İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB)’in 17’inci dönem başkanlığını yürüttüğü Kimya Sektör Platformu (KSP) bünyesinde gerçekleştirilen “2021 Türkiye Kimya Sektör Şurası”, Kimya Sektör Platformu (KSP) Başkanı ve İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister’in ev sahipliğinde dijital platformda yapılan açılış konuşmalarıyla başladı. Şura’da konuşma yapan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Kimya sektörü ekonomimizin harcı” dedi.
İki yılda bir düzenlenen Türkiye Kimya Sektör Şurası, Kimya İhracatçı Birlikleri başta olmak üzere sendika, oda, federasyon, vakıf, dernekler ve üniversitelerle birlikte sektörün önde gelen 36 kurumunu bir araya getiren Kimya Sektör Platformu tarafından gerçekleştiriliyor.
Bu yıl, 12-13 Mart 2021 tarihlerinde kimya sanayinin nabzının tutulacağı 2021 Türkiye Kimya Sektör Şurası’nın açılış konuşmaları, T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, T.C. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, Kimya Sektör Platformu (KSP) Başkanı ve İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister tarafından gerçekleştirildi. Ayrıca ilk gün gerçekleştirilen oturumlarda T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay ve T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı Gonca Yılmaz Batur da panelist olarak yer aldı.
Açılış konuşmaları sonrası TOBB Kimya Sanayi Meclisi Başkanı Timur Erk, Türkiye Kimya, Petrol, Lastik Ve Plastik Sanayi İşverenleri Sendikası Başkanı Levent Kocagül, Türkiye Kimya Derneği Başkanı Prof. Dr. Bahattin Yalçın, Plastik Sanayicileri Federasyonu Başkanı Ömer Karadeniz, Plastik Sanayicileri Derneği Başkanı Selçuk Gülsün, Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı Başkanı Yavuz Eroğlu, Fleksibıl Ambalaj Sanayicileri Derneği Başkanı Fahri Özer, Ambalaj Sanayicileri Derneği Başkanı Mustafa Zeki Sarıbekir, Kauçuk Derneği Başkan Yardımcısı Fahriye Yüksel, Türkiye Kimya Sanayicileri Derneği Başkanı Haluk Erceber, Türkiye İlaç Sanayi Derneği Başkanı Hasan Ulusoy, Türkiye Sağlık Endüstrisi İşverenleri Sendikası Başkanı Metin Demir, Boya Sanayicileri Derneği Başkanı Mehmet Akın Akçalı, Madeni Yağ, Petrol Ürünleri Sanayicileri Derneği Başkanı Tayfun Koçak, Kompozit Sanayicileri Derneği Başkanı Barış Pakiş, Kozmetik ve Temizlik Ürünleri Sanayicileri Derneği Başkanı Ahmet Gündoğdu Pura ve Aerosol Sanayicileri Derneği Başkanı S. Özgür Öztürk sektörün sorun ve çözüm önerilerini ele aldı.
Mustafa Varank: “Ekonomi Reform Paketi ile Türkiye’deki yatırım ortamını çok daha cazip hale getireceğiz”
T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, yaptığı konuşmada Covid-19 salgınının ekonomi, üretim ve tedarik zincirleri üzerindeki etkilerine değinerek, bu dönemde birçok sektöre girdi sağlayan kimya sektörünün de öneminin arttığını söyledi. Küresel ekonomideki gelişmelerden Türkiye’nin de etkilendiğine ancak uygulanan yerinde ve etkin politikalarla ülkeyi dünya genelinden pozitif ayrıştırmayı başardıklarına dikkati çeken Varank, “Ülkemiz geçen yıl yüzde 1,8 büyümeyle Çin’in ardından en yüksek büyüme kaydeden ikinci G-20 ülkesi oldu. Ülkemizin bu dönemde ortaya koyduğu başarıda en önemli pay sahiplerinden biri de imalat sanayimiz. Pandemiye rağmen sanayi sektörü son bir yılda 337 bin ilave istihdam oluşturdu. Sanayi üretim endeksi verilerine göre Ocak ayı Sanayi üretimimiz beklentileri oldukça aşarak geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11.4 bir önceki aya göre ise yüzde 1 arttı. Bu verilerle Ocak ayında da yıllık bazda sanayi üretimini en çok artıran G20 ülkelerinden biri olduk. Yeni yatırım taleplerinde kayda değer bir artış var. Cumhurbaşkanımızın bugün açıklayacağı Ekonomik Reform Paketi ile Türkiye’deki yatırım ortamını çok daha cazip hale getireceğiz” dedi.
