Sağlıklı bir hamileliğin belirleyici kriterleri arasında yeterli sayıda sağlıklı sperm rezervinin bulunması gerekiyor. Erkeklerdeki kısırlık problemlerinin büyük çoğunluğunu oluşturan düşük sperm sayısı ise çiftlerin bebek sahibi olma kararlarını ertelenmesine neden oluyor. Çiftlerin, düşük sperm sayısı hakkında bilgi sahibi olmadığını bu yüzden karamsarlığa kapılarak tedavi olmayı ertelediklerini belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Yücel Karaman, ‘’Erkeklerde sperm sayısının düşüklüğü spermiyogram testi ile belirlenir. Düşük sperm sayısı ise doğal yollarla gebe kalmayı zorlaştırır. Sperm sayısı ve hareketliliği kadar, sperm hücrelerinin yapısı da bu süreçte oldukça önemlidir. Dolayısıyla çocuk sahibi olamayan çiftlerin yüzde 25’inde erkeğe bağlı sperm bozukluklarına rastlanıyor’’ diye belirtti.
Çocuk sahibi olmak isteyen çiflerin 3’de 1’in de düşük sperm sayısına rastlanıyor. Normal bir erkekte mili-litrede ortalama 15 milyon veya üzeri sperm hücresi bulunuyor, düşük sperm sayısından bahsedebilmek için ise bu rakamın 15 milyon sperm hücresinin altına düşmesi gerekiyor. Günümüzde giderek artan vakalar arasında yer alan düşük sperm sayısının sistemik hastalıklar, yaşam biçimi ve çevresel faktörlere bağlı olarak meydana geldiğini belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Yücel Karaman, sperm sayısını artırmada en etkin yolun, bilinen sebeplerin tedavi edilmesi ve kişilerin yaşam tarzını iyileştirmekten geçtiğini belirtti.
Düşük sperm sayısı, hamilelik ihtimalini düşürüyor!
Oligospermi olarak adlandırılan düşük sperm sayısının kişinin partnerinin yumurtalarını dölleme ihtimalini düşürdüğü için hamilelik şansını da büyük oranda etkiliyor. Bu kapsamda Prof. Dr. Yücel Karaman, “Spesifik belirtiler vermeyen bu durum aynı zamanda cinsel fonksiyonlarda problem olarak da kendini belli ediyor. Örneğin, cinsel performansta düşüklük ya da erekte olmakta güçlük çekmek bu konuda erkeklere önemli ipuçları veriyor. Bunlara ek olarak testislerde şişlik ve acı, hormonlarda dengesizlik, vücuttaki kıl sayısındaki anormal azalmalar da düşük sperm sayısına işaret ediyor. Eğer kişi bu belirtileri yaşıyor ve bir seneden beri korumasız ilişki olmasına karşın hamilelik oluşmuyorsa, mutlaka uzman bir hekime başvurmalıdır” dedi.
Sperm sayısını artırmak mümkün mü?
Sperm üretiminin karmaşık bir süreç olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Yücel Karaman, “Spermin üretilmesi için hipotalamus ve hipofiz bezlerinin normal şekilde çalışması ve testislerin sağlıklı olması gerekir. Eğer bu süreç sağlıklı işlemezse sperm sayısı düşeceğinden partnerinin de hamile kalma olasılığı azalır. Ancak gelişen tedavi yöntemleri, sperm düşüklüğü yaşayan erkeklerin kolaylıkla çocuk sahibi olmasına imkan sağlıyor. Tüplerdeki sorun cerrahi operasyonla, enfeksiyonlar antibiyotikle, hormon dengesizlikleri hormon tedavisi ve medikal ilaçlarla çözülebiliyor. Tüm bunlara ek olarak yardımcı üretkenlik teknolojisi (ART) da kullanılabilir. Bu sürecin en sağlıklı şekilde ilerlemesi içinse erkeğe büyük bir rol düşüyor. Sigara tüketmemek, alkolü azaltmak, stresi yönetmek, fazla kilolardan kurtulmak, doğru beslenmek, toksinlerden uzak durmak sperm sayısının artmasında etkili oluyor” dedi.