Yapılan çalışmada, prostat kanserinin fare modellerinde sandal ağacı yağından elde edilen bir bileşiğin, tümörlerin başlangıcını ve büyümesini yavaşlatmada etkili olduğu bulundu. Bilim insanları, insanlarda prostat kanserini tedavi etmek için kullanılıp kullanılamayacağını araştıracak.
Alpha-santalol, a derivative of sandalwood oil prevents development of prostate cancer in TRAMP mice
Florida Atlantik Üniversitesi’nin (FAU) Schmidt Tıp Fakültesi’nden araştırmacılar, doğaya başvurarak sandal ağacı yağı ekstraktının prostat kanserine karşı etkili olup olmadığını test etti.
Yüzyıllar boyunca, Santalum albümünden veya Hint sandal ağacı ağacından elde edilen sandal ağacı yağı, sağlık yararları ve tıbbi uygulamaları için dünya çapında kullanılıyor.
Yağ esas olarak alfa ve beta-santalol karışımı olan santalolden oluşur. FAU araştırmacılarının da aralarında bulunduğu önceki çalışmalar, alfa-santalol’ün insan kanser hücrelerinin büyümesini baskılamada ve programlanmış hücre ölümünü veya apoptozu tetiklemede etkili olduğunu bulmuştu.
Araştırmacılar, sandal ağacı yağından yüzde 95 saf alfa-santalol izole ettikten sonra, bunu fare prostat kanseri modellerine intraperitoneal enjeksiyonla uyguladılar.
Kontrol farelerine bir salin solüsyonu verildi. Farelerin vücut ağırlıkları haftalık olarak kaydedildi ve 20 haftalık tedaviden sonra hayati organlar toplanıp tartıldı. Tedavi ve kontrol gruplarındaki prostat tümörü dokularının bir kısmı analiz edildi.
SANDALWOOD OIL BY-PRODUCT PREVENTS PROSTATE CANCER DEVELOPMENT IN MICE
Araştırmacılar, tedavi ve kontrol grupları arasında vücut ağırlığında bir fark bulamadılar; bu da alfa-santalol’ün iyi tolere edildiğini gösteriyor.
Kontrollerle karşılaştırıldığında ekstrakt, görünür prostat tümörlerinin görülme sıklığını azalttı.
Tedavi edilen gruptaki dokuz fareden yalnızca birinde tümör gelişirken dokuz kontrol faresinden beşinde tümör gelişti.
Tedavi gören farelerin prostat bezlerinin ortalama ıslak ağırlığı, tedavi görmeyen farelere göre yüzede 2,9 daha düşüktü.
Alfa-santalol ile tedavi edilen farelerde sağlıklı doku tarafından kaplanan alan karşılaştırıldığında, bu oran kontrol farelerindeki yüzde 12’ye kıyasla yüzde 53 idi.
Bu, ekstraktın sağlıklı dokuyu koruduğunu ve bazı prostat hücrelerinin anormal görünmeye ve anormal şekilde davranmaya başladığı kanser öncesi bir durum olan prostatik intraepitelyal neoplaziden (PIN) yüksek dereceli bir kanser türü olan zayıf farklılaşmış karsinoma kadar ilerlemeyi geciktirdiğini gösterdi.
Araştırmacılar, bu sonuçların anlamlı olduğunu söylüyor çünkü prostat kanseri ölümleri esas olarak hastalığın ileri evrelerine atfedilebilir.
Tümör hücresi proliferasyonu ve büyümesi için yaygın olarak kullanılan bir prognostik belirteç olan Ki-67’nin ekspresyonu, kontrollerle karşılaştırıldığında tedavi edilen farelerde yüzde 74,42 oranında azaldı.
Ayrıca alfa-santalol ile tedavi edilen hayvanlarda apoptotik (yani ölmekte olan) hücrelerin sayısı daha yüksekti.
Araştırmacılar, Alfa-santalol’ün prostat kanseri tedavisinde anti-tümör ajanı olarak kullanılmasının fizibilitesini araştırmak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.
• Alpha-santalol administration prevents prostate cancer development in TRAMP mice.
• Expression of normal tissue is higher alpha-santalol group compared to control.
• Alpha-santalol treatment induces apoptosis and reduces cell proliferation.