Varank: “Kimya sektörü imalat sanayinin kilit sektörlerinden birisi”
Kimya sektörünün imalat sanayinin kilit sektörlerinden birisi olduğunu vurgulayan Varank şunları söyledi: “Sektör 2009-2019 yıllarında girişim sayısı, üretim ve istihdam bakımından her yıl üzerine koyarak büyüyor. Sektördeki üretimin yaklaşık yüzde 77’si kendi içinde ve diğer sektörlerde girdi olarak kullanılıyor. Geleneksel endüstrilerin yanında geleceğe yön veren sektörlere de kritik hammadde ve ara ürünler sağlıyor. Bu açıdan bakınca kimya sektörü için ekonomimizin harcı dersek herhalde yanlış olmaz. Sektörün kritik önemine rağmen yüksek oranda dışa bağımlı olduğunu ve bu alanda her yıl yaklaşık 20 milyar dolar dış ticaret açığı verildiğini görüyoruz. Bunun nedenleri, üretimde ham petrol ya da doğal gaz gibi hidrokarbon kaynaklarına ihtiyaç duyulması ve ülkedeki petrokimya üretiminin yetersizliğinden kaynaklanıyor. Bakanlık olarak sektördeki açığın ve potansiyelin farkındayız ve bu nedenle kimya sektörünü öncelikli alanlardan biri olarak belirledik. Sektörün gelişimi için teşvik ve destek sistemimizi seferber ettik. Kritik ürünlerin yurt içinde üretimini desteklemek üzere endüstri bölgeleri kuruyoruz. Yatırım yeri, kolaylaştırıcı süreçler ve cazip destek imkanlarıyla başta petrokimya olmak üzere büyük ölçekli yatırımların yapılmasını teşvik ediyoruz. Onay verdiğimiz 22 endüstri bölgesinin 6’sı kimya sektörüne hizmet ediyor. Bu bölgelerdeki yatırımlar tamamlandığında cari dengemize yıllık 3 milyar doların üzerinde katkı sağlanacak.” Kimya sektörünün kümelenmeye de uygun olduğunu belirten Varank, kimya ihtisas OSB’leri kurduklarını, İzmir-Aliağa, Kocaeli-Gebze, Yalova ve İstanbul-Tuzla kimya ihtisas OSB’lerinin başarılı sonuçlar verdiğini anlattı. Kimya sektörü için 2012’den bugüne kadar 3 bin 691 teşvik belgesi düzenlediklerini ifade eden Varank, bu yatırımların değerinin 96 milyar liranın üzerinde olduğunu bildirdi. Varank, kalkınma ajansları, TÜBİTAK ve KOSGEB aracılığıyla sektöre sağladıkları destekleri de anlattı.
