Eylemin esas adi Kimyasal kısırlaştırmadır. Bu eylem cinsel suçlular için, özellikle de çocukları sömüren cinsel suçlular için çeşitli ülkelerde önerilen bir cezadır. Kimyasal kısırlaştırma ile suçluların cinsel arzuları azaltılır. Kimyasal kısırlaştırma geriye dönüşsüz değildir; ilaç alımı bırakıldığında kişi cinsel arzularını yeniden kazanır
Kimyasal ve cerrahi Kısırlaştırma farkı
Kısırlaştırma insanın, özellikle erkeklerin cinsel davranışlarını etkiler ve ona müdahale eder. Bu yeni değildir, tarihte kısırlaştırmaya örneğin Osmanlı İmparatorluğunda haremdeki kadınları bir erkeğe emanet etmek için başvurulmuştur . Bunun dışında kısırlaştırmaya cinsel saldırı suçunun cezası olarak, göze göz gibi bir anlayışla başvurulduğu olmuştur Ancak o zamanlar kimyasal değil, fiziksel kısırlaştırmaya başvuruluyordu. Cerrahi kısırlaştırma geriye dönüşü olmayan bir yoldur
Kimyasal kısırlaştırma ise cinsel suçluların cinsel arzu ve dürtülerini azaltmak için kullanılır. Kimyasal kısırlaştırma geriye dönüşsüz değildir; ilaç alımı bırakıldığında kişi cinsel arzularını yeniden kazanır .
Kısırlaştırma bu aralar gündemdedir; çünkü cinsel suçluların cezalandırılması suçun yinelenmesini önleme konusunda etkili değildir. Serbest kaldığında kişi yeniden suç işleyebilir. Bu nedenle cinsel suçluların nasıl denetlenebileceği tartışılmıştır. Denetleme yöntemlerinden biri de cinsel arzuyu kimyasal kısırlaştırma yoluyla azaltmaktır. Ama kimyasal kısırlaştırmanın pek çok riski ve yan etkisi bulunmaktadır . Ayrıca kimyasal kısırlaştırma yeniden suç işlemeyi kesin olarak önlememektedir. Cerrahi kısırlaştırma zaten günümüzde invaziv /girisimsel müdahale olduğu için uygulanmamaktadır.
(sperm kanalının bağlanması ve hadım yani penisin kesilmesi),
Kimyasal kısırlaştırma yoluyla pedofilinin cinsel arzuları azaltılır. Ancak kimyasal kısırlaştırma çocuklara duyulan arzuyu bertaraf etmez, sadece cinsel arzuyu azaltır. . Yapılan araştırmalar pedofilinin tam olarak tedavi edilemeyen bir rahatsızlık olduğunu göstermektedir. Bu kisilerin Sadece topluma zarar veren eylemlerini önleyebiliriz. Bu kişiler bir yerde tutulabilir ya da izlenebilir. Cinsel arzuları azaltılsa bile çocukları sömürebilirler. Hatta Kısırlaştırma yüzünden eskisinden daha öfkeli ve saldırgan olabilirler ve cinsel davranışlarını sürdürebilirler
Avrupa ve Amerika’da pek çok ülkede cinsel suçları en az ikinci kez işleyen kişiler için kimyasal kısırlaştırma öngören yasalar bulunmaktadır. Bu yasalar tekrar suç işleyenlerin pedofili olup olmadığına bakmamaktadır
Kimyasal kısırlaştırma tıbbi bir müdahaledir ve diğer tıbbi müdaheleler gibi aydınlatılmış rıza gerektirir. Avrupa İşkencenin ve İnsanlık Dışı ya da Onur Kırıcı Ceza ya da Muamelenin Önlenmesi Komitesi Standartları anti-androjen (Kimyasal kısırlaştırma)tedavisinin ancak suçlu aydınlatılış rıza verdiği takdirde uygulanabileceğini öngörmektedir
Prof.Dr.I.Hamit Hancı. İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı