Sağlık Bakanlığı tarafından 12 Ağustos tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanan ve kamuda görev yapan sağlık çalışanlarının özlük haklarındaki usul ve esasları belirleyen “Sağlık Bakanlığı Ek Ödeme Yönetmeliği”nin yarattığı hak kaybı, kamu eczacılarımız nezdinde ne yazık ki halen devam etmektedir.
Kamuda görev yapan diğer sağlık çalışanları gibi canla başla çalışan, görevlerini layıkı ile yerine getiren meslektaşlarımıza reva görülen oranlar, sağlık personeli arasında katsayı adaletsizliğini artırdığı gibi meslektaşlarımızın moral motivasyonlarını da bozmuştur.
Kamu eczacılarımız hastanelerde çok ciddi bütçeler yöneten, beş yıllık eğitim alan, görev ve sorumlulukları nedeniyle stratejik personel statüsü taşıyan bir mesleğin mensuplarıdır. Meslektaşlarımız, kamu kurum ve kuruluşlarında, il sağlık müdürlüklerinde ve diğer sağlık tesislerinde ilacın ve tıbbi malzemenin hastalara ulaştırılmasındaki tüm süreci yöneten sağlık personelleridir. İlaç tedarik planlamasından depolanmasına, hasta başı ilaç hazırlanmasından hastalara ve diğer sağlık personeline danışmanlık hizmetine kadar uzanan bu süreç, sayıca yetersiz olmalarına rağmen kamu eczacılarımız tarafından başarıyla yürütülmektedir. Sağlık sisteminde yapılan iyileştirmeler, tüm sağlık çalışanları, sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan tüm sağlık emekçileri için yapılmalıdır. Çünkü sağlık hizmeti hekimiyle, eczacısıyla ve diğer sağlık çalışanlarıyla bir bütündür. Sağlık sisteminin önemli bir halkasını oluşturan kamudaki meslektaşlarımız göz ardı edilerek sağlık sistemi iyileştirilemez. Hal böyleyken kamudaki meslektaşlarımızın uğradığı hak kaybının acilen düzeltilmesi talebimiz çalışma barışının da önemli bir koşuludur.
Söz konusu yönetmeliğin kamu eczacılarının yaşadığı mağduriyeti ortadan kaldıracak şekilde acilen yeniden düzenlenmesi ve meslektaşlarımızın uğradıkları hak kaybının giderilmesi ötelenmemesi gereken bir zorunluluktur.
TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