Ruhsar Pekcan: “Kimya sektörümüz 5 hedef sektörden biri”
Şura’ya video konferans mesajı ile katılan T.C. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan mesajında, ülkemizin en stratejik sektörleri arasında yer alan kimya sektörüyle ilgili böylesine kapsamlı ve örnek bir sektör şurası düzenleniyor olmasından büyük memnuniyet duyduğunu belirtti. Ülke olarak hedeflerimize ulaşmak için yatırımı, üretimi ve ihracatı en önemli en öncelikli memleket meseleleri arasında gördüklerini kaydeden Pekcan, şöyle konuştu: “Sektörler bazında planlı ve programlı hareket etmemiz son derece önem taşıyor. Bugünkü Şura’nın sektörümüzün dinamiklerini hep birlikte masaya yatırmak, hedeflerimizi gözden geçirmek ve geleceği planlamak adına eşsiz bir fırsat sunduğunu değerlendiriyorum. Bildiğiniz üzere 2019 yılı Ağustos ayında İhracat Ana Planımızı açıklamış, kimya sektörümüzü de 5 hedef sektörden birisi olarak belirlemiştik. Bunun akabinde de hep birlikte kimya sektör stratejisi çalıştayımızı gerçekleştirmiştik. Bu çalıştay sonrasında çalıştay çıktılarının takibi, politika önerilerinin ele alınması ve uygulaması amacıyla çalışma grubumuzu tesis ettik. Çalışma grubumuz Bakanlığımızın ilgili birimleri ve İKMİB öncülüğünde teknik düzeyde düzenli ve sık aralıklarla online toplantılar gerçekleştirmişlerdir. Bundan sonra da siz değerli sektör temsilcilerimizin katkılarıyla, sizlerin sayesinde sektörümüzün planlı programlı, ayakları yere basan stratejiler çerçevesinde ilerleyeceğine olan güvenimiz tamdır. Biz de Ticaret Bakanlığı olarak sizlerin yanında olmaya, bu yolu sizlerle birlikte yürümeye devam edeceğiz.” Markalaşma açısından kapsamlı bir destek programı olan TURQUALITY kapsamında, kimya sektöründen halihazırda 54 firmayı desteklediklerini hatırlatan Pekcan, “Bu vesileyle bir kez daha tüm sektör firmalarımızı, ihracatta sağladığımız devlet desteklerinden, Türk Eximbank finansman imkanlarından ve geçtiğimiz ağustos ayında hizmete aldığımız, firmalarımıza kapsamlı bir dijital danışmanlık hizmeti sağlayan Kolay İhracat Platformu gibi imkanlardan yararlanmaya davet ediyorum” dedi.
İsmail Gülle: “Kimya sektörü, diğer sektörlerimiz için de bir itici güç konumunda”
Şura’da konuşan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle ise, bu yıl rekorla geçen Ocak ayı ihracatının ardından, Şubat ayını da 16 milyar 12 milyon dolarlık aylık ihracat rekoruyla kapattıklarını belirterek, “Gözümüzü diktiğimiz yüksek hedeflere ülkemizi taşımak için her sektör her ürün ayrı bir önem taşıyor. İhracatçı Birliklerimizi “Birlikten kuvvet doğar” şiarımızı yansıtan değerli kurumlar olarak görüyoruz. Türk kimya sanayisinin ürettiği ürünlerin yüzde 77’si diğer sektörlerde ara mal veya hammadde olarak kullanıyor. Kimya sektörü, bu vasfıyla diğer sektörlerimiz için de bir itici güç konumunda. Bir yandan ülkemizin ihtiyaç duyduğu ara malları temin ederek ithalatı azaltan sektörümüzün temsilcileri, ihracatta kaydettiğimiz başarıların da en büyük mimarları arasında yer alıyor. 2021 Ocak-Şubat döneminde kimyevi maddeler ve mamulleri sektörü ihracatımız yüzde 4,6 artışla 3 milyar 315 milyon dolar olarak gerçekleşti. Dünyanın dört bir yanındaki ülkelere sektörümüzün ihracatının artması kimyevi madde ve mamulleri sektöründe Türkiye’nin dünya markası olduğunun önemli bir göstergesidir” dedi. Gülle, “Pandemiyle beraber küresel tedarik zincirlerinde yaşanan sorunlar, hammadde fiyatlarına yukarı yönlü baskı uyguluyor. İnşallah, Türkiye Kimya Şurası sanayici ve ihracatçılarımızı, maruz kaldıkları sorunlara karşı daha güçlü hale getirecek, sektörümüzde yaşanan müşterek sorunlara çözümler bulunmasına, üretim ve ihracatımızın artmasına vesile olacaktır” diye konuştu.
Adil Pelister: “Bütün çabamız yerli ve milli bir kimya sanayi tesis etmek”
Şura’nın açılış konuşmasını gerçekleştiren Kimya Sektör Platformu (KSP) Başkanı ve İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, KSP’nin 2004 yılında, kimya sektörünün bütün taraflarını tek bir masa etrafında toplayarak, sektöre ait sorunların ve çözüm önerilerinin görüşülmesi, ulusal ve küresel ölçekte, sektörün bilimsel ve ekonomik ölçeğinin geliştirilmesi amacıyla kurulduğunu ve İKMİB’in 17’inci dönem başkanlığını yürüttüğünü söyledi. Gıda, savunma, enerji/madencilik ve kimya olarak bir ülkenin 4 ana stratejik sektörü bulunduğuna dikkat çeken Pelister şöyle devam etti: “Tüm diğer stratejik sektörlerin içerisinde de kimya bulunuyor. Bu noktada sektörümüzün yatırım ihtiyacının katma değer üreten yüksek teknolojiye dayalı alanlarda gerçekleşmesi, hammadde ihtiyacımızın mümkün olduğunca yerlileşmesi ve bu sayede dışa bağımlılığımızı azaltarak, sanayi ve ticaret hamlelerimizi artırabiliriz. Bütün çabamız mümkün olduğunca yüksek teknolojiye dayalı ‘yerli ve milli’ bir kimya sanayi tesis etmektir. Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programına kimya sektörümüzün de dahil edilmesini mutlulukla karşılıyor, başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere Sayın Sanayi ve Teknoloji Bakanımız, Sayın Ticaret Bakanımız ve emeği geçen herkese şükranlarımızı arz ediyoruz.”
