Ana Sayfa İlaç Küresel ilaç devinin beklenmedik çöküşü

Küresel ilaç devinin beklenmedik çöküşü

İsrail merkezli ilaç şirketi Teva, küresel işgücünün üçte birinden vazgeçecek. Firmanın Kudüs dahil birçok fabrikası kapanıyor.

İsrail’in milli gururu ve finansal hedeflerinin yıldızı konumundaki eczacılık şirketi Teva, son dönemde derin bir krizle karşı karşıya.
Yönetim kademesinde atılan yanlış adımlar ve eczacılık sektöründeki yapısal değişikliklerle sarsılan Teva, son bir yılda piyasa değerinden 20 milyar dolar kaybetti. Bu, firmanın değerinin neredeyse yarılandığı anlamına geliyor.
Dünyada toplam 43 bin çalışanı bulunan şirket, iş gücünün üçte birini, yani yaklaşık 14 bin kişiyi işten çıkaracak. Bunlardan bin 700’ü İsrail’de. The New York Times’ın haberine göre şirketin üretim fabrikaları kapatılacak ve bir bölümü satılacak. Hissedar temettülerini durduran İsrailli firma, çalışan primlerini de kesti.
Şirketin en önemli problemlerinden biri de 35 milyar dolarlık borcu. Leader Capital Markets Müdürü Sabina Levy’ye göre Teva çok ciddi oranda nakde sıkışmış durumda ve bankalar ve tahvil sahipleriyle pazarlık için yeniden masaya oturmalı:
“Şirketin yapacağı çok fazla bir şey yok. Kısa dönemde büyüme odaklı herhangi bir politika izlenemez. Çünkü büyüme için nakit paraları yok. Tek yapabilecekleri maliyeti kısmak.”
Teva’nın hissedarlarından sanayici Benny Landa’ya göre Çin ve Hindistan’la karşılaştırıldığında İsrail, yüksek maliyetli bir ülke.
HAYATI DURDURAN PROTESTOLAR
Teva’nın 14 Aralık’ta işten çıkarmalara gideceğini açıklamasından üç gün sonra İsrail’de yüzlerce çalışanın protestosu başladı. Fabrika önlerinde otomobil lastikleri yakılırken, protestolar ülkeye de yayıldı.
ABD için General Motors’un önemi neyse İsrailliler için de aynı seviyede öneme sahip Teva protestoları geçen hafta boyunca tüm ülkeye yayıldı. İnsanların yarım gün iş bırakması, bankaları, devlet kurumlarını, borsayı ve Ben Gurion Havalimanı’nı da etkiledi. Şirketin hisselerinin çoğunun emeklilik fonlarına ait olması da Teva’yı halkın “varlığı” pozisyonuna sokuyor.
NETANYAHU: KUDÜS’TEN ÇIKMAYIN
Birçok kişi Teva’nın öncelikli olarak Hindistan ve İrlanda fabrikalarını kapatması gerektiğini söylerken Başbakan Benjamin Netanyahu, firmanın İsrailli kimliğini koruması ve Kudüs’teki fabrikaların açık kalması gerektiğini söyledi.
Son 10 yılda 6 milyar dolarlık vergi indirimi ve devlet yardımı alan Teva’nın CEO’su Kare Schultz’un Netanyahu’ya cevabı ise Başbakan’ın hoşuna gitmeyecek türdendi:
“Ne yazık ki Teva, Başbakan’ın Kudüs’teki fabrikanın kapanmaması yönündeki talebini yerine getiremeyecek durumda. Alınan önlemlerin acı verici ancak oldukça hayati. Teva’nın küresel piyasadaki güçlü pozisyonunu korumak için bu önlemleri almak zorundayız.”
EŞEKLERLE İLAÇ TAŞIMAKTAN DÜNYA DEVLİĞİNE
1901’de develer ve eşeklerle ilaç toptancılığı yapan bir firma olarak Kudüs’te kurulan Teva, 1951’de Tel Aviv Borsası’ndaki yerini aldı. Yabancı eczacılık şirketlerinin ürettiği ilaçların yerel üreticiler tarafından kopyalanmasının 1967’de meclisten geçmesinin ardından Teva, en parlak dönemine girmiş oldu.
Teva’nın 2000’lere kadar devam agresif büyümesinde imzası olan en önemli isimlerden biri 25 yıl CEO’luk görevini yürüttükten sonra 2002’de emekli olan Eli Hurvitz. Hurvitz, 2011’de öldüğünde ABD’de yazılan altı reçeten biri Teva ürünlerini kapsıyordu.
İyi bir iş adamı ve siyonist olan Hurvitz, İsrail’in en ücra köşelerine bile fabrikalar kurarak istihdam yarattı. Hurvitz, şirketi tüm dünyaya yayılırken, Teva’nın ruhunun İsrailli kalması konusunda ısrarcıydı.
Teva’nın mevcut CEO’su Schultz ise Danimarkalı. Kendi ülkesinin ilaç devi Novo Nordisk’ten transfer olan Schultz, bazı kesimler tarafından hoş karşılanırken, çalışanların bir çoğu İsrail’le duygusal bağ kuramayacak birini istememişti.