Eastpharma yapısı altında olan Deva İlaç’ta çeşitli satış ve pazarlama pozisyonlarında görev aldıktan sonra Saba İlaç’ın da Eastpharma Grubu’na dahil olmasıyla birlikte, 2007 yılında Saba İlaç Genel Müdürü olarak görev yapmaya başladım.
2009 yılında geldiğim Abdi İbrahim’de sırasıyla Satış & Pazarlama Bölüm Müdürü, İş Geliştirme Müdürü, İş Geliştirme Direktörü ve son olarak strateji ofisi ve kurumsal iletişim sorumluluğunu üstlenmek üzere, Kurumsal İletişim Direktörlüğü görevlerini yürüttüm.
2017 yılı Ocak ayı itibari ile de Türk ilaç sektörünün lider firması Abdi İbrahim ve Japonya’nın en köklü ilaç şirketlerinden Otsuka’nın ortaklığı ile kurulan Abdi İbrahim Otsuka’ya geçiş yaptım.
W – Abdi İbrahim Otsuka’nın vizyonu ve misyonunu paylaşır mısınız?
E.E.- 1964 yılından bu yana yenilikçi ürünleri ile iyileştirmek için çalışan, Japonya’nın ilk 3 firması arasında yer alan Otsuka ile Türkiye’nin lider ilaç şirketi Abdi İbrahim’in, geçmişi 2003 yılına dayanan güçlü işbirliği. Bu iki firma 2012 yılında gerçekleştirilen anlaşmayla yepyeni bir platforma taşındı ve yüzde 50 ortaklık ile Abdi İbrahim Otsuka kuruldu.
Bir yanda dünyada 136 üretim tesisi, 29 Ar-Ge Merkezi ve 31.000 çalışanıyla Dünyanın en büyük 30 ilaç firması arasında yer alan Otsuka, diğer yanda 106 yıllık köklü bir geçmişe sahip Türk ilaç sektörünün lider markası Abdi İbrahim.
Bu işbirliği iki ulusun, iki farklı değerin, iki kültürün ama hepsinden önemlisi iki fikrin aynı düzlemde buluşması.
Bu iki değerli firmadan aldığımız güçle hasta ve hasta yakınlarının hayatlarına dokunabilmek için var gücümüzle çalışıyoruz. 5 yıllık genç bir şirket olarak ürünlerimizle ve çalışmalarımızla doğru yolda olduğumuza inanıyor, ilaç endüstrisine uzun yıllar katkı sağlamayı hedefliyoruz.
‘İyileştirmede Yenilikçiyiz’
W- Abdi İbrahim Otsuka olarak Türkiye faaliyetleriniz ve portföyünüz hakkında bilgi paylaşır mısınız?
E.E.- Otsuka Ar-Ge’si tarafından keşfedilen ve Abdi İbrahim’in en ileri teknolojilerinin kullanıldığı GMP standartlarındaki tesislerinde üretilen yenilikçi ürünleri tıp dünyasının hizmetine sunuyoruz. Abdi İbrahim Otsuka olarak, Türkiye ve yakın pazarlara değer katma hedefiyle faaliyetlerimizi yürütüyor, yenilikçi yaklaşımlarla hareket ederek ilaç endüstrisine yatırım yapma tutkusuyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Mevcut ürünlerimiz ile 2017 Türkiye satış hacmimiz kutu bazında yaklaşık 1 milyon iken, ciromuz 51 milyon TL. Yeni lansmanlarımız ile 2023 yılına kadar bu hacmi ikiye katlamayı hedefliyoruz.
Abdi İbrahim Otsuka olarak, donanımlı ekiplerimiz ve yenilikçi teknolojilerimizle bugüne kadar 7 marka, 7 tedavi alanı, 9 endikasyon, 13 form ile Otsuka’nın yenilikçi ürünlerini Türkiye pazarına getirdik. Sağlık Bakanlığı tarafından hayata geçirilen İlaçta Yerelleşme Uygulamasına tam destek veriyor ve ülke ekonomisine katkı sağlamak için çalışmalarımıza tüm hızıyla devam ediyoruz. Bu nedenle, Otsuka’nın yenilikçi ürünlerini Türkiye için Abdi İbrahim’in Türkiye’deki tesislerinde üretmekle kalmıyor; sorumlu olduğumuz Cezayir, Tunus ve Singapur pazarları için de, ürünleri yine Türkiye’den ihraç ediyoruz. İhracat ağımıza yeni ülkeler ekleme konusunda çalışmalarımızı ayrıca sürdürüyoruz.
W- Psikiyatri alanında geniş bir portföyünüz bulunmakta. Rakiplerinizden farkınız nedir?
E.E.- Psikiyatri alanında güçlü ve ön plana çıkan bir ürün portföyüne sahibiz;
Şizofreni, bipolar bozukluk, majör depresyon, otizm
gibi tedavi alanlarının yanı sıra,
hiponatremi, polikistik böbrek hastalığı, kemik iliği transplantasyonu, periferik arter hastalığı
gibi alanlarda ürün portföyümüz bulunmakta.
Dünyanın dört bir köşesinde hastalarımız Avrupa Birliği ve Amerika sağlık otoriteleri tarafından onaylanmış ürünlerimizi kullanıyor ve şifa buluyor.
Otsuka’nın ürettiği, vücutta dijital olarak takip edilebilen dünyanın ilk dijital ilaç sistemi sensörlü aripiprazol tabletler (bknz) şizofreni alanındaki önemli ürünlerimizden biri.
FDA onaylı sensörlü aripiprazol tabletler psikiyatri hastalarında hastalığın ve tedavinin takibi bakımından tıpta çığır açan bir sistem. Bugüne kadar ciddi ruhsal bozuklukların farmakolojik tedavisinde, hastanın ilaç kullanımını takip edip bilgi verecek sistematik bir yaklaşımın eksikliği yaşanıyordu.
