Neuralink, Mayıs 2023’te insan deneyleri için FDA onayını aldı. Musk , şirketin ilk insan denemesini Ocak 2024’te sosyal medya platformu X’te (eski adıyla Twitter) duyurdu.
Geçtiğimiz ay, beyin çipi şirketi Neuralink‘in ilk insanlı deneyini gerçekleştiren Elon Musk,
“Hasta, bildiğimiz kadarıyla hiçbir olumsuz etki olmadan tamamen iyileşmiş görünüyor ve fareyi kontrol edebiliyor. Sadece düşünerek fareyi ekranda hareket ettirebiliyor”
"The first human Neuralink patient seems to have made a full recovery with no ill effects and is able to control the mouse around the screen just by thinking."
— Elon Musk pic.twitter.com/0E8qFyLehO
— DogeDesigner (@cb_doge) February 20, 2024
Musk, ilk Neuralink ürününün adının “Telepati” olduğunu belirterek, sadece düşünerek telefon veya bilgisayarın ve bunlar aracılığıyla hemen her cihazın kontrolünün sağlandığını aktarmıştı.
Neuralink başka hangi etik sorunları gündeme getiriyor?
Beyin-bilgisayar arayüzleri, engelleyici koşullardan muzdarip olan hastaların daha bağımsız çalışmasına yardımcı olmak için kullanıldığında, örneğin iletişim kurmalarına veya hareket etmelerine yardımcı olmak, bu onların yaşam kalitelerini derinden artırabilir. Özellikle, insanların tıp etiğinin temel ilkelerinden biri olan kendi yetki veya özerklik duygusunu yeniden kazanmalarına yardımcı olur .
Ne kadar iyi niyetli olsa da tıbbi müdahaleler istenmeyen sonuçlar doğurabilir. BCI’lar söz konusu olduğunda bilim insanları ve etik uzmanları özellikle kimlik hırsızlığı, parola korsanlığı ve şantaj potansiyeli konusunda endişe duymaktadır. Cihazların kullanıcıların düşüncelerine nasıl eriştiği göz önüne alındığında, özerkliklerinin üçüncü şahıslar tarafından manipüle edilebileceği ihtimali de mevcut .
Tıp etiği, hekimlerin potansiyel zararı en aza indirerek hastalara yardım etmesini gerektirir. Bilim insanları, hatalara ve gizlilik risklerine ek olarak, Neuralink gibi tamamen implante edilmiş bir cihazın olası olumsuz etkilerinden de endişe duyuyor ; çünkü cihaz bileşenleri implantasyondan sonra kolayca değiştirilemiyor.
Herhangi bir invaziv tıbbi müdahaleyi değerlendirirken hastalar, sağlayıcılar ve geliştiriciler risk ve fayda arasında bir denge ararlar. Mevcut güvenlik ve güvenilirlik seviyelerinde, kalıcı bir implantın faydasının, belirsiz riskleri haklı çıkaracak kadar büyük olması gerekir.