Pankreas kanseri genellikle erkeklerde görülen, ileri yaşlarda daha çok ortaya çıkan, agresif seyirli bir kanser olarak biliniyor. 40 ve 85 yaş arasında daha fazla rastlanan bu hastalık tüm kanserlerin %2’sini ve kansere bağlı ölümlerin %5’ini oluşturuyor. Pankreas kanserinde erken tanı tedavi başarısını ciddi oranda artırırken, endoskopik ultrasonografi (endosonografi-EUS) cihazı ile pankreas kanserinin tanısı da büyük önem taşıyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi İleri Endoskopi Merkezi’nden Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Salih Boğa, pankreas kanseri ile ilgili bilgi verdi.
Pankreasın vücutta bulunduğu yer kanserin anlaşılmasını zorlaştırıyor
Pankreas anatomik olarak midenin hemen arkasında yer alan ekzokrin yani dış salgı ve endokrin yani iç salgı fonksiyonlarında önemli bir organdır. Ekzokrin fonksiyonları, pankreasın sindirim enzimleri salgılaması anlamına gelmektedir. Bu sebeple pankreas kanseri olduğunda, pankreas dokusu az kaldığı için hastalarda şişkinlik ve ishal gibi şikayetlerle başvurulabilmektedir.
Her yemekle beraber mide genişlemekte ve tekrar boşalmaktadır. Bu sebeple pankreasın etrafında aslında bir boşluk da bulunmaktadır. Pankreasın kanseri veya tümörü büyüdüğünde uzun süre belirti vermeyebilmektedir. Daha kötüsü, pankreasın içinden ve çevresinden çok fazla hayati öneme sahip damarlar ve sinir paketleri geçmektedir. Bu sebeple pankreas kanseri biraz geç tanınabilmektedir. Ağrısız sarılık, kilo kaybı, karın ağrısı, şişkinlik, dışkı renginde açılma, idrar renginde koyulaşma, öne eğilince rahatlayan karın ağrısı veya ani başlayan şeker hastalığı gibi şikayetler olduğunda pankreas kanserini akıllara getirmek ve çok hızlı bir şekilde tanıya gitmek gerekmektedir. Damarsal yapılara hastalık yayılmadan hastalığın tanısı konulmalı ve tedavisi başlanmalıdır.
Şişmanlık ve sigara kullanımı pankreas kanserini tetikliyor
Pankreas kanseri her 100 bin kişiden 12’sinde görülmekte, her yıl dünya çapında 227 bin insan bu hastalık nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Yaş, şişmanlık, uzun süre alkol kullanımı, sigara kullanımı, aile öyküsü veya geçmişte karın bölgesine radyasyon uygulanması pankreas kanserinin risk faktörlerindendir.
Pankreas kanserinin tedavisi kanserin tipine göre değişiklik göstermektedir. Pankreas kanserlerinin %90’ı adeno kanser, %10’u hormon salgılama potansiyeli olan Nöroendokrin tümörlerden oluşmaktadır. Nöroendokrin tümörlerin tedavisi bazı durumlarda ameliyatsız olabilmektedir. Endoskopik ultrason kılavuzluğunda radyo frekans vererek tedavi edilebilmektedir. Ama birçoğunun primer tedavisi cerrahidir. Ancak cerrahi verebilmek için de kanserin çevresindeki damarlara sıçramaması gerekmektedir.
Endoskopik ultrasonografi cihazı ile görülmeyen kitlesel yapılar tespit edilebiliyor
Pankreas kanserinde erken tanı tedavi başarısını ciddi oranda artırmaktadır. Memorial Bahçelievler Hastanesi İleri Endoskopi Merkezi’nde endoskopik ultrasonografi (endosonografi-EUS) cihazı ile detaylı görüntüleme yapılabilmektedir. Endoskopi sadece mide duvarını görürken, endoskopik ultrasonografi (endosonografi-EUS) sayesinde ucuna ultrason eklenmiş bir endoskopi cihazı ile midenin arkası görebilmekte, yapısı, kansere bağlı bir kitlesel yapı olup olmadığı, kitlesel ya da iyi huylu bir tümör varlığı, agresif seyirli olup olmadığı gibi önemli noktalar belirlenebilmektedir. Hastanın hiç hissetmeyeceği bir şekilde, endoskopi sırasında biyopsi alınıp parçaların hızlıca yapısına bakılarak pankreas ile ilgili çok hızlı tanı sağlanabilmektedir.