Pelister: “Ulusal Kimya Ajansı ve Kimya Teknoloji Vadisi kurulmalı”
Endüstriyel ve ekonomik olarak daha ileride olan ülkelere bakıldığında, kimya sektöründeki teknolojik ve bilimsel gelişmelerin topyekûn bir ülke stratejisi haline getirildiğini gözlemlediklerini vurgulayan Pelister, “Biz kimya sektörü olarak devletimizin de desteği ile kamu-üniversite-özel sektör birlikteliğinde ‘Ulusal Kimya Ajansı’ kurulması ve en üst seviyelerde devletimizin sektörümüze ciddi destekler vermesi gerekliliğini savunuyoruz. Belki dünyada ilk olarak, ‘Kimya Teknoloji Vadisi’ kurmalıyız da diyebilirim. Bunun ilk adımı olarak İKMİB’imiz önderliği ve katkısı, Kimya Sektör Platformu paydaşlarımızın desteği ile Kimya Teknoloji Merkezi projemizi hayata geçirmeye başladık. Projemizin daha büyük ekonomik ve bilimsel gelişmelere temel olması açısından Ulusal Kimya Ajansı’nın büyük fayda getireceğini düşünüyoruz” dedi.
Şura’da ilk gün 4 oturum gerçekleştirildi
Kamu, özel sektör, STK kuruluşlarından temsilciler ile akademi üyesi konuşmacı ve davetlilerin katıldığı 2021 Türkiye Kimya Sektör Şurası’nda iki gün boyunca yapılacak 7 oturumda sektörün bugünü ve geleceği masaya yatırılıyor. İlk gün, açılış konuşmaları ardından kimya sektör dernekleri ve vakıf başkanlarının ele aldığı sektörel sorun ve çözüm önerileriyle devam eden Şura’da, Prof. Dr. Emre Alkin’in moderatörlüğünü yürüttüğü ilk oturumda pandeminin dünya ve Türkiye kimya sektörüne etkileri ve gelecek beklentileri değerlendirildi.
Dünya Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ’ın moderatörlüğünü yürüttüğü ikinci oturumda Türk kimya sanayinin yatırım ihtiyacı ele alınırken, İMMİB Genel Sekreteri Dr. S. Armağan Vurdu’nun moderatörlüğünü yaptığı üçüncü oturumda, kimya sektörünün dış ticareti, finansmanı, lojistiği ve dijitalleşmesi konuları konuşuldu. Bloomberg HT Londra Temsilcisi Cüneyt Başaran’ın moderatörlüğünü yaptığı ve Gümrük Birliği’nin revizyonu ve ticaret anlaşmalarının kimya sektörüne etkileri konusunun tartışıldığı dördüncü oturum ile Şura’nın ilk günü sona erdi.
İkinci günde 3 Oturum Yapılacak
İKMİB Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Faik Bitlis’in moderatörlüğünü yapacağı “Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın Kimya Sektörüne Etkileri” başlıklı beşinci oturum 13 Mart Cumartesi günü 10:30’da başlayacak. Ardından saat 11:45’te İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi; Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği Başkanı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu moderatörlüğünde “Kimya sektöründe Sürdürülebilirlik Yönetimi” konu başlıklı altıncı oturum ve son olarak 13:30’da İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Gürkaynak’ın moderatörlüğünü yapacağı, kimya sanayi ile üniversite iş birliği konusunun ele alınacağı yedinci oturum gerçekleştirilecek.