13. OHSAD Kurultayı 2. gün Oturumlarından;
Sağlığın Dijitalleşmesinde Teknolojik Gelişmeler” oturumu gerçekleşti. İlk sunumu Liv Hastaneleri Grup Koordinatörü Meri İSTİROTİ yaptı. İstiroti, Sağlıkta Dijitalizasyonu Başarmış hastane örneklerinden bahsederek, hastanelerin dijitalizasyonun geleceğinden nasıl faydalanacağı konusunda bilgiler sundu. Tedaviyi hızlandıran faktörleri sıralayan İstiroti, yapay zeka tabanlı görüntüleme teknolojilerinin pek çok açıdan sağlıkta hizmeti daha da etkin sunmaya yardımcı olduğunu kaydetti.
E-Sağlığın hastalara neler sağladığı konusunda da bilgilendirmede bulunan İstiroti, özellikle hastalar için ilaç kullanımı konusunda uyarı sisteminin bazı aplikasyonlarla geliştiğini ve bunun çok önemli olduğunu kaydetti.
İstiroti’nin ardından ABBOTT Dijital Sağlık Çözümleri Direktörü Emre TAVŞANCIL sunumunu gerçekleştirdi. Sağlık sektörü paydaşlarının dijital sağlığa önem vermesinin ve ortak paydada buluşmanın önemini vurgulayan Tavşancıl, bilgi teknolojilerindeki ilerlemenin dijital dönüşümü hızlandırdığını kaydetti. Finansman üzerindeki baskıların detaylarına ilişkin bilgiler sunan Tavşancıl, sağlık profesyonellerinin tekrarlayan, bürokratik işlemlerde harcamak zorunda kaldıklarını belirtti.
YAPAY ZEKA FIRSATLAR KADAR TUZAKLARLA DA DOLU:
Tavşancıl’ın ardından Curea Bilgi Teknolojileri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hakkı Muammer KARAKAŞ söz aldı. Sunumunda, yapay zeka uygulamalarından bahseden Karakaş, teknoloji ve dijitalleşmenin herkesi bütün bunların birleşeceği süper bir cihaza götürdüğünü söyledi. Hekimlerin küresel veri hacmine ilişkin rakamsal veriler paylaşan Karakaş, yapay zekanın vaatlerinden de bahsederek, yapay zekanın çok daha doğru, daha hızlı ve daha ucuz olduğunu kaydetti. Karakaş, yapay zekanın sağlık alanında da bireysel düzeyde ve kuruluş düzeyinde operasyonel farkındalık için kullanılabileceğini ve yapay zekanın pek çok mesleği tarihe karıştıracağını vurgulayan Karakaş, sektörün 40 milyar dolar hacme ulaştığını kaydetti. Yapay zekanın tuzaklarına ise Google’a kadar pek çok dünya devinin düştüğünü söyleyen Karakaş, büyük parasal hacminin cezbedici tarafından dolayı pek çok firmanın yapay zeka uygulaması geliştirmek istediğini ancak tuzaklara karşı dikkatli olunması gerektiği vurgusunda bulundu.
Karakaş’ın ardından Swedish Care Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Cenk TEZCAN sunumunu gerçekleştirdi. Tezcan, sağlıkta dönüşümün anlamına ilşkin örnekler veren Tezcan hastaları hastaneye sevk etmenin değil, hastanelerden uzak tutmaya yönelik adımların gerçek bir dönüşüm anlamına geldiğini kaydetti. Hastalıkların gittikçe arttığını ama doktor sayısının her geçen yıl düştüğünü söyleyen Tezcan, türkiye’de hastaneye giden hasta sayısının 2022’de 675 milyon 652 bin 190 kez hastaneye gidildiğini, bunun bir hastanın bir yıl içinde 8 kez hastaneye gittiği anlamına geldiğini söyledi. Bunun sağlıksız bir toplum olduğumuz anlamına gelebileceğini söyleyen Tezcan, “Dijital sağlığa ihtiyacımız olduğu için bu konuda bu kadar konuşuyoruz ve konuşmaya devam edeceğiz” dedi. İsveçte doktorları yüzde 40’ının dijital görüşme yaptığını söyleyen Tezcan, “Yeni düşünce kalıplarına yeni iiş modellerine yenilikçi çözümlere ihtiyacımız var.Trendler çok değişiyor. Son 5 senede artık insanlar artık yaşlanmamaya, daha güzel görünmeye önem veriyor. Yapay zeka sayesinde kan testi yapılıyor ve ne yemeniz gerektiğini size söylüyor. Koreli bir kadın tedavi için geldiğinde onun vücut yapısına uygun tedavi yöntemini yapay zeka bizlere söyleyebilecek. Değişim çok hızlı, değişimi önce anlamalı hatta yönlendirmenin yolunu bulmalıyız. Dernekler, kurumlar hepimiz bir araya gelip bu gelişimlere yetişmeliyiz, teknolojiyi kullanmayı öğrenmeliyiz” dedi.
Tezcan’ın ardından kürsüye çıkan Koç Healthcare Telesağlık Direktörü Doç. Dr. Baran Balcan, ise tele tıp tarihinin 3 aşamadan meydana geldiğini belirterek, “Bunlar erken başlangıç, gelişme ve modern tele tıptır. Erken başlangıç döneminde cephede bulunan askerlere telefon ve telgrafla bağlanıp tedavi yapmaya çalışmışlardır. 1920 norveç balıkçılara uzaktan hastaneler tele sağlık hizmeti vermiştir. Covid19 pandemisiyle beraber telefon app’leriyle birlikte teletıp çokça kullanılmaya başlamıştır” dedi. Uzaktan sağlığın maliyetinin oldukça yüksek olduğunu, tele sağlığın laboratuvar aşamasını da halledebileceğini belirtti.
Balcan’ın ardından sunumunu gerçekleştiren Dijital Sağlık Derneği Genel Sekreteri Nadya GÜHER, TÜİK’in hanehalkı bilişim teknolojileri kullanım oranı hakkında verileri paylaştı. Bireylerin yüzde 82,7’sinin 2022 yılının ilk 3 ayında interneti düzenli olarak kullandığını vev dijitalleşmenin pandemi ile arttığını söyleyen Güher, mobil sağlık uygulamaları hakkında da bilgiler sundu. Herkesin online olarak coğrafi sınır tanımadan hastane ve diğer sağlık hizmet sunucularına ulaşabildiğini ve Ağrı ile İstanbul arasındaki mesafenin online sağlık danışmanlığıyla kapandığını vurgulayan Güher, dijital sağlık alanındaki yatırımlara ilişkin detaylar paylaşarak, 2024’te sağlık alanında 600 milyar dolarlık yatırım yapılmasının beklendiğini kaydetti.