Bu sistem giyilebilir Patch sensörü ile hastanın sağlık bilgilerini uyumlu akıllı telefonlar üzerinden takip edilmesine yardımcı oluyor.
Tablet alım tarihinin ve saatinin yanı sıra hareket düzeyi gibi bazı psikolojik verileri algılıyor ve kaydediyor. Sağlık uzmanı, verilerle bireyin zamana bağlı ilaç alım düzenlerini görebiliyor. Belirlenen aile üyeleri ve bakım ekibi personeli de bu bilgilere, bireyin günlük hareket düzeyine ve bildirdiği ruh hali ve dinlenme durumu bilgilerine hastanın onayını almak koşuluyla erişebiliyor.
Bu sistemi Türkiye’deki şizofreni hastalarının hizmetine sunarak, iyileşme yolculuklarında katkı sağlayabilmek en büyük hedeflerimiz arasında yer alıyor.
Abdi İbrahim Otsuka olarak, önemli tedavi sonuçları yakalayacağımız ürünlerimizi Tür tıbbına sunmak bizim için çok değerli. 5 yıllık genç bir firma olmamıza rağmen her sene yeni ürün lansmanlarımızla hızlı bir büyüme gösteriyoruz.
W -Sosyal sorumluluk alanındaki çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz?
E.E.- Otsuka, özellikle niş hastalıklarla ilgili “kalıpları kıran” yaklaşımları ile keşifler yapan bir firma olma özelliği taşıyor. Polikistik Böbrek hastalığı da bu alanlar arasında yer alıyor. Abdi İbrahim Otsuka olarak 10 Mayıs’ı Polikistik Böbrek Hastalığı Günü olarak ilan ettik ve her sene 10 Mayıs özelinde çeşitli anma faaliyetlerine başladık. Bu konuda hasta ve hekim dernekleri ile işbirliği içinde çalışıyor, kalıtımsal olan ve kliniği sessiz seyreden bu hastalığın tedavisi süresince hasta ve hasta yakınlarının yanında olmayı, hastalık ve tedavisi ile ilgili bilgilere en doğru şekilde ulaşmalarını sağlamayı oldukça önemsiyoruz. Japonya, Kanada, Avrupa Birliği ülkeleri ve Türkiye’de uygulanan tedavi, kistlerin büyüme hızını yüzde 50 oranında azaltarak böbrek yetersizliğinin ilerlemesini belirgin olarak yavaşlatıyor. Türkiye’de ruhsatlandırılan bu ürünümüzü yakın zamanda kullanıma sunma planımız var. Üretimini gerçekleştirdiğimiz ürünleri, Cezayir, Tunus ve Singapur’a ihraç ediyoruz.
Yalnızca ürünlerimizle değil başarılı sosyal sorumluluk projelerimizle de insanların hayatlarına dokunmaya gayret gösteriyoruz.
W- Bu sene özellikle damgalanma konusuna ağırlık verdiniz. Abdi İbrahim Otsuka ne gibi çalışmalar yürütüyorsunuz?
E.E.- Psikiyatri alanında çalışmalarını yürüten bir firma olarak özellikle ruh sağlığı alanında büyük bir sorun olan ‘’damgalama’’ ile mücadele için ve toplumun genelinde damgalamaya karşı farkındalık yaratmak amacıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Basın dilinden, günlük yaşantımızda kullandığımız dile kadar kullanılan damgalama ifadeleri hakkında farkındalığı artırmayı amaçlıyoruz.
2014 yılında Dünya Ruh Sağlığı Günü’nde “Şizofreni ile Yaşam” temasından hareketle hayata geçirdiğimiz Görmezden Gelmeyelim Projesi kapsamında vücut boyama sanatçısı Trina Merry’i Türkiye’de ağırladık. Projenin ikinci aşaması olarak gerçekleştirdiğimiz, Türkiye’de bir ilk olan ve şizofreni konusunda toplumsal bilinç oluşturmayı hedefleyen ‘Görmezden Gelmeyelim – Tarih Öncesinden Günümüze Şizofreni Serüveni’ sergimiz bugüne kadar İstanbul, Ankara, İzmir ve Kocaeli’de ziyaretçilerle buluştu ve yaklaşık 2 milyon kişiye ulaştı. Çok güzel geri dönüşler aldık. Türkiye’nin diğer illerinde de sergimizi dolaştırarak yıl boyunca daha çok insana ulaşmayı ve şizofreni konusunda farkındalığı artırmayı hedefliyoruz.
Hasta ve hasta yakınlarına, internet ve sosyal medya üzerinden, konusunda yetkin pek çok uzman hekim ile hazırlanan güncel, pratik ve doğru bilgiye ulaşım imkanı veren OtizmAilem projemiz ise on binlerce kişiye ulaştı. Tüm bu sosyal sorumluluk projelerimizin yanı sıra, “iyileştirmeye gönüllüyüz” mottosuyla hayata geçirdiğimiz gönüllülük çalışmamız devam ediyor. Tüm bu gönüllülük ve sosyal sorumluluk projelerimizi ‘’Adımız İyilik Olsun’’ çatısı altında topluyor, ulaşabildiğimiz herkese şifa olmaya çalışıyoruz.
Türkiye’nin bir numaralı Japon ortaklı ilaç firması olma yolunda cesaret, tutku, sorumluluk ve yenilikçilik değerlerimizle çalışmalarımızı sürdüreceğiz.
W- Değerli Elif Hanım güzel ve keyifli paylaşım için teşekkür eder başarılarınızın devamını dileriz.